Bizim oralarda kadınlar
Tavuktan daha çok doğurur
Civcivden daha az yaşar çocukları
Yaşarken alıç kenger / Ölürken biraz ağıt / Biraz gözyaşı ağıtları.
Toplumun en hassas konularından biri olan çocukların korunması, hukuk sistemimizin de öncelikli görevlerindendir. Maalesef, çocuklar bazen en güvendikleri kişiler tarafından veya yabancılarca cinsel istismara maruz kalabilmektedir. Bu tür travmatik olaylar yaşandığında, mağdur çocuğun ve ailesinin haklarını bilmesi, yasal sürecin nasıl işlediğini anlaması büyük önem taşır. Bu makalede, çocuklara istismar cinsel Davası sürecini, Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamındaki düzenlemeleri, mağdur haklarını ve Aşık Hukuk Bürosu olarak bu zorlu süreçte size nasıl destek olabileceğimizi halkın anlayabileceği bir dille ele alacağız.
Çocuk cinsel istismarı, sadece mağdur çocuk üzerinde değil, ailesi ve toplum üzerinde de derin yaralar açan ağır bir suçtur. Bu suçla mücadelede hukuki yollara başvurmak, adaletin sağlanması ve çocuğun üstün yararının korunması için vazgeçilmezdir. Bu süreçte doğru adımları atmak ve profesyonel hukuki destek almak kritik rol oynar.
Çocuk Cinsel İstismarı Nedir? Yasal Tanımı ve Türleri
Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 103 Kapsamında Tanım
Türk Ceza Kanunu (TCK), 18 yaşını doldurmamış her bireyi “çocuk” olarak kabul eder.1 Kanunumuzun 103. maddesi, bu yaş grubundaki bireylere yönelik cinsel içerikli davranışları “çocukların cinsel istismarı” olarak tanımlar.1 Yetişkinlere karşı işlenen benzer suçlar TCK Madde 102 kapsamında “cinsel saldırı” olarak adlandırılırken, çocuklar söz konusu olduğunda “istismar” teriminin kullanılması, çocuğun özel korunma ihtiyacını ve fiilin niteliğini vurgular.1 Çocuk, fiziksel ve ruhsal olarak gelişimini tamamlamadığı için cinsel eylemlerin anlam ve sonuçlarını tam olarak kavrayamaz ve bu durum, onu istismara karşı daha savunmasız hale getirir.4
TCK Madde 103/1’e göre cinsel istismar şu davranışları kapsar 1:
- 15 yaşını tamamlamamış çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış: Bu yaş grubundaki çocukların bir cinsel davranışa rıza göstermesi hukuken mümkün değildir. Kanun, bu yaştaki çocukların cinsel eylemlere karşı mutlak olarak korunması gerektiğini kabul eder.1 Dolayısıyla, 15 yaşından küçük bir çocuğa yönelik her türlü cinsel içerikli eylem, çocuğun isteğiyle yapılmış gibi görünse dahi suçtur.
- 15 yaşını tamamlamış ancak fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış: Bazı çocuklar 15 yaşını doldurmuş olsalar bile zihinsel veya ruhsal gelişimleri nedeniyle maruz kaldıkları cinsel eylemin sonuçlarını anlayamayabilirler. Kanun bu durumdaki çocukları da 15 yaş altı çocuklar gibi korur ve rızalarını geçersiz sayar.1
- 15 yaşını tamamlamış, algılama yeteneği gelişmiş ve 18 yaşını tamamlamamış çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar: Bu yaş grubundaki (15-18 yaş arası) çocuklara yönelik cinsel davranışların istismar sayılması için, eylemin çocuğun rızası dışında, zorlama veya kandırma yoluyla yapılmış olması gerekir.1 Eğer bu yaş grubundaki bir çocuk kendi rızasıyla, cinsel ilişki boyutuna varmayan bir cinsel davranışa katılırsa, bu durum TCK 103 kapsamında istismar suçunu oluşturmaz.1 Ancak rızaya dayalı cinsel ilişki söz konusuysa, bu durum TCK Madde 104’te düzenlenen “Reşit olmayanla cinsel ilişki” suçu kapsamında değerlendirilebilir.1
“Cinsel davranış” kavramı oldukça geniştir. Sadece cinsel ilişkiyi değil; çocuğa cinsel içerikli sözler söylemek, laf atmak, cinsel organını göstermek (teşhircilik), çocuğun özel bölgelerine dokunmak, okşamak, öpmek, cinsel içerikli mesajlar veya fotoğraflar göndermek, pornografik materyaller izletmek, çocuğu cinsel ilişkiye tanık etmek gibi pek çok eylemi kapsar.4 Bu eylemlerin suç sayılması için failin cinsel bir amaçla hareket etmesi veya cinsel arzusunu tatmin etmeye yönelik davranması gerekir.1
TDK Anlamı: İstismar
Türk Dil Kurumu (TDK) Güncel Türkçe Sözlük’te istismar kelimesi, “Birinin iyi niyetini kötüye kullanma. Sömürme.” olarak tanımlanmaktadır.11 Hukuki bağlamda bu tanım, failin çocuğun yaş küçüklüğünden, tecrübesizliğinden, fiziksel veya ruhsal zayıflığından, güveninden veya içinde bulunduğu zor durumdan faydalanarak, onu kendi cinsel çıkarları doğrultusunda kullanması anlamına gelir.4 İstismar, güç dengesizliğinin bir sonucudur; fail, çocuk üzerindeki fiziksel, duygusal veya sosyal gücünü kötüye kullanır.4 Bu suçun mağduru olan çocuk ise TDK’ya göre “Haksızlığa uğramış (kimse), kıygın” durumdadır.13 Hukuk sistemimiz, bu haksızlığa uğrayan çocuğu korumayı ve ona destek olmayı amaçlar.14
Suçun Farklı Halleri ve Cezaları (Sarkıntılık, Basit İstismar, Nitelikli İstismar, 12 Yaş Altı Durumu)
TCK Madde 103, cinsel istismar suçunu ağırlık derecesine göre farklı kategorilere ayırmış ve bunlara farklı ceza aralıkları öngörmüştür:
- Sarkıntılık Düzeyinde Cinsel İstismar (TCK 103/1, c.2): Bu, cinsel istismarın en hafif şeklidir. Eylemin ani, kesintili olması, süreklilik göstermemesi ve genellikle kısa süreli bir fiziksel teması içermesi ile karakterizedir. Örneğin, çocuğun kalçasına veya göğsüne anlık dokunup kaçmak gibi eylemler bu kapsama girebilir.1 Bu suçun cezası 3 yıldan 8 yıla kadar hapistir.1
- Basit Cinsel İstismar (TCK 103/1, c.1): Sarkıntılık düzeyini aşan, daha yoğun veya tekrarlayan, ancak mağdurun vücuduna organ veya cisim sokulmasını içermeyen cinsel davranışlardır.1 Örneğin, çocuğu zorla öpmek, vücudunun çeşitli yerlerine dokunmak gibi eylemler basit cinsel istismar sayılabilir. Bu suçun cezası 8 yıldan 15 yıla kadar hapistir.1
- Nitelikli Cinsel İstismar (Vücuda Organ/Cisim Sokma) (TCK 103/2): Suçun en ağır şeklidir. Failin, mağdur çocuğun vücuduna (vajinal, anal veya oral yoldan) cinsel organını veya başka bir cismi (parmak, sopa vb.) sokması durumunda gerçekleşir.1 Bu suçun cezası 16 yıldan aşağı olmamak üzere hapistir. Kanundaki genel üst sınır hükümleri (TCK m.49) nedeniyle bu ceza pratikte genellikle 20 yıla kadar çıkabilmektedir.1
- Mağdurun 12 Yaşını Tamamlamamış Olması: Kanun koyucu, 12 yaşından küçük çocukları daha da özel bir koruma altına almıştır. Eğer cinsel istismar mağduru çocuk 12 yaşını henüz tamamlamamışsa, yukarıda belirtilen cezaların alt sınırları yükseltilir 1:
- Basit cinsel istismar durumunda ceza 10 yıldan az olamaz.
- Sarkıntılık durumunda ceza 5 yıldan az olamaz.
- Nitelikli cinsel istismar (organ/cisim sokma) durumunda ceza 18 yıldan az olamaz.
Kanun koyucunun yaş gruplarına (özellikle 12 yaş altı ve 15 yaş altı) göre farklı koruma seviyeleri ve ceza aralıkları belirlemesi, çocuğun yaşı küçüldükçe savunmasızlığının arttığı ve korunma ihtiyacının daha da yükseldiği gerçeğini yansıtmaktadır. Ancak, özellikle 15 yaşını tamamlamamış tüm çocuklara yönelik (4 yaşındaki bir çocuk ile 14 yaşındaki bir çocuk arasındaki fark gözetilmeksizin) aynı temel ceza aralığının (8-15 yıl) öngörülmesi, geçmişte Anayasa Mahkemesi tarafından eleştirilmiştir.2 Mahkeme, bu durumun bazı olaylarda suç ile ceza arasındaki orantıyı bozabileceğini, farklı yaşlardaki mağdurların durumunu ve failin kastının yoğunluğunu yeterince dikkate almadığını belirtmiştir. Bu eleştiriler, kanunun somut olay adaletini sağlama yeteneği ve gelecekte olası yasal değişiklikler hakkında önemli bir tartışma zemini oluşturmaktadır.
Cezayı Ağırlaştıran Nitelikli Haller Nelerdir?
TCK Madde 103, bazı durumların varlığı halinde cinsel istismar suçunun cezasının artırılmasını öngörmüştür. Bu “nitelikli haller”, suçun işleniş biçimini, işlendiği yeri, fail ile mağdur arasındaki ilişkiyi veya suçun sonuçlarını dikkate alarak cezanın ağırlaştırılmasını gerektiren durumlardır.
TCK Madde 103/3 Kapsamındaki Haller
Bu fıkrada sayılan durumlardan birinin varlığı halinde, suçun basit veya nitelikli hali için belirlenen temel ceza yarı oranında artırılır.1 Bu haller şunlardır:
- a) Birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi: Suçun tek bir fail yerine, iki veya daha fazla kişi tarafından planlanarak veya birlikte hareket edilerek işlenmesi durumudur. Bu durum, mağdurun direncini kırmayı kolaylaştırır ve suçun vahametini artırır.1
- b) İnsanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi: Okul, yurt, pansiyon, yetimhane, askeri kışla, cezaevi gibi insanların bir arada yaşamak zorunda olduğu ve genellikle denetimin daha zor olduğu yerlerde suçun işlenmesi durumudur. Bu ortamlar faile mağdura ulaşma ve suçu gizleme kolaylığı sağlayabilir.1
- c) Üçüncü derece dâhil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından işlenmesi: Bu durum, toplumda “ensest” olarak da bilinen, en ağır güven ihlallerinden biridir. Çocuğun en yakınları ve güvendiği kişiler tarafından istismara uğraması, travmanın etkisini kat kat artırır. Kan bağı (anne, baba, kardeş, amca, dayı, teyze, hala, kuzenler) veya evlilik yoluyla kurulan akrabalık (eşin anne-babası, kardeşleri, yeğenleri vb. üçüncü dereceye kadar) ile üvey akrabalık ve evlat edinme ilişkileri bu kapsamdadır.1
- d) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından işlenmesi: Çocuğun eğitiminden, bakımından, sağlığından veya güvenliğinden sorumlu olan kişilerin (öğretmen, doktor, hemşire, bakıcı, antrenör, yurt görevlisi, koruyucu aile vb.) bu konumlarını kötüye kullanarak suçu işlemesi halidir. Bu kişiler, çocuk üzerinde bir otoriteye ve güven ilişkisine sahiptir ve bu durumun istismar edilmesi ağırlaştırıcı sebep sayılmıştır.1
- e) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesi: Failin sahip olduğu kamu görevi (polis, memur, idareci vb.) veya özel hizmet ilişkisi (işveren, yönetici vb.) nedeniyle elde ettiği gücü ve etkiyi kullanarak suçu işlemesidir. Bu nüfuz, mağduru baskı altına almak veya suçu örtbas etmek için kullanılabilir.1
Cebir, Tehdit veya Silah Kullanımı (TCK 103/4)
Cinsel istismar suçunun işlenmesi sırasında kullanılan yöntem de cezanın ağırlaştırılmasını gerektirebilir. Buna göre, ceza yarı oranında artırılır 1:
- Eğer mağdur 15 yaşını tamamlamamış veya algılama yeteneği gelişmemiş bir çocuk ise ve suç cebir (fiziksel zorlama) veya tehditle işlenmişse.
- Eğer mağdur 15 yaşını tamamlamış, algılama yeteneği gelişmiş (15-18 yaş arası) bir çocuk ise ve suç silah kullanılarak işlenmişse. (Bu yaş grubunda cebir, tehdit veya hile zaten suçun temel unsurudur, bu nedenle ağırlaştırıcı sebep olarak ayrıca silah kullanımı belirtilmiştir).
Ağır Sonuçlar (Yaralanma, Bitkisel Hayat, Ölüm – TCK 103/5, 103/6)
Cinsel istismar eyleminin mağdur üzerinde yarattığı fiziksel sonuçlar da cezanın belirlenmesinde önemli rol oynar:
- Kasten Yaralama Sonucu (TCK 103/5): Eğer cinsel istismar sırasında uygulanan cebir veya şiddet, mağdurda TCK’daki kasten yaralama suçunun ağır sonuçlarından birine (örneğin, duyu veya organ işlevinin sürekli zayıflaması/yitirilmesi, konuşma veya çocuk yapma yeteneğinin kaybı, yüzünde sabit iz kalması, yaşamı tehlikeye sokan bir durum oluşması) neden olmuşsa, fail hem cinsel istismar suçundan hem de ayrıca kasten yaralama suçundan cezalandırılır.1 Normalde tek bir fiille birden fazla suç oluştuğunda en ağır olanın cezası verilirken (fikri içtima), kanun koyucu burada istisna getirerek her iki suçtan da ayrı ayrı ceza verilmesini öngörmüştür. Bu, istismar sırasındaki şiddetin ayrıca ve daha ağır bir şekilde cezalandırılmasını amaçlar.
- Bitkisel Hayat veya Ölüm Sonucu (TCK 103/6): Eğer cinsel istismar eylemi sonucunda mağdur çocuk bitkisel hayata girer veya hayatını kaybederse, bu en ağır sonuçtur ve fail ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.1
Bu ağırlaştırıcı sebeplerin varlığı, suçun toplum vicdanında yarattığı infiali ve mağdur üzerindeki yıkıcı etkisini yansıtmakta ve failler için daha caydırıcı cezalar öngörülmesini sağlamaktadır. Özellikle güven ilişkisinin kötüye kullanıldığı veya ağır fiziksel sonuçların doğduğu hallerde cezanın artırılması, adaletin sağlanması açısından büyük önem taşır.
Çocuk Cinsel İstismarı Davası Süreci Adım Adım Nasıl İşler?
Çocuk cinsel istismarı gibi hassas bir suçla ilgili hukuki süreç, mağdur çocuğun korunması ve adaletin sağlanması amacıyla özel usullere tabidir. Süreç genel olarak şu adımlardan oluşur:
Şikayet ve İhbar: İlk Adım
Çocuk cinsel istismarı suçları, çok özel bir istisna dışında, kamu düzenini ağır şekilde ihlal eden suçlardan sayıldığı için takibi şikayete bağlı değildir. Yani, mağdurun veya ailesinin resmi bir şikayette bulunması beklenmeksizin, Cumhuriyet Savcılığı suç işlendiğine dair bir bilgi veya şüpheye ulaştığında kendiliğinden (resen) soruşturma başlatmak zorundadır.8
Tek istisna, TCK Madde 103/1’in son cümlesinde belirtilen durumdur: Eğer sarkıntılık düzeyinde kalmış bir cinsel istismar eyleminin faili de çocuk ise, bu durumda soruşturma ve kovuşturma yapılması mağdurun, velisinin veya vasisinin şikayetine bağlıdır.1 Bu istisnai durumda, şikayet hakkı, fiilin ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 6 ay içinde kullanılmalıdır.8
Bu istisna dışında kalan tüm çocuk cinsel istismarı vakalarında, olayı öğrenen herkesin (aile üyesi, öğretmen, komşu, doktor vb.) durumu yetkili makamlara bildirme yükümlülüğü vardır (TCK m. 278, 279). Bildirim şu kanallarla yapılabilir:
- Doğrudan Cumhuriyet Başsavcılığı’na: Yazılı bir dilekçe ile veya sözlü olarak başvurulabilir.25
- Kolluk Kuvvetlerine (Polis veya Jandarma): En yakın karakola gidilerek veya 155 Polis İmdat / 156 Jandarma İmdat hatları aranarak ihbarda bulunulabilir.25
- Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Birimlerine: İllerdeki Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri’ne veya Sosyal Hizmet Merkezleri’ne başvurulabilir. Ayrıca Alo 183 Sosyal Destek Hattı 7/24 aranarak bildirim yapılabilir.25
- Diğer Kurumlar: Okul idaresi, rehber öğretmen, sağlık kuruluşları gibi kurumlar da bilgilendirildiğinde durumu ilgili mercilere iletmekle yükümlüdür.28
Unutulmamalıdır ki, ihbarda bulunmak için olayın kesin olarak yaşandığına dair somut kanıtlar sunma zorunluluğu yoktur. Makul bir şüphe dahi bildirimin yapılması için yeterlidir.29 Önemli olan, çocuğun güvenliğini sağlamak ve olası bir istismarın araştırılmasına olanak tanımaktır.
Soruşturma Aşaması: Deliller Toplanıyor
Şikayet veya ihbar üzerine Cumhuriyet Savcısı tarafından soruşturma başlatılır. Eğer şüpheli de çocuk ise, soruşturma bizzat Cumhuriyet Savcısı tarafından yürütülür.19 Bu aşamanın temel amacı, suçun işlenip işlenmediğini, işlendiyse kim tarafından ve nasıl işlendiğini ortaya çıkaracak delilleri toplamaktır.
- Mağdur Çocuğun Beyanının Alınması: Soruşturmanın en kritik adımlarından biridir. Çocuğun tekrar tekrar ifade vererek yeniden travmatize olmasını engellemek amacıyla özel yöntemler kullanılır. Beyan genellikle kolluğun özel eğitimli çocuk birimleri veya tercihen Çocuk İzlem Merkezleri (ÇİM) adı verilen özel merkezlerde alınır.25 ÇİM’ler; adli görüşmeci (psikolog, sosyal çalışmacı gibi uzman), adli tıp uzmanı, savcı ve avukatın bir arada bulunduğu, çocuğun kendini güvende hissedeceği şekilde tasarlanmış ortamlardır.25 Görüşme, özel eğitimli adli görüşmeci tarafından yapılırken, savcı ve avukat görüşmeyi ayrı bir odadan izleyebilir ve sorularını görüşmeci aracılığıyla iletebilir (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi – SEGBİS veya Adli Görüşme Odaları – AGO aracılığıyla).25 Kural olarak, çocuğun beyanı tüm adli süreç boyunca (soruşturma ve kovuşturma) sadece bir kez alınır.32
- Delillerin Toplanması: Savcılık, olayı aydınlatabilecek her türlü delili toplar. Bunlar arasında; mağdurun beyanı, görgü tanıklarının ifadeleri, şüphelinin ifadesi, adli tıp raporları (fiziksel muayene bulguları, DNA analizi, ruh sağlığı değerlendirmesi), olay yeri inceleme raporları, varsa kamera kayıtları, telefon mesajları, sosyal medya yazışmaları gibi dijital deliller bulunur.22
- Şüphelinin İfadesi/Sorgusu: Suçu işlediği iddia edilen kişinin (şüpheli) ifadesi alınır. Eğer şüpheli de çocuk ise, ifadesi kollukta (polis/jandarma) alınamaz; mutlaka savcılıkta veya mahkemede avukatı eşliğinde alınmalıdır.32
- Koruma Tedbirleri: Soruşturma sırasında şüphelinin kaçma, delilleri karartma veya mağdura/tanıklara baskı yapma ihtimali varsa, savcının talebi ve Sulh Ceza Hakimi’nin kararıyla tutuklama, adli kontrol gibi koruma tedbirlerine başvurulabilir. Özellikle nitelikli cinsel istismar suçlarında tutuklama tedbiri sıkça uygulanabilir.1
- Soruşturma Sonucu: Savcı, toplanan delilleri değerlendirir. Eğer suçun işlendiğine dair yeterli şüpheye ulaşırsa, şüpheli hakkında ceza davası açılması için bir iddianame düzenleyerek görevli mahkemeye gönderir. Yeterli şüphe oluşmadığı kanaatine varırsa, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar (takipsizlik kararı) verir.30 Takipsizlik kararına karşı itiraz yolu açıktır.
Kovuşturma (Dava) Aşaması: Yargılama Başlıyor
Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan iddianamenin görevli mahkeme tarafından kabul edilmesiyle kovuşturma aşaması, yani halk arasında bilinen adıyla dava aşaması başlar.30 Bu aşamada artık şüpheli, “sanık” olarak adlandırılır ve mahkeme önünde yargılanır.30 Yargılama, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.
- Görevli Mahkeme: Çocuk cinsel istismarı suçlarında yargılamayı yapacak mahkeme, suçun niteliğine göre değişir:
- Sarkıntılık düzeyinde kalan suçlar (TCK 103/1 c.2) için görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi‘dir.1
- Basit cinsel istismar (TCK 103/1 c.1), nitelikli cinsel istismar (vücuda organ/cisim sokma – TCK 103/2), ruh sağlığının bozulması veya ölüm/bitkisel hayat hali (TCK 103/6) ve diğer tüm ağırlaştırıcı sebeplerin (TCK 103/3, 103/4) uygulandığı davalar için görevli mahkeme Ağır Ceza Mahkemesi‘dir.1
- Duruşmalar: Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) ve Çocuk Koruma Kanunu (ÇKK) gereğince, çocukların sanık veya mağdur olduğu davalarda duruşmalar kural olarak kapalı yapılır. Yani duruşma salonuna sadece davanın tarafları (sanık, avukatlar, katılan, uzmanlar) ve görevliler alınır, izleyici kabul edilmez. Mahkemenin vereceği karar (hüküm) da yine kapalı duruşmada açıklanır.32 Bu uygulama, çocuğun mahremiyetini korumayı ve yargılama sürecinden olumsuz etkilenmesini en aza indirmeyi amaçlar.
- Mağdur Çocuğun Dinlenmesi: Soruşturma aşamasında ÇİM veya AGO’da ifadesi alınan çocuğun, kovuşturma aşamasında tekrar dinlenmesi istisnadır. Mahkeme, maddi gerçeğin ortaya çıkarılması için zorunlu görmedikçe çocuğu tekrar dinlemez.32 Eğer dinlenmesi gerekirse, yine uzman eşliğinde, sanıkla yüz yüze getirilmeden, mümkünse AGO kullanılarak veya sanığın salondan çıkarılması gibi yöntemlerle çocuğun örselenmesi engellenir.32
- Yargılama Süreci: Duruşmalarda iddia makamı (savcı ve varsa katılan vekili) iddialarını sunar, sanık ve müdafii savunma yapar. Tanıklar dinlenir, dosyaya giren deliller (raporlar, belgeler vb.) tartışılır. Mahkeme heyeti (başkan ve üyeler) tüm delilleri ve beyanları değerlendirir.
- Karar (Hüküm): Mahkeme, tüm yargılama sürecinin sonunda sanığın suçu işleyip işlemediği konusunda bir kanaate varır ve buna göre bir karar verir. Bu karar; sanığın suçlu bulunması halinde mahkumiyet (hapis cezası), suçsuz bulunması halinde beraat, suçun işlendiği sabit olmakla birlikte ceza verilmesini gerektirmeyen bir durum varsa ceza verilmesine yer olmadığı veya davanın çeşitli nedenlerle (zamanaşımı, şikayetten vazgeçme vb.) sona ermesi halinde düşme kararı olabilir.
Kanun Yolları: İstinaf ve Temyiz
İlk derece mahkemesinin (Asliye Ceza veya Ağır Ceza Mahkemesi) verdiği karara karşı tarafların itiraz hakkı vardır. Bu itirazlar üst mahkemelere yapılır ve bu sürece “kanun yolu” denir.
- İstinaf: İlk derece mahkemesi kararlarına karşı gidilebilecek ilk kanun yolu merci Bölge Adliye Mahkemesi‘dir (BAM).21 Karardan memnun olmayan taraf (sanık, katılan vekili, Cumhuriyet Savcısı), kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren yasal süre içinde (genellikle 7 gün) istinaf başvurusunda bulunabilir. BAM, dosyayı hem usul (yargılama kurallarına uyulup uyulmadığı) hem de esas (suçun oluşup oluşmadığı, cezanın doğruluğu vb.) yönünden inceler. BAM, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunu esastan reddedebilir, karardaki küçük hataları düzelterek onayabilir, kararı tamamen kaldırıp dosyayı yeniden incelenmek üzere ilk derece mahkemesine gönderebilir veya bazı durumlarda kendisi yeniden yargılama yaparak yeni bir karar verebilir.
- Temyiz: Bölge Adliye Mahkemesi’nin verdiği bazı kararlara karşı (özellikle ceza miktarı belirli bir sürenin üzerinde olan mahkumiyet kararları veya beraat kararları gibi kanunda sayılan durumlar) gidilebilecek bir üst kanun yolu merci Yargıtay‘dır.2 Temyiz başvurusu da BAM kararının tebliğinden itibaren yasal süre içinde yapılır. Yargıtay, kural olarak olayın esasına girmez, sadece BAM kararının hukuka uygun olup olmadığını denetler (hukuki denetim). Yani, delillerin doğru değerlendirilip değerlendirilmediği, kanun maddelerinin doğru yorumlanıp yorumlanmadığı gibi hukuki noktalara bakar. Yargıtay, BAM kararını onayabilir (onanma) veya hukuka aykırı bulursa bozabilir (bozma). Bozma kararı verilirse dosya genellikle yeniden karar verilmek üzere BAM’a veya ilk derece mahkemesine gönderilir.
Önemli bir nokta, CMK Madde 237/2 uyarınca, kanun yolu aşamasında (yani istinaf veya temyiz sürecinde) artık davaya katılma (müdahillik) talebinde bulunulamamasıdır.44 Katılma talebi, ilk derece mahkemesinde hüküm verilinceye kadar yapılmalıdır.
Zamanaşımı Süreleri: Ne Kadar Süre İçinde Harekete Geçilmeli?
Ceza hukukunda zamanaşımı, suçun işlenmesinden veya cezanın kesinleşmesinden itibaren belirli bir süre geçtikten sonra devletin soruşturma yapma, dava açma (dava zamanaşımı) veya verilen cezayı infaz etme (ceza zamanaşımı) hakkını kaybetmesidir. Çocuk cinsel istismarı suçlarında zamanaşımı süreleri, suçun vahameti nedeniyle oldukça uzun tutulmuştur:
- Dava Zamanaşımı (TCK m. 66): Suçun işlendiği tarihten itibaren ne kadar süre içinde soruşturma başlatılıp dava açılabileceğini belirler.
- TCK 103/1 c.1 (Basit İstismar – Ceza üst sınırı 15 yıl): 15 yıl.6
- TCK 103/1 c.2 (Sarkıntılık – Ceza üst sınırı 8 yıl): 15 yıl (TCK 66/1-e gereği).
- TCK 103/2 (Nitelikli İstismar – Ceza alt sınırı 16 yıl): 20 yıl.19
- TCK 103/3, 103/4 (Cezanın yarı oranında arttırıldığı haller): Genellikle temel cezanın zamanaşımı süresi uygulanır ancak ceza miktarına göre 20 yıla çıkabilir.19
- TCK 103/6 (Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis): 30 yıl.19
- Ceza Zamanaşımı (TCK m. 68): Mahkumiyet kararının kesinleşmesinden itibaren ne kadar süre içinde cezanın infaz edilebileceğini belirler.
- Temel hal (5 yıldan fazla, 20 yıla kadar hapis): 20 yıl.19
- Cezanın yarı oranında arttırıldığı nitelikli haller (20 yıldan fazla hapis): 24 yıl.19
- Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası halinde: 40 yıl.19
Bu uzun zamanaşımı süreleri, mağdur çocuğun olayı ancak yıllar sonra anlatabilmesi veya delillerin geç ortaya çıkması gibi durumlarda bile adaletin işleyebilmesine olanak tanır. Bu durum, mağdurlara ve ailelerine, olayın üzerinden zaman geçmiş olsa bile hukuki yollara başvurmaktan çekinmemeleri gerektiği mesajını verir. Ancak yine de, olayın mümkün olan en kısa sürede bildirilmesi, delillerin taze iken toplanması ve kaybolmasının önlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Mağdur Çocuğun ve Ailesinin Sahip Olduğu Haklar
Çocuk cinsel istismarı mağdurları ve aileleri, bu zorlu adli süreçte yalnız değildir. Hukuk sistemimiz, çocuğun üstün yararını gözeterek onlara çeşitli haklar ve destek mekanizmaları sunmaktadır:
Ücretsiz Avukat Desteği (Adli Yardım)
Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK), 18 yaşından küçük mağdur çocukların adli süreçte haklarının en iyi şekilde korunmasını sağlamak amacıyla önemli bir güvence getirmiştir. Buna göre, cinsel istismar suçunun mağduru olan her çocuğa, soruşturma ve kovuşturma evrelerinin her aşamasında, devlet tarafından zorunlu olarak bir avukat (vekili) atanır.14 Bu avukatın atanması için ailenin talebi veya maddi durumu dikkate alınmaz; bu, çocuğun mağduriyeti nedeniyle otomatik olarak sağlanan bir haktır. Atanan avukatın tüm masrafları devlet tarafından karşılanır, aileden herhangi bir ücret talep edilmez.39 Bu avukat, çocuğun ifadesinin alınması sırasında yanında bulunur, onun haklarını savunur, delillerin toplanmasına katkıda bulunur, duruşmalara katılır ve gerekirse kanun yollarına başvurur.
Psikolojik Destek ve Koruma Tedbirleri
Cinsel istismar, çocuk üzerinde derin psikolojik yaralar bırakabilen travmatik bir olaydır. Bu nedenle mağdur çocuğun ve destekleyici bir rol üstlenen ailesinin psikolojik olarak güçlendirilmesi büyük önem taşır. Devlet, bu konuda çeşitli destekler sunmaktadır:
- Psikososyal Destek: Mağdur çocuk ve ailesi, bulundukları ildeki Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri veya Sosyal Hizmet Merkezleri‘ne başvurarak ücretsiz psikososyal destek (danışmanlık, terapi vb.) alabilirler.29 Ayrıca, adliyelerde kurulan Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlükleri (ADM) de süreç boyunca bilgilendirme, yönlendirme ve psikososyal destek hizmetleri sunar.25 Çocuk İzlem Merkezleri (ÇİM) de ifade alma sürecinin yanı sıra ilk psikolojik değerlendirme ve yönlendirme görevini üstlenir.25
- Koruma Tedbirleri: Çocuğun güvenliğini sağlamak ve iyilik halini desteklemek amacıyla mahkeme, Çocuk Koruma Kanunu’nun 5. maddesi kapsamında çeşitli koruyucu ve destekleyici tedbir kararları alabilir.32 Bunlar arasında çocuğa ve aileye rehberlik sağlayan danışmanlık tedbiri, çocuğun eğitim hayatının aksamamasını sağlayan eğitim tedbiri, çocuğun geçici veya sürekli tıbbi bakımını ve rehabilitasyonunu içeren sağlık tedbiri, çocuğun güvenli bir ortamda barınmasını sağlayan bakım tedbiri (gerekirse koruyucu aile yanına veya kuruma yerleştirme) ve ailenin barınma ihtiyacını karşılayan barınma tedbiri sayılabilir.33
- Failden Korunma: Eğer failin mağdura veya ailesine zarar verme, tehdit etme veya rahatsız etme riski varsa, mahkemeden fail hakkında uzaklaştırma kararı gibi önleyici tedbirler alınması talep edilebilir.33 Tehdit durumunda mağdur ve ailesi için özel koruma kararları da verilebilir.39 Devlet, çocuğu her türlü tehlikeden korumakla yükümlüdür.
Gizlilik ve Mahremiyetin Korunması
Çocuğun kimliğinin, yaşadığı olayın detaylarının ve özel bilgilerinin gizli tutulması esastır. Bu, çocuğun toplum içinde damgalanmasını önlemek ve mahremiyetini korumak için kritik öneme sahiptir.
- Kapalı Duruşma: Çocukların taraf olduğu davalarda duruşmalar halka kapalı olarak yapılır.32
- Yayın Yasağı: Mahkeme, gerekli görürse dava ile ilgili yayın yasağı kararı alabilir. Medyanın veya başkalarının, çocuğun kimliğini ortaya çıkaracak veya onu rencide edecek şekilde haber yapması veya bilgi paylaşması yasaktır.
- Özel Ortamlar: ÇİM ve AGO gibi merkezler, çocuğun ifadesinin mahremiyet içinde, kendini güvende hissederek alınmasını sağlamak üzere tasarlanmıştır.25
Davaya Katılma (Müdahillik) Hakkı
Mağdur çocuğun (eğer ayırt etme gücü varsa kendisi veya yasal temsilcisi -genellikle anne/baba- aracılığıyla) veya suçtan doğrudan zarar gören diğer kişilerin (örneğin, olayın travmatik etkilerine maruz kalan aile üyeleri), Cumhuriyet Savcısı tarafından açılan kamu davasına katılma (müdahil olma) hakkı vardır.33
Katılma talebi, davanın görüldüğü ilk derece mahkemesine (Asliye Ceza veya Ağır Ceza) bir dilekçe ile yapılır ve bu talep, kovuşturma aşamasında, yani mahkemede yargılama devam ederken hüküm verilinceye kadar yapılabilir.44 İstinaf veya temyiz gibi kanun yolu aşamalarında katılma talebinde bulunulamaz.44
Mahkeme katılma talebini kabul ederse, talepte bulunan kişi “katılan” sıfatını kazanır. Katılanın şu hakları vardır 44:
- Cumhuriyet Savcısının yanında iddia makamında yer alır.
- Duruşmalara katılabilir (vekili aracılığıyla veya bizzat).
- Delil sunabilir, tanık dinlenmesini veya bilirkişi incelemesi yapılmasını isteyebilir.
- Sanığa, tanıklara veya bilirkişilere soru sorabilir.
- Esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunabilir.
- Mahkemenin verdiği karara karşı (eğer aleyhine ise) kanun yollarına (istinaf, temyiz) başvurabilir.
Ayrıca, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un 20/2. maddesi uyarınca, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı‘nın da gerekli görmesi halinde bu tür davalara katılma hakkı bulunmaktadır.42 Bakanlığın davaya katılması, özellikle ailenin faili koruduğu veya mağdur çocuğa yeterli desteği sağlayamadığı durumlarda, çocuğun haklarının devlet güvencesi altında daha etkin bir şekilde korunmasına yardımcı olabilir. Davaya katılma hakkının kullanılması, mağdurun sadece pasif bir tanık olmaktan çıkıp, adalet arayışında aktif bir rol üstlenmesini sağlar. Bu durum, mağdurun adalet duygusunun tatmin olmasına ve travmanın iyileşme sürecine olumlu katkıda bulunabilir.
Davada Deliller Nasıl Toplanır ve Değerlendirilir?
Çocuk cinsel istismarı davalarında gerçeğin ortaya çıkarılması ve adaletin sağlanması için delillerin titizlikle toplanması ve doğru bir şekilde değerlendirilmesi hayati önem taşır. Bu suçların doğası gereği (genellikle gizli, tanıksız ortamda işlenmesi, mağdurun utanç veya korku nedeniyle olayı geç anlatması vb.) delil bulmak zor olabilir. Bu nedenle mevcut delillerin her biri dikkatle ele alınmalıdır.
Mağdur Çocuğun Beyanının Önemi
Cinsel suçlarda, özellikle de mağdurun çocuk olduğu durumlarda, mağdurun kendi anlatımı (beyanı) davanın en temel ve çoğu zaman en önemli delilini oluşturur.35 Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, bir çocuğun durup dururken, özellikle de kendisi için utanç verici ve zor bir süreci başlatacak böyle ağır bir konuda yalan söylemesi veya iftira atması hayatın olağan akışına aykırıdır.35 Bu nedenle, eğer mağdur çocuğun beyanları;
- Kendi içinde tutarlıysa (farklı zamanlarda veya farklı kişilere anlatırken ana olay örgüsünde ciddi çelişkiler yoksa),
- Hayatın olağan akışına uygunsa (anlatılan olayların gerçekleşme biçimi mantıklı ve makul görünüyorsa),
- Başka delillerle (varsa) çelişmiyorsa ve
- Mağdurun faile iftira atmasını gerektirecek bilinen bir husumet yoksa,
mahkemeler bu beyanlara itibar etme eğilimindedir.35 Hatta bazı durumlarda, başka somut delil olmasa bile, bu nitelikleri taşıyan güçlü ve inandırıcı bir mağdur beyanı mahkumiyet için yeterli görülebilir.
Ancak, mağdur beyanı tek başına mutlak bir delil değildir. Mahkeme, beyanın güvenilirliğini değerlendirirken çocuğun yaşını, zihinsel ve ruhsal gelişim düzeyini, olayı anlama ve anlatma kapasitesini, beyanın alındığı koşulları (uzman eşliğinde alınıp alınmadığı vb.), beyanlarda zaman içinde veya tanık anlatımlarıyla karşılaştırıldığında çelişkiler olup olmadığını dikkatle inceler.25 Eğer beyanlarda ciddi tutarsızlıklar varsa veya diğer delillerle çelişiyorsa, bu durum şüphe yaratır ve ceza hukukunun temel ilkesi olan “şüpheden sanık yararlanır” prensibi gereği sanık lehine yorumlanarak beraat kararı verilebilir.18
Adli Tıp ve Uzman Raporları (Ruh Sağlığı Değerlendirmesi)
Tıbbi ve psikolojik uzman raporları, cinsel istismar davalarında önemli bilimsel delillerdir:
- Fiziksel Muayene Raporları: Olaydan hemen sonra yapılacak adli tıp muayenesi ile mağdurun vücudunda istismara işaret edebilecek fiziksel bulgular (genital bölgede veya başka yerlerde kızarıklık, morarma, şişlik, yırtık, kanama, enfeksiyon, cinsel yolla bulaşan hastalık belirtileri vb.) tespit edilebilir.35 Ayrıca, failden alınacak örneklerle karşılaştırmak üzere mağdurdan biyolojik örnekler (DNA, sperm vb.) alınabilir. Ancak, özellikle sarkıntılık veya temas içermeyen istismar türlerinde ya da olayın üzerinden zaman geçmişse, fiziksel bulgu bulunmaması suçun işlenmediği anlamına gelmez.36 Failler, iz bırakmayacak yöntemler seçmiş olabilirler.35
- Ruh Sağlığı Raporları: Cinsel istismarın çocuk üzerindeki psikolojik etkilerini değerlendiren bu raporlar, özellikle TCK Madde 103/6’da düzenlenen “suçun sonucunda mağdurun beden veya ruh sağlığının bozulması” halinin varlığını tespit etmek açısından kritik öneme sahiptir. Bu durumun tespiti, faile verilecek cezanın 15 yıldan az olmamak üzere belirlenmesini gerektiren ağırlaştırıcı bir sebeptir.22 Ruh sağlığı raporları, üniversite hastanelerinin çocuk ve ergen psikiyatrisi anabilim dalları veya Adli Tıp Kurumu’nun ilgili İhtisas Kurulu (genellikle 6. İhtisas Kurulu) tarafından düzenlenir.22 Bu raporlarda uzmanlar, çocukla yaptıkları görüşmeler, uyguladıkları testler ve dosyadaki diğer bilgiler ışığında, çocuğun olay nedeniyle Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB), depresyon, anksiyete bozukluğu gibi kalıcı veya uzun süreli bir ruhsal rahatsızlık yaşayıp yaşamadığını değerlendirirler.43 Yargıtay, bu raporların mutlaka yetkili ve uzmanlaşmış kurullardan alınmasını, raporun gerekçeli ve çelişkisiz olmasını aramaktadır.22 Eğer raporda uzmanlar arasında görüş ayrılığı varsa (oy çokluğuyla karar verilmişse), mahkemenin tam bir vicdani kanaate ulaşabilmesi için dosyanın Adli Tıp Genel Kurulu’na gönderilerek nihai bir görüş alınması gerekebilir.53
Diğer Kanıtlar (Tanık Beyanları, Fiziksel Bulgular vb.)
- Tanık Beyanları: Olayı doğrudan gören veya mağdurun olaydan hemen sonraki durumuna, anlatımlarına tanık olan kişilerin (arkadaş, öğretmen, aile üyesi, komşu vb.) ifadeleri önemli destekleyici delillerdir.18 Tanıkların güvenilirliği ve beyanlarının tutarlılığı da mahkemece değerlendirilir.
- Maddi Deliller: Olay yerinde veya mağdurun/failin üzerinde bulunan biyolojik kalıntılar (saç teli, kan, sperm, tükürük vb.), lif örnekleri, yırtılmış giysiler gibi fiziksel kanıtlar.35
- Elektronik ve Dijital Deliller: Fail ile mağdur arasındaki veya tanıklarla yapılan mesajlaşmalar (SMS, WhatsApp vb.), sosyal medya yazışmaları, gönderilen fotoğraf veya videolar, e-postalar, arama kayıtları, baz istasyonu verileri (konum bilgisi) gibi dijital izler de önemli kanıtlar olabilir.35 Bu delillerin hukuka uygun şekilde elde edilmesi ve incelenmesi gerekir.
- Çocuktaki Davranış Değişiklikleri: İstismara uğrayan çocuklarda gözlemlenebilen ani ve açıklanamayan davranış değişiklikleri de dolaylı delil niteliği taşıyabilir. Bunlar arasında; içe kapanma, sürekli korku ve endişe hali, uyku bozuklukları (kabus görme, uyuyamama), yeme bozuklukları, okul başarısında ani düşüş, arkadaşlardan uzaklaşma, yaşından beklenmeyen cinsel davranışlar sergileme, altını ıslatma gibi gerileme davranışları, kendine zarar verme eğilimi sayılabilir.25 Bu değişiklikler tek başına suçun kanıtı olmasa da, diğer delillerle birlikte değerlendirildiğinde şüpheleri güçlendirebilir.
Sonuç olarak, çocuk cinsel istismarı davalarında mahkeme, tek bir delile bağlı kalmak yerine, dosyada mevcut tüm delilleri bir bütün olarak değerlendirir. Mağdur beyanının güvenilirliği, uzman raporlarının kesinliği, tanık ifadelerinin tutarlılığı ve diğer maddi/dijital kanıtların varlığı bir araya getirilerek vicdani bir kanaate ulaşılmaya çalışılır. Delillerin yetersiz kaldığı veya ciddi şüphelerin giderilemediği durumlarda ise “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi uygulanır. Bu hassas denge, bu tür davalarda uzman bir avukatın rehberliğinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göstermektedir.
Örnek Olaylar ve Emsal Yargı Kararları Işığında Durum
Teorik bilgilerin yanı sıra, Türkiye’de yaşanmış örnek olaylar ve yüksek mahkemelerin (Yargıtay ve Bölge Adliye Mahkemeleri – BAM) verdiği kararlar, çocuk cinsel istismarı davalarının pratikte nasıl işlediğini ve hangi noktalara dikkat edildiğini anlamak açısından yol göstericidir.
Türkiye’den Anonimleştirilmiş Gerçekçi Vaka Örnekleri
Aşağıda, gerçek davalardan esinlenerek oluşturulmuş, kimlik bilgileri tamamen değiştirilmiş ve anonimleştirilmiş bazı vaka örnekleri sunulmaktadır:
- Örnek 1 (Sarkıntılık ve Takdiri İndirim Tartışması): 17 yaşındaki lise öğrencisi A.K., okuldan eve dönerken yolda tanımadığı yetişkin bir erkek tarafından durdurulur ve zorla sarılmaya çalışılır. A.K. bağırarak kurtulur ve durumu hemen ailesine bildirir. Ailenin şikayeti üzerine açılan davada yerel mahkeme, sanığı TCK 103/1 c.2 uyarınca sarkıntılık düzeyinde çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkum eder. Ancak mahkeme, sanığın duruşmadaki “saygılı tutumunu” gerekçe göstererek TCK 62 kapsamında takdiri indirim uygular. Mağdur ailesinin avukatı karara itiraz eder. Dosyayı inceleyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, sanığın yargılama boyunca pişmanlık gösteren somut bir davranışının bulunmadığını, çelişkili ifadeler verdiğini ve takdiri indirimin yeterince gerekçelendirilmediğini belirterek, yerel mahkemenin takdiri indirim uygulamasını hukuka aykırı bulur ve kararı bu yönden bozar.40 Bu örnek, takdiri indirimin otomatik bir hak olmadığını, somut gerekçelere dayanması gerektiğini ve sanığın pişmanlık göstermeyen tavırlarının indirim uygulanmamasına neden olabileceğini göstermektedir.
- Örnek 2 (Nitelikli İstismar, Zincirleme Suç ve Yaş Küçüklüğü): 16 yaşındaki lise öğrencisi B.D., aynı apartmanda oturan 14 yaşındaki komşu çocuğu C.E.’yi farklı zamanlarda evlerine çağırarak veya C.E.’nin evine giderek, tehdit ve fiziksel zorlama ile birden çok kez anal yoldan nitelikli cinsel istismarda bulunur. C.E.’nin okul rehber öğretmenine durumu anlatması üzerine olay ortaya çıkar. Yargılama sonucunda ilk derece mahkemesi, sanık B.D.’nin eylemlerini basit cinsel istismar olarak değerlendirir. Ancak Ankara Bölge Adliye Mahkemesi, mağdur C.E.’nin istikrarlı ve ayrıntılı beyanlarını, olayın ortaya çıkış şeklini ve tanık anlatımlarını dikkate alarak, suçun TCK 103/2 kapsamında organ sokmak suretiyle nitelikli cinsel istismar olduğuna hükmeder. Eylemin birden fazla kez tekrarlanması nedeniyle TCK 43 uyarınca zincirleme suç hükümlerini uygular ve cezayı artırır. Sanığın suç tarihinde 15-18 yaş grubunda olması nedeniyle TCK 31/3 uyarınca cezada indirim yapar ancak aynı maddenin “verilecek ceza 12 yıldan fazla olamaz” hükmünü de gözetir. Son olarak, sanığın lehine TCK 62 takdiri indirimini de uygulayarak nihai cezayı belirler.21 Bu örnek, nitelikli hal (organ sokma), ağırlaştırıcı sebep (zincirleme suç) ve lehe olan hükümlerin (yaş küçüklüğü, takdiri indirim) bir ceza davasında nasıl bir arada değerlendirilip uygulandığını göstermesi açısından önemlidir.
- Örnek 3 (Delil Yetersizliği ve Beyan Tutarlılığının Önemi): Bir ilkokulda görev yapan hizmetli F.G. hakkında, 10 yaşındaki öğrenci D.H.’ye okul koridorunda elle sarkıntılık yaptığı iddiasıyla dava açılır. D.H., olayı önce bir arkadaşına, sonra rehber öğretmenine ve müdür yardımcısına anlatır. Ancak D.H.’nin farklı kişilere yaptığı anlatımlarda, olayın gerçekleşme şekli ve failin tam olarak ne yaptığı konusunda bazı farklılıklar ve çelişkiler tespit edilir. Sanık F.G. ise başından itibaren suçlamaları tutarlı bir şekilde reddeder ve olayın bir yanlış anlaşılma olduğunu savunur. Dosyada başka görgü tanığı veya kamera kaydı gibi destekleyici delil de bulunmamaktadır. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi, mağdur çocuğun beyanlarındaki çelişkileri ve başka kesin delil bulunmamasını dikkate alarak, sanığın suçu işlediğine dair şüphenin giderilemediği sonucuna varır. “Şüpheden sanık yararlanır” ilkesi gereğince, ilk derece mahkemesinin mahkumiyet kararını kaldırarak sanığın beraatine karar verir.41 Bu örnek, cinsel istismar davalarında mağdur beyanının çok önemli olmasına rağmen, beyandaki tutarlılığın ve diğer delillerle desteklenmesinin ne kadar kritik olduğunu ve şüphenin varlığı halinde mahkumiyet kararı verilemeyeceğini vurgulamaktadır.
Yargıtay ve Bölge Adliye Mahkemesi Kararlarından Önemli Noktalar (Özetler)
Yüksek mahkemelerin çocuk cinsel istismarı davalarına ilişkin verdiği kararlar, hukuk uygulayıcıları için yol gösterici niteliktedir. Bu kararlarda öne çıkan bazı önemli ilkeler şunlardır:
- Mağdur Beyanının Değerlendirilmesi: Yargıtay ve BAM’lar, mağdur çocuğun beyanının, olayın tek tanığı olduğu durumlarda bile, eğer kendi içinde tutarlı, samimi, hayatın olağan akışına uygun ve iftira atmayı gerektirecek bir neden yoksa, mahkumiyet için güçlü bir delil olabileceğini kabul etmektedir.35 Ancak beyanlardaki önemli çelişkiler veya tutarsızlıklar, beyanın güvenilirliğini sarsar ve şüpheye yol açar.41
- Ruh Sağlığı Raporlarının Niteliği: TCK 103/6’daki ruh sağlığının bozulması halinin tespiti için alınan raporların, mutlaka Adli Tıp Kurumu’nun ilgili İhtisas Kurulu veya üniversitelerin ilgili anabilim dalları gibi yetkili ve uzman kurullardan alınması gerekmektedir.22 Raporda kesin bir kanaat belirtilmeli, gerekçeleri açıklanmalı ve uzmanlar arasında (özellikle çocuk psikiyatristi) görüş birliği olmalıdır. Yetersiz, çelişkili veya uzman olmayan kişilerce hazırlanan raporlara dayanılarak hüküm kurulması bozma nedenidir.22 Gerekirse Adli Tıp Genel Kurulu’ndan nihai görüş alınmalıdır.53
- Nitelikli Haller ve Kanun Maddelerinin Uygulanma Sırası: Mahkemeler, TCK 103’teki nitelikli halleri (akrabalık, cebir, silah, toplu işlenme vb.) ve diğer ilgili maddeleri (zincirleme suç – TCK 43, yaş küçüklüğü – TCK 31, takdiri indirim – TCK 62) somut olayın özelliklerine göre doğru bir sıra ile ve gerekçelerini açıkça belirterek uygulamalıdır.21 Örneğin, önce temel ceza belirlenmeli, sonra varsa artırım nedenleri (nitelikli haller, zincirleme suç), ardından indirim nedenleri (yaş küçüklüğü, takdiri indirim) sırasıyla uygulanmalıdır. Hatalı uygulama veya eksik gerekçe, kararın bozulmasına yol açabilir.42
- Yaş Tespiti ve Uygulanacak Hükümler: Hem mağdurun hem de failin (eğer çocuksa) suç tarihindeki yaşlarının doğru bir şekilde (nüfus kaydı vb. belgelerle) tespit edilmesi ve buna göre ilgili kanun maddelerinin (özellikle TCK 103’teki yaşa bağlı ayrımlar ve TCK 31’deki yaş küçüklüğü indirimleri) hatasız uygulanması zorunludur.21
- Takdiri İndirim Uygulaması: TCK Madde 62’deki takdiri indirim nedenleri (failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki pişmanlığını gösteren davranışları, cezanın geleceği üzerindeki olası etkileri) mahkeme tarafından keyfi olarak değil, somut gerekçelere dayandırılarak uygulanmalıdır.40 Sanığın sırf duruşmada iyi hal sergilemesi veya soyut “pişmanlık” ifadeleri yeterli değildir. İndirim uygulanıp uygulanmamasının gerekçesi kararda açıkça belirtilmelidir.40
- Gerekçeli Karar Hakkı: Anayasa ve CMK uyarınca tüm mahkeme kararları gerekçeli olmak zorundadır.42 Kararda, mahkemenin hangi delillere neden itibar ettiği, hangi delilleri neden reddettiği, ulaşılan sonuca nasıl varıldığı ve hukuki nitelendirmenin ne olduğu ayrıntılı ve mantıksal bir tutarlılık içinde açıklanmalıdır (CMK m. 230). Yetersiz veya çelişkili gerekçeler, adil yargılanma hakkının ihlali anlamına gelir ve kararın üst mahkemelerce bozulmasına neden olur.42
Bu emsal kararlar, çocuk cinsel istismarı gibi karmaşık ve hassas davalarda hukukun nasıl yorumlandığını ve uygulandığını göstermektedir. Delillerin, özellikle de mağdur beyanı ve uzman raporlarının dikkatle değerlendirilmesi, kanun maddelerinin doğru ve gerekçeli bir şekilde uygulanması ve adil yargılanma ilkelerine riayet edilmesi, bu davalarda adaletin tecellisi için vazgeçilmez unsurlardır. Bu kararlar ışığında bir çocuklara istismar cinsel Davası sürecinde nelere odaklanılması gerektiği ve potansiyel hukuki argümanlar daha net bir şekilde anlaşılabilir.
Bilinmesi Gereken Pratik Bilgiler
Çocuk cinsel istismarı davası süreci karmaşık ve duygusal olarak yıpratıcı olabilir. Bu süreçte hem mağdur çocuğun hem de ailesinin bilmesi gereken bazı pratik bilgiler ve dikkat edilmesi gereken noktalar bulunmaktadır.
Tablo: Çocuk Cinsel İstismarı Suçları Karşılaştırması
Aşağıdaki tablo, TCK Madde 103 kapsamında düzenlenen farklı cinsel istismar türlerini, temel cezalarını, 12 yaş altı mağdur durumundaki özel düzenlemeyi ve görevli mahkemeyi özetlemektedir. Bu tablo, konunun genel hatlarıyla anlaşılmasına yardımcı olmayı amaçlamaktadır.
Suç Tipi | TCK Maddesi | Temel Ceza Aralığı | Mağdur 12 Yaş Altı İse Alt Sınır | Görevli Mahkeme |
Sarkıntılık Düzeyinde İstismar | TCK 103/1, c.2 | 3 – 8 Yıl Hapis | 5 Yıl Hapis | Asliye Ceza Mah. |
Basit Cinsel İstismar | TCK 103/1, c.1 | 8 – 15 Yıl Hapis | 10 Yıl Hapis | Ağır Ceza Mah. |
Nitelikli Cinsel İstismar | TCK 103/2 | 16 Yıl Hapis (Alt Sınır) | 18 Yıl Hapis | Ağır Ceza Mah. |
Ruh Sağlığı Bozulması | TCK 103/6 | 15 Yıl Hapis (Alt Sınır) | (Uygulanmaz) | Ağır Ceza Mah. |
Ölüm / Bitkisel Hayat | TCK 103/6 | Ağırlaştırılmış Müebbet | (Uygulanmaz) | Ağır Ceza Mah. |
Not: Tabloda belirtilen cezalar temel cezalardır. Ağırlaştırıcı sebeplerin (TCK 103/3, 103/4) varlığı halinde bu cezalar artırılabilir. Failin yaş küçüklüğü (TCK 31) veya takdiri indirim (TCK 62) gibi nedenlerle indirim uygulanabilir.
Bu tablonun sunduğu özet bilgiler, TCK 103’ün karmaşık yapısını daha anlaşılır kılmayı hedefler. Farklı eylem türlerinin farklı cezalara ve farklı mahkemelere yol açtığını görmek, sürecin ciddiyetini ve hukuki yardım almanın önemini vurgular.
Süreçte Nelere Dikkat Edilmeli?
- Vakit Kaybetmeden Bildirimde Bulunun: İstismardan şüpheleniyorsanız bile, durumu hemen en yakın polis merkezine, jandarma karakoluna, Cumhuriyet Savcılığı’na veya Alo 183 Sosyal Destek Hattı’na bildirin.25 Erken müdahale, çocuğun daha fazla zarar görmesini engelleyebilir ve delillerin kaybolmasını önleyebilir.
- Çocuğa İnanın ve Destek Olun: Çocuğunuz size istismara uğradığını anlatırsa, ona inanın, sakinliğinizi koruyun ve onu suçlamayın. Yaşananların onun hatası olmadığını, onu sevdiğinizi ve koruyacağınızı hissettirin.10 Onu dikkatle dinleyin ancak olayın detaylarını tekrar tekrar anlattırarak travmasını derinleştirmeyin.
- Profesyonel Yardım Şart: Hem hukuki süreç için bir avukattan hem de çocuğun ve ailenin psikolojik sağlığı için bir uzmandan (çocuk psikoloğu/psikiyatristi) mutlaka destek alın.14 Adli süreç ve psikolojik iyileşme süreci birlikte yürütülmelidir.
- Delilleri Korumaya Çalışın: Olaydan hemen sonra çocuğun giysileri, iç çamaşırları, yatak çarşafları gibi fiziksel delil niteliği taşıyabilecek eşyaları yıkamadan, bir torbaya koyarak polise veya savcılığa teslim etmek üzere saklayın. Eğer varsa, tehdit mesajları, uygunsuz fotoğraflar veya yazışmalar gibi elektronik delilleri silmeyin ve güvence altına alın.
- Süreci Avukatınızla Takip Edin: Dava süreci uzun ve karmaşık olabilir. Dosyanızın hangi aşamada olduğunu, hangi işlemlerin yapıldığını ve sonraki adımların ne olacağını öğrenmek için avukatınızla düzenli iletişim halinde olun.
Destek Alınabilecek Kurum ve Kuruluşlar
Bu zorlu süreçte başvurabileceğiniz ve destek alabileceğiniz birçok resmi kurum ve sivil toplum kuruluşu bulunmaktadır:
- Acil Durum ve İhbar:
- Polis İmdat: 155
- Jandarma İmdat: 156
- Alo 183 Sosyal Destek Hattı (Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı) 25
- Adli Makamlar:
- Cumhuriyet Başsavcılıkları
- Çocuk Şube Müdürlükleri (Emniyet) / Çocuk ve Kadın Kısım Amirlikleri (Jandarma) 25
- Hukuki Destek:
- Bulunduğunuz ildeki Baronun Adli Yardım Bürosu (ücretsiz avukatlık hizmeti için) 39
- Baroların Çocuk Hakları Merkezleri 32
- Aşık Hukuk Bürosu gibi çocuk cinsel istismarı davalarında uzmanlaşmış avukatlık büroları.
- Psikolojik ve Sosyal Destek:
- Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve Sosyal Hizmet Merkezleri 25
- Çocuk İzlem Merkezleri (ÇİM) 25
- Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlükleri (Adliyelerde bulunur) 33
- Üniversite Hastaneleri Çocuk Koruma Birimleri/Merkezleri 33
- Devlet Hastaneleri Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları (Çocuk Psikiyatrisi) Poliklinikleri
- Sivil Toplum Kuruluşları (Örn: Nirengi Derneği İstismara Karşı Destek Hattı: 0850 216 53 67 29, UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği, Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı 28 vb.)
- İnternet Üzerinden İhbar:
- İnternet Bilgi İhbar Merkezi (www.ihbarweb.org.tr) (Çocuk istismarı içeren web siteleri için) 27
- Emniyet Genel Müdürlüğü Online İhbar Sayfası veya Mobil Uygulaması 27
Bu kurum ve kuruluşlar, sürecin farklı aşamalarında size yol göstermek, haklarınızı korumak ve gerekli desteği sağlamak için hizmet vermektedir. Yardım istemekten çekinmeyin.
Çocuk Cinsel İstismarı Suçu İçin Örnek Şikayet Dilekçesi
Çocuk cinsel istismarı suçuna ilişkin bir soruşturma başlatılması veya açılmış bir kamu davasına katılma talebinde bulunmak için Cumhuriyet Başsavcılığı’na veya ilgili Mahkemeye hitaben bir dilekçe sunulması gerekmektedir. Aşağıda, bu tür bir durumda kullanılabilecek, genel unsurları içeren örnek bir şikayet ve katılma talebi dilekçesi sunulmaktadır.
Unutmayın: Her olay kendine özgüdür ve hukuki süreçler karmaşıktır. Bu örnek dilekçe sadece genel bir çerçeve sunmakta olup, mutlaka bir avukatın hukuki yardımına başvurularak, olayın özel koşullarına uygun, eksiksiz ve doğru bir dilekçe hazırlanması gerekmektedir. Bu örnek, 500 kelimeyi aşacak şekilde detaylandırılmıştır.
** CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA**
(Veya Davanın Görüldüğü AĞIR/ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NE)
DOSYA NO (Varsa): ……………/……… Soruşturma (veya Esas)
ŞİKAYETÇİ (MAĞDUR):, (T.C. Kimlik No:)
YASAL TEMSİLCİSİ (Velisi/Vasisi):, (T.C. Kimlik No:)
ADRES:
VEKİLİ: Av. Murteza Osman AŞIK
ŞÜPHELİ/SANIK:, (T.C. Kimlik No:)
ADRES:
SUÇ: Çocuğun Cinsel İstismarı (TCK m. 103/) ve resen tespit edilecek diğer suçlar.
SUÇ TARİHİ VE YERİ: /
KONU: Şüpheli/Sanık hakkında, mağdur’na yönelik gerçekleştirdiği çocuğun cinsel istismarı suçundan dolayı şikayetlerimizin sunulması, kamu davası açılması talebi ve açılmış bulunan/açılacak olan kamu davasına mağdur adına katılma (müdahillik) talebimizin sunulmasından ibarettir.
AÇIKLAMALAR:
- Müvekkilimiz’nın velayeti/vesayeti altında bulunan mağdur çocuk, tarihinde (veya ile tarihleri arasında süreklilik arz edecek şekilde),’nde şüpheli/sanık tarafından cinsel istismara maruz bırakılmıştır.
- Olayın Gerçekleşme Şekli: *
- Örnek Detaylandırma: Şüpheli, mağdurun komşusu olup, günü mağduru “sana şeker vereceğim” bahanesiyle evine çağırmıştır. Evde kimsenin olmadığı bir sırada mağduru zorla odasına götürmüş, kapıyı kilitlemiş, mağdurun ağlamasına ve direnmesine rağmen elbiselerini çıkarmış, kendi cinsel organını mağdura göstermiş ve mağdurun özel bölgelerine dokunmuştur. Mağdurun bağırmasını engellemek için eliyle ağzını kapatmıştır. Bu eylem yaklaşık dakika sürmüştür. Şüpheli, olayı kimseye anlatmaması için mağduru “seni de aileni de öldürürüm” diyerek tehdit etmiştir. Mağdur, olaydan sonra büyük bir korku yaşamış, içine kapanmış ve gece kabuslar görmeye başlamıştır. Olayı ancak sonra okul rehber öğretmenine ağlayarak anlatabilmiştir.
- İstismarın Niteliği: Şüphelinin/sanığın eylemleri, TCK Madde 103/[ilgili fıkra ve bent] kapsamında tanımlanan [sarkıntılık düzeyinde / basit / nitelikli] çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturmaktadır.
- Mağdurun Durumu: Yaşanan bu ağır travma nedeniyle mağdur çocuğun ruh sağlığı ciddi şekilde etkilenmiştir.
- Delillerimiz: Şüphelinin/sanığın atılı suçu işlediğini kanıtlayan delillerimiz şunlardır:
- Mağdur’nın samimi ve tutarlı beyanları (ÇİM/Savcılık ifadesi).
- Tanığımız’nın ([Adresi]) beyanları (Olayı gördüğüne veya mağdurun anlatımına dair bilgi verecekse). [Varsa başka tanıklar da listelenmelidir].
- [Varsa] Mağdurun olaydan hemen sonra alınan adli tıp muayene raporu.
- [Varsa] Şüpheli/sanık ile mağdur arasındaki mesajlaşma kayıtları, sosyal medya yazışmaları (Ekran görüntüleri veya ilgili veriler).
- [Varsa] Olay yerine ait kamera kayıtları.
- [Varsa] Mağdurun yaşadığı psikolojik sorunları gösteren uzman görüşleri/raporları.
- Ve soruşturma/kovuşturma sırasında ortaya çıkacak diğer tüm deliller.
HUKUKİ SEBEPLER: 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu m. 103, m. 43 (zincirleme suç varsa), m. 53, m. 63 ve ilgili diğer maddeler; 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu m. 237, 238 ve ilgili diğer maddeler; 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu ve ilgili mevzuat.
SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda arz ve izah edilen nedenler ve soruşturma/kovuşturma sırasında resen ortaya çıkacak durumlar karşısında;
- Şüpheli/Sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçu (TCK m. 103) ve tespit edilecek diğer suçlardan dolayı gerekli soruşturmanın yapılarak kamu davası açılmasına (Eğer dava zaten açılmışsa: Sanığın atılı suçlardan dolayı cezalandırılmasına),
- Mağdur’nın suçtan doğrudan zarar görmesi nedeniyle, CMK m. 237 uyarınca yasal temsilcisi aracılığıyla kamu davasına katılan (müdahil) olarak kabulüne,
- [Gerekliyse] Mağdur çocuğun ve ailesinin güvenliğinin sağlanması amacıyla şüpheli/sanık hakkında gerekli koruma tedbirlerinin (uzaklaştırma, iletişimin engellenmesi vb.) alınmasına,
- Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin sanığa yükletilmesine,
Karar verilmesini saygılarımızla vekaleten arz ve talep ederiz.
Mağdur Adına
Yasal Temsilcisi
Vekili
Av. Murteza Osman AŞIK
(İmza)
EKLER:
- Vekaletname Örneği
- [Varsa] Adli Tıp Raporu Sureti
- [Varsa] Tanık Listesi
- [Varsa] Diğer Delil Suretleri (Mesaj kayıtları, fotoğraflar vb.)
Bu örnek dilekçe, bir çocuklara istismar cinsel Davası durumunda atılacak ilk adımlardan biri olan şikayet ve katılma talebinin nasıl yapılandırılabileceğine dair bir fikir vermektedir. Dilekçenin içeriği, olayın somut detaylarına, mevcut delillere ve hukuki stratejiye göre şekillenecektir. Bu nedenle profesyonel hukuki yardım almak esastır.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Aşağıda, çocuk cinsel istismarı davalarıyla ilgili sıkça sorulan bazı sorulara kısa ve net cevaplar verilmiştir:
Soru: Çocuğuma cinsel istismarda bulunulduğundan şüpheleniyorum, ne yapmalıyım?
Cevap: Sakin kalıp çocuğunuza inanın ve onu destekleyin. Vakit kaybetmeden en yakın Cumhuriyet Savcılığı’na, Polis/Jandarma’ya veya Alo 183’e durumu bildirin. Mutlaka bir avukattan ve çocuk psikolojisi uzmanından yardım alın. Delil olabilecek şeyleri koruyun.
Soru: Çocuk cinsel istismarı davası ne kadar sürer?
Cevap: Davanın süresi olayın karmaşıklığına, delil durumuna ve mahkemenin iş yüküne göre değişir. İlk derece mahkemesi yargılaması ortalama 1-2 yıl sürebilir. İstinaf ve Temyiz süreçleri de eklenince süreç uzayabilir.39 Ancak her dava kendine özgüdür.
Soru: Dava sürecinde çocuğumun kimliği gizli kalır mı?
Cevap: Evet, çocuğun kimliği ve özel bilgileri gizli tutulur. Duruşmalar kapalı yapılır ve dosyaya erişim kısıtlıdır. Çocuğun korunması esastır.32
Soru: Bu davalarda hangi deliller önemlidir? Çocuklara istismar cinsel Davası için ne gerekir?
Cevap: Mağdur çocuğun tutarlı beyanı çok önemlidir. Ayrıca tanık ifadeleri, adli tıp raporları (fiziksel bulgular, ruh sağlığı değerlendirmesi), uzman görüşleri, mesajlaşma kayıtları, kamera görüntüleri gibi her türlü hukuka uygun delil değerlendirilir.35
Soru: Avukat tutmak zorunda mıyım, ücretini kim öder?
Cevap: Mağdur çocuk için devlet tarafından zorunlu ve ücretsiz olarak avukat atanır. Ailenin ayrıca avukat tutma zorunluluğu yoktur, ancak isterlerse özel vekil tutabilirler. Atanan avukatın ücretini devlet karşılar.14
Çocuk cinsel istismarı, toplumun kanayan yaralarından biri olup, hem mağdur çocuk hem de ailesi için yıkıcı sonuçlar doğurabilen ağır bir suçtur. Türk Ceza Kanunu, bu suçla mücadelede önemli düzenlemeler getirmiş, failler için ciddi yaptırımlar öngörmüş ve mağdur çocuğun korunması için çeşitli mekanizmalar oluşturmuştur. Ancak yasal düzenlemelerin varlığı tek başına yeterli değildir; önemli olan bu düzenlemelerin etkin bir şekilde uygulanması ve mağdurların adalete erişiminin sağlanmasıdır.
Soruşturma ve kovuşturma süreçlerinin karmaşıklığı, delil toplamadaki zorluklar, mağdurun yaşayabileceği ikincil travmalar ve konunun toplumsal hassasiyeti, bu tür davalarda profesyonel hukuki desteğin ne kadar hayati olduğunu göstermektedir. Bir avukatın rehberliği, mağdurun haklarının tam olarak korunması, sürecin doğru yönetilmesi ve adaletin en doğru şekilde tecelli etmesi için vazgeçilmezdir. Unutulmamalıdır ki, çocuklara istismar cinsel Davası sadece failin hak ettiği cezayı almasını sağlamakla kalmaz, aynı zamanda mağdur çocuğun sesini duyurması, yaşadığı travmayla başa çıkma sürecinde adaletin sağlandığını görmesi ve rehabilitasyonu için de kritik bir adımdır.
Hakkını Aramaktan Korkma
Eğer siz veya çevrenizdeki bir çocuk, cinsel istismarın gölgesi altında kalmışsa veya böyle bir durumdan şüpheleniyorsanız, lütfen sessiz kalmayın. Korku, utanç veya çaresizlik hisleri sizi veya mağdur çocuğu susturmasın. Haklarınızı bilmek ve adaleti aramak için adım atmak, çocuğun geleceğini korumak ve benzer olayların yaşanmasını engellemek adına atılacak en cesur ve en doğru adımdır.
Bu zorlu ve yıpratıcı hukuki süreçte yalnız olmadığınızı bilin. Aşık Hukuk Bürosu olarak, Av. Murteza Osman AŞIK ve deneyimli ekibimizle, çocuklara istismar cinsel Davası süreçlerinde size ve mağdur çocuğa destek olmak için buradayız. Amacımız, müvekkillerimizin haklarını en üst düzeyde savunmak, adil bir yargılama süreci sağlamak ve her zaman çocuğun üstün yararını gözetmektir. Hukuki danışmanlık almak, haklarınızı öğrenmek ve dava sürecinde profesyonel destek almak için asikhukukburosu.com.tr web sitemizi ziyaret edebilir veya iletişim bilgilerimizden bize ulaşabilirsiniz. Hakkınızı aramaktan asla çekinmeyin.
Alıntılanan çalışmalar
- Çocukların Cinsel İstismarı Suçu (TCK m. 103) – OR Hukuk, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://or.av.tr/cocuklarin-cinsel-istismari-sucu-tck-m-103/
- dergipark.org.tr, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://dergipark.org.tr/tr/download/issue-file/33849
- Maddelerin sürümlerini karşılaştır – MADDE 103 – 5237 Türk Ceza Kanunu | LEXPERA, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.lexpera.com.tr/karsilastirmasi/turk-ceza-kanunu-5237/33/33/0/madde-103?returnLinkParam=3&returnSopi=RG801Y2016N29906K6763
- ÇOCUKLARIN CİNSEL İSTİSMARI SUÇU – iksad yayınevi, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://iksadyayinevi.com/wp-content/uploads/2022/12/COCUKLARIN-CINSEL-ISTISMARI-SUCU-TCK-M.103.pdf
- ÇOCUKLARIN CİNSEL İSTİSMARI SUÇUNUN BASİT ŞEKLİ (TCK m. 103/1), erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://tbbdergisi.barobirlik.org.tr/ViewPDF-hakemli-makale-cocuklarin-cinsel-istismari-sucunun-basit-sekli-tck-m-1031–690
- Çocukların Cinsel İstismarı Suçu ve Cezası (TCK 103. Madde) 2025 | Delil Hukuk Bürosu, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.delilavukatlik.com/post/cocugun-cinsel-istismari-sucu-cezasi
- Cinsel Suçlar – Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığı, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.asayis.pol.tr/cinsel-suclar
- Çocukların Cinsel İstismarı 2025 – Eskişehir Avukat Oğuz ÖZDEMİR, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.oguzozdemir.av.tr/cocuklarin-cinsel-istismari-2/
- İstismar Nedir ve Türleri Nelerdir? – CİSÜ Platformu, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://cisuplatform.org.tr/istismar-nedir-ve-turleri-nelerdir/
- Çocuğa Yönelik Cinsel İstismar: Tanımı ve Farklı Türleri, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://cinselsiddetlemucadele.org/2020/05/18/cocuga-yonelik-cinsel-istismar-tanimi-ve-farkli-turleri/
- İstismar Ne Demek? İstismar Kelimesinin TDK Sözlük Anlamı Nedir? – NTV Haber, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.ntv.com.tr/ne-demek/istismar-ne-demek-39647
- İstismar – Vikipedi, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0stismar
- Mağdur Ne Demek? Mağdur Kelimesinin TDK Sözlük Anlamı Nedir? – NTV Haber, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.ntv.com.tr/ne-demek/magdur-ne-demek-44960
- Mağdur Kimdir? – magdur.gov.tr, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://magdurbilgi.adalet.gov.tr/234/Magdur-Kimdir
- mağdur – Sesli Sözlük, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.seslisozluk.net/ma%C4%9Fdur-nedir-ne-demek/
- Madde 103 – Çocukların cinsel istismarı – Legalbank, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://legalbank.net/belgegecmisi/madde-103/1255684/1-2154
- Çocukların Cinsel İstismarı 2025 – Eskişehir Avukat Oğuz ÖZDEMİR, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.oguzozdemir.av.tr/cocuklarin-cinsel-istismari/
- YARGITAY CEZA GENEL KURULU E. 2020/14-157, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://kazanci.com.tr/gunluk/cgk-2020-14-157.htm
- Türk Ceza Kanunu (TCK) Madde 103 – Çocukların Cinsel İstismarı …, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://hakantastemir.av.tr/turk-ceza-kanunu-tck-madde-103-c%CC%A7ocuklarin-cinsel-i%CC%87stismari-suc%CC%A7u-anadolu-avukat/
- “5237 sayılı TCK’nun 6545 sayılı Yasanın 59. maddesi ile değişik 103/1, 103/1-a Maddesi: “Çocuğu cinsel yönden i, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.anayasa.gov.tr/Kararlar/GenelKurul/Basvuru_Karari/2016-46.pdf
- Ankara BAM 17. Ceza Dairesi Kararları E.2017/2389 K.2017/2418 T …, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://legalbank.net/belge/ankara-bam-17-ceza-dairesi-kararlari-e-2017-2389-k-2017-2418-t-13-12-2017/3942215/
- TCK 103, 104, 105 Cinsel İstismar & Reşit Olmayanla Cinsel İlişki & Cinsel Taciz, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://cocukhaklari.barobirlik.org.tr/dokuman/ictihat_yargitay/tck103.pdf
- ÇOCUĞUN CİNSEL İSTİSMARINDA ADLİ TIP UYGULAMALARI – DergiPark, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1859566
- Cinsel İstismar Suçu arşivleri – Polat & Polat Avukatlık Ortaklığı, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://polat-polat.com/kategori/makaleler/cinsel-istismar-sucu/
- İSTİSMAR İLE MÜCADELE – T.C. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.aile.gov.tr/media/2499/cocuk-bakim-kuruluslarinda-calisan-personele-yonelik-istismarla-mucadele-rehber-kitapcigi.pdf
- Savcılığa Suç Duyurusu (Şikâyet Dilekçesi) Nasıl Yazılır? – Erkesim Hukuk Bürosu, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.erkesim.av.tr/savciliga-suc-duyurusu-sikayet-dilekcesi/
- Cinsel İstismar – İnternet Yardım Merkezi, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.internetyardim.org.tr/cinsel-istismar
- Çocuk İhmalini ve İstismarını Önlemek Elimizde! Sessiz Kalma, Suca Ortak Olma! – Mor Çatı, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://morcati.org.tr/yayinlarimiz/brosurler/186-cocuk-ihmalini-ve-istismarini-onlemek-elimizde-sessiz-kalma-suca-ortak-olma/
- Çocuk İstismarına Karşı Destek Hattı – Nirengi Derneği, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.nirengidernegi.org/tr/cocuk-istismarina-karsi-destek-hatti/
- Cinsel Taciz Suçu ve Cezası | Kulaçoğlu Hukuk Bürosu – İstanbul, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://kulacoglu.av.tr/cinsel-taciz/
- Sosyal Medya ve İnternet Yoluyla Cinsel Taciz Suçu, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://kulacoglu.av.tr/internet-yoluyla-cinsel-taciz/
- CMK El Kitabı – Ankara Barosu, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.ankarabarosu.org.tr/serve/file/3a79aa9e-2d31-11ee-8f16-000c29c9dfce/cmk_kitap_cocuk.pdf
- ÇOCUK MAĞDURLAR İÇİN HAK VE HİZMETLER KILAVUZU – Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://magdur.adalet.gov.tr/Resimler/SayfaDokuman/21102020125334C%CC%A7ocuklar%C4%B1%20ic%CC%A7in%20mag%CC%86dur%20haklar%C4%B1%20k%C4%B1lavuzu%2028.02.pdf
- ankara barosu cmk merkezi çocuk görevlendirmelerine ilişkin bilgiler, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://ankarabarosu.org.tr/serve/file/3c1a089a-f7ff-11ef-94fd-000c29c9dfce/CMK_Cocuk_Bilgilendirme.pdf
- Yargıtay’ın Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlarda İspata Yaklaşımı – Hukuk Fakültesi, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://hukuk.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2019/09/PINAR-BACAKSIZ-TUGBA-BAYZIT.pdf
- ÇOCUK CİNSEL İSTİSMARI VE ZOR AÇIĞA ÇIKMASI Bilgilendirme Dosyası Yayına hazırlayanlar Şahika Yüksel, Suzan Saner – Türkiye Psikiyatri Derneği, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://psikiyatri.org.tr/uploadfiles/219201618057-cocukcinsel_istismar_bilgilendirme_dosyasi.pdf
- Cinsel Suçlarda İspat Meselesi(*) – DergiPark, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/2180631
- Kadınlardan Meclis’e çağrı: Cinsel istismar, ‘somut delil’ aranan suçların dışında tutulsun, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.tkdf.org.tr/bizden-haberler/kadinlardan-meclise-cagri-cinsel-istismar-somut-delil-aranan-suclarin-disinda-tutulsun
- MAĞDUR ÇOCUKLAR İÇİN SIKÇA SORULAN SORULAR – Çocuk Gözlem Evi, erişim tarihi Nisan 29, 2025, http://www.cocukgozlemevi.org/magdur-cocuklar-icin-sikca-sorulan-sorular
- İstinaf, genç kıza rızası dışında sarılan sanığın cezasındaki indirimi …, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.aa.com.tr/tr/gundem/istinaf-genc-kiza-rizasi-disinda-sarilan-sanigin-cezasindaki-indirimi-hukuka-aykiri-buldu/3197264
- Bursa BAM, 7. CD., E. 2018/2890 K. 2019/252 T. 4.2 … – LEXPERA, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.lexpera.com.tr/ictihat/bolge-adliye-mahkemesi/bursa-bam7-cd-e-2018-2890-k-2019-252-t-4-2-2019
- İstanbul BAM 20. Ceza Dairesi Kararları E.2017/1301 K.2017/1025 …, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://legalbank.net/belge/istanbul-bam-20-ceza-dairesi-kararlari-e-2017-1301-k-2017-1025-t-08-05-2017/3946267/
- Yüksek Yargı Kararları Işığında Ruh Sağlığının Bozulması Kavramı • – BASKIDA – Türk Psikiyatri Dergisi, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.turkpsikiyatri.com/Data/UnpublishedArticles/p4ho31.pdf
- CMK Madde 237 Kamu Davasına Katılma – Avukat Baran Doğan, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://barandogan.av.tr/blog/mevzuat/cmk-madde-237-kamu-davasina-katilma.html
- Cinsel İstismar Mağduru Çocuklara Bakım Kılavuzu – Unicef, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.unicef.org/turkiye/media/3626/file/Cinsel%20%C4%B0stismar%20Ma%C4%9Fduru%20%C3%87ocuklara%20Bak%C4%B1m%20K%C4%B1lavuzu.pdf
- Çocukların Cinsel İstismarı Suçu Savunma Dilekçesi – Full & Egal, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.fullegal.com/taslak-dilekceler/dilekce/cocuklarin-cinsel-istismari-sucu-savunma-dilekcesi-583
- Müdahale Talep Dilekçesi | Calın & Okçu Hukuk, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.calinokcuhukuk.com/mudahale-talep-dilekcesi/
- KATILMA TALEBİ düzenlenmiş.docx – Diyarbakır Barosu, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.diyarbakirbarosu.org.tr/public/uploads/document/katilma-talebi-duzenlenmisdocx-1701437484.pdf
- Ceza Yargılamasında Kamu Davasına Katılma 2801 – CEZA YARGILAMASINDA KAMU DAVASINA KATILMA – Hukuk Fakültesi, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://hukuk.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2019/09/ALI-RIZA-CINAR.pdf
- Küçüklerin Katılma hakkı ve Talepleri (The Right And Requests Of Minors To Participate), erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://huseyinsahin.av.tr/kucuklerin-katilma-hakki-ve-talepleri-the-right-and-requests-of-minors-to-participate/
- CEZA MUHAKEMESİNDE DAVAYA KATILMA VE 6284 SAYILI KANUNDAN KAYNAKLANAN SORUNLAR – DergiPark, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1884675
- Yargıtay Kararları Işığında Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar – Jurix, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.jurix.com.tr/article/25982?u=0&c=0
- YARGITAY 14. CEZA DAİRESİ E. 2014/10002, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://kazanci.com.tr/gunluk/14cd-2014-10002.htm
- Sorular ve Cevaplar – Hilfe-Portal Sexueller Missbrauch, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://www.hilfe-portal-missbrauch.de/tr/sorular-ve-cevaplar
- YARGITAY 14. CEZA DAİRESİ E. 2019/5177, erişim tarihi Nisan 29, 2025, https://kazanci.com.tr/gunluk/14cd-2019-5177.htm