Şikayet Süresi Kaç Gün? Ceza Hukukunda Şikayet Süresi ve Suç Duyuruları
Belimizde kılıcımız Kirmani,
Taşı deler mızrağımızın temreni;
Hakkımızda devlet etmiş fermanı –
Ferman padişahın, dağlar bizimdir.
– Dadaloğlu
Şikayet süresi kaç gün sorusunun yanıtı, ceza hukuku açısından 6 ay (yaklaşık 180 gün) şeklindedir. Mağdur, bir suçun işlendiğini ve faili (suçu işleyenin kim olduğunu) öğrendiği tarihten itibaren 6 ay içinde yetkili makamlara şikayette bulunmalıdır. Bu süre içinde şikayet yapılmazsa, şikayet hakkı **düşer** ve artık o fiil için ceza soruşturması başlatılamaz.
Şikayet Nedir? Şikayet Hakkı ve Süresi
Günlük dilde şikâyet, hoşnutsuzluk belirten yakınma anlamına gelir (TDK, “şikâyet”: *“Hoşnutsuzluk belirten söz veya yazı, yakınma”*). Hukuki bağlamda ise şikayet, ceza kanununda soruşturulması veya kovuşturulması mağdurun talebine bağlı suçlarda, mağdurun yetkili makamlara başvurarak failin cezalandırılmasını istemesidir. Kısaca, bazı suçlarda devletin cezai takibat yapabilmesi için mağdurun şikayet etmesi şarttır. Bu tür suçlara **“şikayete tabi suçlar”** denir ve şikayet bir dava şartı niteliğindedir. Mağdur süresinde ve usulüne uygun şekilde şikayette bulunmazsa savcılık soruşturma açamaz, açılmışsa da yargılamaya devam edilemez.
Şikayet hakkı kural olarak **mağdura sıkı sıkıya bağlı bir hak**tır. Yani sadece suçun mağduru veya doğrudan zarar göreni tarafından kullanılabilir. (Kanunun sınırlı bazı istisnaları vardır; örneğin, ölen kişinin hatırasına hakaret suçunda yakınlarının şikayet hakkı tanınmıştır.) Şikayet hakkı genellikle mirasçılara geçmez ve vekalet verilmedikçe başkası tarafından kullanılamaz. Ayrıca, tüzel kişiler (şirket, dernek gibi) de yetkili organları aracılığıyla şikayet yoluna başvurabilir.
**Şikayet vs. İhbar:** Herkes herhangi bir suçtan haberdar olduğunda savcılığa ihbarda bulunabilir. Ancak ihbar, yalnızca suçu bildirme amacı taşır ve şikayete tabi bir suçta mağdurdan gelmedikçe tek başına ceza soruşturmasını başlatmaya yetmez. Örneğin, bir başkası sizin uğradığınız hakaret olayını savcılığa bildirirse bu ihbar sayılır; fakat siz ayrıca şikayetçi olmadıkça soruşturma yürütülmez. Bu nedenle, bir suç şikayete bağlıysa mağdurun bizzat şikayette bulunması gerekir.
Ceza Hukukunda Şikayet Süresi (6 Ay Kuralı)
Ceza hukukunda **şikayet süresi 6 ay** olarak belirlenmiştir. Türk Ceza Kanunu (TCK) m.73 uyarınca, şikayet hakkı olan kişi suçun işlendiğini ve faili öğrendiği günden itibaren altı ay içinde şikayette bulunmak zorundadır. Bu 6 aylık süre, hukuken bir **hak düşürücü süre** niteliğindedir. Yani bu süre geçtikten sonra şikayet hakkı tamamen ortadan kalkar ve artık kullanılamaz. Savcılık da bu süreden sonra gelen şikayeti dikkate alarak soruşturma açamaz.
Şikayet süresi, **suçun öğrenildiği tarih ile failin kimliğinin öğrenildiği tarihten hangisi daha geçse, o tarihten itibaren** işlemeye başlar. Çoğu durumda mağdur suç anında hem olayı hem de failin kim olduğunu bilir; bu durumda süre hemen o andan (olay gününden) başlar. Ancak bazen mağdur suçun işlendiğini fark eder fakat kimin yaptığını uzun süre öğrenemez. Örneğin, bir kişi sosyal medyada hakarete uğradığını 1 Ocak’ta görsün, fakat hakaret eden hesabın sahibini ancak 1 Mart’ta tespit etsin. Bu senaryoda şikayet süresi, failin öğrenildiği 1 Mart tarihinden itibaren 6 ay olarak hesaplanır (yani yaklaşık 1 Eylül’e kadar). Benzer şekilde, mağdur önce faili öğrenip suçu sonradan öğrenmişse –pratikte nadir bir durum olsa da– yine en son öğrenme tarihi başlangıç alınır.
**Sürenin Durmaması:** Hak düşürücü mahiyetteki bu 6 aylık süre içinde şikayet hakkı kullanılmazsa süre dolduğunda hak düşer. Bu süre, herhangi bir nedenle durmaz veya kesilmez. Örneğin, taraflar arasında uzlaşma görüşmeleri olması, failin yurt dışında olması, mağdurun bir süre kararsız kalması gibi durumlar 6 aylık sayacı etkilemez. Süre işlemeye başladığında kesintisiz olarak altı ayın sonunda biter. Bu nedenle mağdurlar, süreçte beklememeli ve **şikayet süresini asla geçirmemelidir**. Süre geçtikten sonra pişman olup şikayete karar verseniz bile, hukuken artık çok geç olacaktır.
**Genel Zamanaşımı ile İlişkisi:** Her ne kadar şikayet süresi 6 ay olsa da, şikayet hakkı en geç ilgili suçun ceza zamanaşımı süresi dolmadan kullanılmak zorundadır. Örneğin, basit bir suç için TCK m.66’ya göre öngörülen genel dava zamanaşımı süresi 8 yıl ise, mağdur failin kimliğini 10 yıl sonra öğrense bile artık şikayet edemez; çünkü 8 yıllık zamanaşımı çoktan dolmuştur. Dolayısıyla şikayet süresi, suçun üzerinden çok uzun yıllar geçmişse genel zamanaşımı engeline de takılabilir. Bu kuralın bir istisnası, **cinsel istismar suçlarında mağdurun çocuk olması** durumudur: Mağdur 18 yaşına gelene kadar şikayet süresi başlamaz; çocuk 18’i doldurduktan sonra 6 ay içinde (yani 18.5 yaşına kadar) şikayetini yapabilir.
**Birden Fazla Mağdur veya Fail Durumları:** Eğer bir suçun birden fazla mağduru varsa, her mağdur açısından 6 aylık süre **ayrı ayrı** değerlendirilir. Mağdurlardan biri kendi süresini geçirirse, diğerlerinin hakkı etkilenmez; onlar yine kendi öğrendikleri tarihten itibaren 6 ay içinde şikayet edebilir. Örneğin, üç mağdurdan ikisi olayı hemen öğrenip şikayet etmiş, üçüncüsü ise olaydan altı ay sonra haberdar olmuşsa, üçüncü kişi haberdar olduğu andan itibaren halen kendi 6 aylık süresini kullanabilir.
Bir suç birden fazla fail tarafından işlendiğinde de şikayet süresi, **en geç öğrenilen failin** öğrenilme tarihine göre başlatılır. Diyelim ki bir dolandırıcılık olayında mağdur, A failini hemen tespit etti ancak B failinin kimliği 4 ay sonra ortaya çıktı. Böyle bir durumda kanun, mağdurun son failin kim olduğunu öğrendiği tarihten itibaren 6 ay saymasını mümkün kılar. Ancak uygulamada mağdurun, ilk faili öğrendiği anda şikayet dilekçesi vererek soruşturma başlatması ve diğer fail sonradan tespit edildiğinde dosyaya dahil edilmesi daha pratik bir yoldur. **Önemli:** Eğer mağdur ilk öğrendiği faile karşı 6 ay içinde şikayet etmez ve süreyi geçirirse, sonraki failin ortaya çıkması durumu kurtarmayabilir. Bu konudaki tereddütleri yaşamamak için ilk fırsatta şikayet başvurusu yapmak en güvenli yoldur.
Yargıtay ve İstinaf Kararlarında Şikayet Süresi
Yargı mercileri, şikayet süresinin hak düşürücü niteliğini pek çok kararlarında vurgulamışlardır. Örneğin, Yargıtay 11. Ceza Dairesi 25.11.2021 tarihli kararında, “güveni kötüye kullanma” suçu için şikayetin TCK 73’deki 6 aylık süre geçtikten sonra yapıldığı anlaşıldığından, sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine karar verilmesini doğru bulmuştur. Yargıtay, ilgili kararında şikayet süresi aşıldığı halde dava açılmış olmasını hukuka aykırı bularak, mahkemenin verdiği düşme kararını onamıştır (Yarg. 11. CD, 25.11.2021, 2021/37943 E., 2021/10884 K.). Bu emsal karar, 6 aylık sürenin ne denli kesin bir sınır olduğunu göstermektedir.
Bölge Adliye Mahkemeleri (istinaf mahkemeleri) de Yargıtay’ın bu yaklaşımını benimsemektedir. İstinaf incelemesi sırasında, eğer şikayete tabi bir suçta mağdur süresinden sonra şikayetçi olmuşsa, **ilk derece mahkemesinin davayı düşürmesi gerekir**. Aksi halde istinaf mahkemesi kararı bozabilir veya Yargıtay aşamasında hüküm kesinleşmeden önce bu eksiklik giderilir. Uygulamada hem istinaflar hem Yargıtay, şikayet süresi geçtikten sonra yapılan başvurularla açılan davaları usulden reddetmekte veya düşürmektedir. Bu nedenle, hakkını aramak isteyen kişiler için zamanında harekete geçmek kritik önem taşır.
Şikayete Tabi Suçlarda Süre Farklılıkları (Örnek Tablo)
Her ne kadar şikayet süresi genel olarak “öğrenmeden itibaren 6 ay” olsa da, bazı suç tiplerinde bu süreye ilişkin özel hükümler veya farklı uygulamalar bulunabilir. Aşağıdaki tabloda, halk arasında sık karşılaşılan birkaç suç yönünden şikayet süresinin özellikleri ve şikayet olmadığında ne olacağı özetlenmiştir:
Suç Türü | Şikayet Süresi | Şikayet Olmazsa |
---|---|---|
Basit Cinsel Saldırı (TCK 102/1) (Erişkin mağdura yönelik, sarkıntılık vb.) |
Mağdurun suçu ve faili öğrendiği tarihten itibaren 6 ay. | Mağdur 6 ay içinde şikayet etmezse ceza davası açılamaz. Not: Nitelikli cinsel saldırı (zorla cinsel birleşme) veya çocuklara karşı cinsel istismar suçlarında şikayet gerekmeyip savcılık re’sen dava açar. |
Hakaret (TCK 125) (Yüz yüze veya sosyal medyada onur kırıcı söz) |
6 ay (fiil ve failin öğrenilmesinden itibaren). Ayrıca, her hâlükârda fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren 2 yıl geçtikten sonra şikayet hakkı düşer (özel zaman sınırı). | 6 aylık süre (ve azami 2 yıl) geçerse dava açılamaz. Not: Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret ve Cumhurbaşkanına hakaret suçları şikayete tabi değildir; savcılık doğrudan soruşturur. |
Tehdit (Basit) (TCK 106/1, 2. cümle) (Mal varlığına zarar verme tehdidi vb.) |
6 ay (öğrenme tarihinden itibaren). | Şikayet süresi geçerse soruşturma açılmaz, açılmışsa dava düşer. Not: Kişinin hayatına, vücut bütünlüğüne yönelik ciddi tehditler (TCK 106/1, 1. cümle) şikayete bağlı değildir, savcılık resen işlemi başlatır. |
Basit Yaralama (TCK 86/2) (Kasten hafifçe yaralama, tabanca vb. kullanılmamış) |
6 ay (mağdurun suçu ve faili öğrendiği andan). | Mağdur şikayet etmezse fail cezalandırılamaz, dosya işlemden kaldırılır. Not: Silahla, bıçakla veya canavarca hisle yaralama gibi ağır halleri şikayete tabi olmayıp doğrudan kovuşturulur. |
Yukarıdaki tabloda görüldüğü üzere **şikayet süresi** genel olarak 6 ay olsa da, her suçun yapısına göre ufak tefek farklılıklar bulunabilir. Özellikle hakaret suçunda getirilen “fiilden itibaren 2 yıl geçerse artık şikayet hakkı yok” kuralı önemlidir. Ayrıca bazı suçlarda (örneğin cinsel saldırının ağır şekilleri, ağır tehdit, özel hayatın gizliliğini ihlal gibi) mağdur şikayetçi olmasa bile devlet kamu adına davayı yürütür. Bu yüzden bir olayla karşılaşıldığında, “Bu suç şikayete bağlı mı, değil mi? Süreyi geçirirsem ne olur?” gibi soruların cevabı suçun türüne göre değişebilir. Emin olamadığınız durumlarda bir ceza avukatına danışarak hareket etmek en doğru yöntem olacaktır. Konuyla ilgili benzer suç tipleri ve süreçleri hakkında detaylı bilgi için **[Cinsel Suçlar: Haklar, Sorumluluklar ve Yasal Süreçler](https://asikhukukburosu.com.tr/cinsel-suclar-haklar-sorumluluklar-ve-yasal-surecler/)** başlıklı makalemize de göz atabilirsiniz.
İç Bağlantılarla Konunun Derinleşmesi
Hukuk sistemimizde şikayet müessesesiyle ilgili merak edilen başka noktalar da vardır. Örneğin, şikayet süresi içinde mağdur şikayetçi oldu ancak daha sonra vazgeçmek istedi diyelim. Bu durumda ne olur? İşte bu sorunun cevabını da ayrı bir yazımızda ele aldık. Eğer konuyla bağlantılı olarak “Şikayetten vazgeçildiğinde ceza davası düşer mi?” sorusunu merak ediyorsanız, **[Şikayet Geri Çekilince Ceza Davası Düşer mi?](https://asikhukukburosu.com.tr/sikayet-geri-cekilince-ceza-davasi-duser-mi/)** başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz. Orada, hangi suçlarda şikayetten vazgeçmenin davayı düşürdüğü, hangilerinde düşürmediği Yargıtay kararları ışığında açıklanmaktadır.
Bazı durumlarda da mağdurlar, suç duyurusunda bulunmak isteyip istemediklerine karar veremeyebilirler veya süreci nasıl başlatacaklarını bilemeyebilirler. Bu gibi hallerde **şikayet dilekçesi** nasıl yazılır, savcılığa suç duyurusu nereye ve ne şekilde yapılır gibi pratik konular da önem kazanır. Bu makalemizde dilekçe örneğine girmedik; ancak Aşık Hukuk Bürosu olarak hazırladığımız diğer rehber niteliğindeki yazılarda suç duyurusu prosedürünü tüm adımlarıyla anlattık. İhtiyaç duyarsanız sitemizdeki ilgili makaleleri inceleyebilir veya doğrudan hukuki danışmanlık alabilirsiniz.
Hakkını Aramaktan Korkma
Ceza hukukunda **şikayet süresi** kısıtlı olsa da, adalete erişimin önemli bir parçasıdır. Haksız bir fiille karşılaşan bireylerin, bu fiilin cezasız kalmaması için zamanında harekete geçmeleri gerekir. Yukarıda ayrıntılı şekilde açıklandığı üzere, kanun koyucu mağdurlara altı aylık bir süre tanımıştır. Bu süre ilk bakışta uzun gibi gelebilir; ancak olayın şoku, failin gizlenme çabası, mağdurun kararsızlığı gibi etkenlerle göz açıp kapayıncaya kadar geçebilir. Bu nedenle mağdurların **“şikayet süresi kaç günmüş, daha vakit var”** diyerek ertelememeleri önemlidir. Unutmayın, adalet arayışı zamanla yarış gerektirebilir.
Şikayet hakkınızı kullanmak, hakkınızı aramanın meşru ve yasal yoludur. Adalet sistemi, mağdurların sesini duyurabilmesi için şikayet mekanizmasını sunmuştur. Elbette ki her olaya dava açılması gerekmeyebilir; bazen uzlaşma veya özür gibi yollar da tercih edilebilir. Ancak, bir suçun cezasız kalmasını istemiyorsanız **“hakkını aramaktan korkma.”** Yasal süreler içinde yetkililere başvurmak, hem sizin vicdani yükünüzü hafifletecek hem de toplumda adalet duygusunu güçlendirecektir. Eğer çekinceleriniz varsa veya süreç size karmaşık geliyorsa, bir avukattan yardım almak bu korkuları yenmenize yardımcı olur. Unutmayın, **adalet herkesin hakkıdır ve hakkınızın peşine düşmekten korkmamalısınız.** Biz de Aşık Hukuk Bürosu olarak her adımda yanınızda olmaya ve yasal haklarınızı sonuna kadar savunmaya hazırız.
Sıkça Sorulan Sorular
Şikayet süresi kaç gündür?
Ceza hukukunda şikayet süresi, **6 ay** (yaklaşık 180 gün) olarak belirlenmiştir. Bu süre, mağdurun suçu ve faili öğrendiği tarihten itibaren hesaplanır. Yani olay ve fail hakkında bilgi sahibi olduğunuz andan itibaren altı ay içinde ilgili makamlara (savcılık, kolluk) şikayet başvurusu yapmalısınız.
Şikayet süresi ne zaman başlar?
Şikayet süresi, suçu öğrendiğiniz ve failin kimliğini öğrendiğiniz tarihlerden en geç olanına göre başlar. Çoğu zaman bu ikisi aynı anda öğrenilir ve süre hemen işlemeye başlar. Eğer fail daha sonra tespit edilmişse, failin öğrenildiği günden itibaren 6 aylık süre başlar. Örneğin, bir hakaretin failini 10 gün sonra bulabildiyseniz, süre o 10. günden itibaren sayılır.
Şikayet süresini geçirirsem ne olur?
Şikayet için tanınan 6 aylık hak düşürücü süreyi geçirirseniz, artık o suçla ilgili şikayet hakkınızı kaybedersiniz. Bu durumda savcılık soruşturma açamaz veya açılmış bir dava varsa **düşme kararı** verilir. Yani fiil suç teşkil ediyor olsa bile, süresi içinde şikayet olmadığından fail ceza almadan dosya kapanır. Bu nedenle sürenizi geçirmemek çok önemlidir.
Her suç için şikayet süresi var mı?
Hayır. Sadece kanunun açıkça şikayete tabi olduğunu belirttiği suçlarda 6 aylık şikayet süresi söz konusudur. Birçok ağır suç (örneğin cinayet, yağma, nitelikli dolandırıcılık gibi) şikayete bağlı değildir; bu suçlarda mağdur şikayet etmese bile devlet (savcılık) resen soruşturma yapar ve dava açar. Şikayete tabi suçlar ise genellikle daha hafif ve şahsa karşı işlenen bazı suçlardır (hakaret, basit yaralama, konut dokunulmazlığını ihlal, belli tehdit ve cinsel taciz halleri gibi). Bu suçlarda 6 aylık süre kuralı geçerlidir. Hangi suçların şikayete bağlı olduğunu öğrenmek için ilgili kanun maddesinde “… ancak mağdurun şikayeti üzerine…” gibi ibarelerin bulunup bulunmadığına bakabilirsiniz.
Şikayet süresi dolduktan sonra hiç mi yol yok?
Ceza hukuku açısından, şikayet süresi dolduktan sonra maalesef o fiil için yapacak bir şey kalmaz; ceza davası açılması mümkün değildir. Ancak bazı durumlarda, fiilin aynı zamanda hukuki (medeni) tazminat boyutu olabilir. Örneğin, sizi küçük düşüren bir hakaret için 6 ayı kaçırdınız diyelim; cezai dava olmayacak ama isterseniz hukuken kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat davası açabilirsiniz. Yine de bu gibi davaların da ayrı zamanaşımı süreleri bulunduğunu unutmayın. En doğrusu, süresi dolmadan önce harekete geçip hem ceza hem olası tazminat haklarınızı birlikte değerlendirmektir.