Haciz Kaldırma Dilekçesi (2025)
Ücretsiz ilk danışma için tıklayınız: AŞIK HUKUK- İLETİŞİM
İcra takibi süreçlerinde karşılaşılan haciz, borçlular için zorlayıcı bir durumdur. Ancak, icra mahkemesine haciz kaldırma dilekçesi doğru hazırlandığında, bu yükten kurtulmak mümkündür. Bu süreç, hukuki bilgi ve dikkat gerektirir. “İş bilenin, kılıç kuşananın” atasözü, bu noktada yol göstericidir; doğru adımlar, hak kaybını önler. Bu yazımızda, haciz kaldırma dilekçesinin inceliklerini ele alacağız.
Haciz Nedir ve Neden Kaldırılmak İstenir?
Haciz kavramı, borçlu ve alacaklı ilişkisinde önemli bir yer tutar. Haczin hukuki sonuçları ve borçlu üzerindeki etkileri, bu sürecin neden sonlandırılmak istendiğini açıkça ortaya koyar.
Haczin Hukuki Anlamı ve Borçluya Etkileri
Haciz, alacaklının borcunu tahsil amacıyla borçlunun malvarlığına hukuken el konulmasıdır. Bu durum, borçlunun mülkiyet hakkını önemli ölçüde kısıtlar. Maaş, banka hesabı, araç veya gayrimenkul gibi birçok varlık haczedilebilir.
Borçlu için haciz, sadece maddi bir kayıp anlamına gelmez; aynı zamanda büyük bir manevi yüktür.1 Yaşanan bu mali sıkıntı ve belirsizlik, kişinin ruh sağlığını olumsuz etkileyebilir. “Borçlu ölmez, benzi sararır” deyimi, bu sıkıntılı hali ve borç yükünün ağırlığını çarpıcı bir şekilde özetler.3
Haciz, borçlunun kredi itibarını da ciddi şekilde zedeler. Bankalar ve diğer finans kuruluşları nezdindeki güvenilirliği sarsılır. Bu durum, gelecekteki finansal işlemlerini, örneğin kredi çekme veya taksitli alışveriş yapma imkanlarını zorlaştırabilir.4
Haciz Kaldırmanın Önemi: “Ağır Yükün Altından Kalkmak”
Haczin kaldırılması, borçlunun malvarlığı üzerindeki kısıtlamaların sona ermesi demektir. Bu, finansal özgürlüğe ve ekonomik hareket kabiliyetine yeniden kavuşmanın ilk ve en önemli adımıdır.
Haciz kalktığında, borçlu mülkünü serbestçe kullanabilir, satabilir veya devredebilir. Bu durum, “ağır yükün altından kalkmak” gibi, kişiye büyük bir ferahlık ve rahatlama sağlar. Tıpkı “acı patlıcanı kırağı çalmaz” sözündeki gibi, zorlukları aşan kişi, bu deneyimle daha da güçlenir.5
Kredi sicilinin düzelmesi ve toplum nezdindeki itibarın yeniden kazanılması için de haczin kaldırılması kritik bir öneme sahiptir. Hacizden kurtulmak, borçluya adeta yeni bir sayfa açma fırsatı sunar.
Haciz Kaldırma Dilekçesi Yazımının Temel Esasları
Haciz kaldırma dilekçesi, hukuki süreçte borçlunun en önemli araçlarından biridir. Dilekçenin doğru ve eksiksiz hazırlanması, talebin olumlu sonuçlanması için hayati önem taşır.
Dilekçenin Zorunlu Unsurları: “Temel Sağlam Olursa Duvar Yıkılmaz”
Bir haciz kaldırma dilekçesi, belirli zorunlu unsurları içermelidir.6 Bu unsurlar, dilekçenin hukuki geçerliliği ve mahkeme tarafından dikkate alınması için gereklidir. “Temel sağlam olursa duvar yıkılmaz” misali, bu unsurlar dilekçenin hukuki gücünü ve iddianın sağlamlığını oluşturur. Eksik veya hatalı bir dilekçe, talebin reddedilmesine yol açabilir.6
Aşağıdaki tabloda, bir haciz kaldırma dilekçesinde bulunması gereken temel unsurlar ve bu unsurların taşıdığı anlamlar özetlenmiştir:
Tablo 1: Haciz Kaldırma Dilekçesinin Olmazsa Olmazları
Unsur | Açıklama |
Yetkili İcra Mahkemesi Adı | Dilekçenin sunulacağı doğru ve tam mahkeme ismi. |
İcra Dosya Numarası | İlgili icra takibinin esas numarası; dosyanın mahkemece kolayca bulunmasını sağlar. |
Tarafların Bilgileri | Talepte bulunan (borçlu/vekili) ve karşı tarafın (alacaklı/vekili) kimlik, adres ve vekil bilgileri. |
Konu | Talebin ne olduğunun kısa ve net özeti (örn: “Taşınmaz Haczin Kaldırılması Talebi”). |
Açıklamalar | Haczin neden ve hangi hukuki gerekçelerle kaldırılması gerektiğinin detaylı, kronolojik ve mantıksal anlatımı. |
Hukuki Dayanaklar | Talebi destekleyen İcra ve İflas Kanunu maddeleri ve diğer yasal mevzuat. |
Deliller | İddiaları kanıtlayan belgeler (ödeme dekontu, mahkeme kararı, ibraname vb.) ve bunların listesi. |
Sonuç ve İstem | Mahkemeden ne karar verilmesinin talep edildiğinin açık ve maddeler halinde belirtilmesi. |
Tarih ve İmza | Dilekçenin düzenlendiği tarih ve talepte bulunanın veya vekilinin ıslak imzası. |
Ekler | Dilekçeye eklenen belgelerin listesi (örn: Ek-1: Ödeme Dekontu). |
Bu unsurların her biri, dilekçenin amacına ulaşmasında kilit role sahiptir. Özellikle açıklamalar ve deliller bölümü, talebin haklılığını ortaya koymada belirleyicidir.
İlgili İcra Mahkemesine Doğru Hitap Şekli
Dilekçenin başında, talebin sunulacağı İcra Mahkemesi’nin adı doğru ve tam olarak belirtilmelidir. Örneğin, “BATMAN İCRA HUKUK MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ’NE” veya “DİYARBAKIR İCRA HUKUK MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ’NE” gibi resmi bir hitap kullanılmalıdır.6
Yetkili mahkemenin tespiti hayati önem taşır. İcra takibinin yapıldığı yerdeki icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi genellikle yetkilidir.7 Yanlış mahkemeye yapılan başvuru, hem zaman kaybına hem de olası hak kayıplarına yol açabilir.8 Unutulmamalıdır ki, “doğru kapıyı çalmak, yolun yarısıdır.”
Açık, Net ve İkna Edici Bir Dil Kullanımı: “Söz Var İş Bitirir, Söz Var Baş Yitirir”
Dilekçede kullanılan dil, resmi ve saygılı olmalıdır.6 Ancak, aynı zamanda ifadeler açık, net ve anlaşılır olmalıdır. Karmaşık ve gereksiz uzun cümlelerden kaçınılmalı, her cümle en fazla 20 kelimeyi geçmemelidir.
Talepler ve bu taleplerin gerekçeleri, herhangi bir yanlış anlaşılmaya veya şüpheye yer bırakmayacak şekilde ifade edilmelidir. “Söz var iş bitirir, söz var baş yitirir” atasözü, dilin gücünü ve doğru kullanımının önemini vurgular.3 İkna edici bir üslup, mahkemenin talebi olumlu değerlendirmesine katkı sağlar.
Hukuki terimler yerinde ve doğru kullanılmalı, ancak metnin genel akıcılığı ve anlaşılırlığı korunmalıdır. Okuyanın, yani hakimin, talebi kolayca anlaması hedeflenmelidir.10 Bu denge, profesyonel bir avukat dilinin insani ve doğal bir anlatımla birleştirilmesiyle sağlanır.
Delillerin Dilekçede Belirtilmesi ve Eklenmesi
Haciz kaldırma talebini destekleyen tüm deliller, dilekçede açıkça sıralanmalı ve dilekçe ekinde mahkemeye sunulmalıdır.6 Deliller, iddialarla doğrudan ilişkili ve somut olmalıdır; soyut ve genel ifadelerden kaçınılmalıdır.
“Sair yasal deliller” gibi genel ifadeler kullanmak yerine, her bir delilin ne olduğu ve neyi kanıtladığı belirtilmelidir.12 Örneğin, borcun ödendiğine dair banka dekontları, borcun sona erdiğini gösteren ibranameler veya ilgili mahkeme kararları önemli ve somut delillerdir.
Delillerin eksik sunulması veya hiç sunulmaması, davanın reddine veya ispat zorluğuna yol açabilir.6 Unutulmamalıdır ki, “eksik ölçüyle kantar tutulmaz.” Mahkeme, kararını büyük ölçüde sunulan delillere dayandıracaktır.
İcra Mahkemesine Haciz Kaldırma Talebinin Hukuki Sebepleri
Haczin kaldırılması için İcra ve İflas Kanunu (İİK) çeşitli yollar sunar. “Her kilidin bir anahtarı vardır” misali, her duruma uygun bir hukuki sebep bulunabilir.3 Bu bölümde, uygulamada sıkça karşılaşılan başlıca haciz kaldırma sebeplerini ve bu sebeplerin yasal dayanaklarını inceleyeceğiz. Borçlunun durumuna en uygun hukuki sebebi belirlemek, başarılı bir sonuç için kritik öneme sahiptir.
Aşağıdaki tablo, haciz kaldırma taleplerinde dayanılabilecek temel hukuki sebepleri ve ilgili İİK maddelerini özetlemektedir:
Tablo 2: Başlıca Haciz Kaldırma Sebepleri ve Yasal Dayanakları
Haciz Kaldırma Sebebi | Açıklama | Temel Yasal Dayanak (Örnek) |
Borcun Tamamen Ödenmesi | Borcun tamamının alacaklıya ödenmesi ve bu durumun belgelerle ispatlanması. | Genel Hukuk Prensipleri |
Satış İstenmemesi (İİK 106-110) | Alacaklının yasal süre içinde hacizli malın satışını talep etmemesi veya satış avansını yatırmaması. | İİK md. 106, 110 |
Zamanaşımı | Alacağın veya takibin zamanaşımına uğraması. | İlgili Kanun Maddeleri |
Usulsüz Tebligat / Takibe Haklı İtiraz | Ödeme emrinin usulsüz tebliği veya takibe yapılan haklı itirazın kabulü ile takibin durması/iptali. | İİK md. 16, 65, Teb. K. |
Teminat Gösterilmesi | Borçlunun, alacağı karşılayacak uygun bir teminat göstermesi (özellikle ihtiyati hacizde). | İİK md. 263, 265, 266 |
Haczedilemezlik (İİK md. 82) | Haczedilen malın kanunen haczedilemeyen mallardan olması (örn: borçlunun zorunlu ev eşyaları). | İİK md. 82 |
Aşkın Haciz | Borcu ve ferilerini aşan miktarda malın haczedilmiş olması. | İİK md. 85 |
İstihkak İddiası | Haczedilen malın borçluya değil, üçüncü bir kişiye ait olduğunun iddia ve ispat edilmesi. | İİK md. 96 vd. |
Bu sebepler, genel bir çerçeve sunmakta olup, her somut olayın kendi özelliklerine göre değerlendirilmesi gerekir.
Borcun Tamamen Ödenmesi Sonrası Haciz Kaldırma
En yaygın ve net haciz kaldırma sebebi, şüphesiz borcun tamamının alacaklıya ödenmesidir.6 Ancak, borcun ödenmesiyle haciz kendiliğinden ortadan kalkmaz. Borçlunun, haczin kaldırılması için aktif olarak talepte bulunması gerekmektedir.
Ödemenin yapıldığına dair banka dekontu, PTT aracılığıyla yapılan ödemenin makbuzu veya alacaklıdan alınmış “borcu yoktur” anlamına gelen ibraname, bu talebin temel delillerini oluşturur.6 Bu belgeler, ödemenin şüpheye yer bırakmayacak şekilde yapıldığını kanıtlar.
Bu durumda hazırlanacak dilekçede, borcun ödendiği açıkça belirtilmeli ve ödeme belgeleri mutlaka dilekçeye eklenmelidir. Atalarımızın da dediği gibi, “borç ödemekle, yol yürümekle tükenir” 3; ödenen borcun ardından haczin kaldırılması da bu sürecin doğal bir sonucudur.
İİK Madde 106 ve 110 Kapsamında Satış İstenmemesi Nedeniyle Haczin Düşmesi
Alacaklı, haczedilen malın (taşınır veya taşınmaz) satışını İcra ve İflas Kanunu’nda belirtilen yasal süreler içinde istemezse, konulan haciz düşer.16 Bu, borçluya önemli bir hak ve hacizden kurtulma imkanı sunar. Alacaklının takipsizliği, borçlunun lehine sonuç doğurabilir.
Taşınırlar için bu süre hacizden itibaren genellikle altı ay, taşınmazlar için ise bir yıldır.18 (Not: İİK m.106’da 6352 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle taşınmazlar için satış isteme süresi 1 yıl olarak belirlenmiştir 17). Bu süreler kesin olup, hak düşürücü niteliktedir.
Ayrıca, alacaklının süresinde satış talebinde bulunmasına rağmen, gerekli satış avansını yasal süresi içinde icra dosyasına yatırmaması da haczin düşmesine neden olabilir.17 Unutulmamalıdır ki, “vaktinde ekilmeyen tohum, harmanı geciktirir” ya da bu durumda, hakkın kaybına yol açar.
Bu durumda borçlu, yasal sürenin geçtiğini ve dolayısıyla haczin İİK md. 106 ve 110 gereğince düştüğünü belirterek İcra Mahkemesi’ne haczin kaldırılması için başvurabilir.16 İcra müdürünün bu süreleri re’sen gözetmesi gerekse de, borçlunun talepte bulunması süreci hızlandırır.
Zamanaşımı İddiası ve Haczin Kaldırılması
Alacağın kendisi veya icra takibi zamanaşımına uğramışsa, bu durum haczin kaldırılması için önemli bir sebep teşkil edebilir. “Geciken adalet, adaletsizlik getirir” 19 sözü, zamanaşımı kurumunun temel mantığını da yansıtır; alacakların sonsuza dek talep edilebilir olmaması gerekir.
Zamanaşımı süreleri, alacağın türüne (örneğin, ticari alacak, kira alacağı, tüketici kredisi) göre değişiklik gösterir. Bu konuda spesifik bilginin ve doğru sürenin tespiti için bir hukuk uzmanından danışmanlık almak büyük önem taşır.
Eğer zamanaşımı iddiası, ödeme emrine itiraz süresi içinde (genellikle 7 gün) 20 icra dairesine bildirilmemişse, bu durum takibin kesinleşmesine engel olmaz. Ancak borçlu, daha sonra genel mahkemelerde menfi tespit davası açarak borcun zamanaşımına uğradığını tespit ettirebilir. Böyle bir mahkeme kararı, kesinleşmiş takipteki hacizlerin kaldırılmasına da zemin hazırlayabilir.
Usulsüz Tebligat veya Takibe İtiraz Sonucu Haciz Kaldırma
Ödeme emrinin borçluya usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmemiş olması, icra takibinin sağlıklı bir şekilde başlamasını ve kesinleşmesini engeller. Usulsüz tebligat, borçlunun savunma hakkının özünü zedeler. Bu durum, sonradan konulan haczin de usulsüz olmasına ve kaldırılmasına yol açabilir.21
Borçlu, usulsüz tebligatı öğrendiği tarihten itibaren yasal süresi içinde (genellikle 7 gün) icra mahkemesine şikayette bulunarak tebligatın usulsüzlüğünün tespitini ve tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesini talep edebilir.21 Bu kabul edilirse, borçlu yeni tebliğ tarihinden itibaren süresi içinde takibe itiraz etme hakkını yeniden kazanır.
Takibe süresinde ve haklı gerekçelerle (örneğin, borcun olmadığı, imzaya itiraz, borcun ödendiği gibi) yapılan itirazın icra mahkemesince veya genel mahkemede (itirazın iptali davası sonucu) kabul edilmesi durumunda, icra takibi durur veya iptal edilir. Bu durumda, eğer daha önce haciz uygulanmışsa, bu hacizlerin de kaldırılması gerekir.20 Zira, “haksız yere yakılan ateş, sahibini de yakar.”
Teminat Gösterilerek Haczin Kaldırılması
Borçlu, mahkemece takdir edilecek uygun bir teminatı göstererek ihtiyati haczin veya bazı durumlarda kesin haczin kaldırılmasını talep edebilir.7 Bu teminat; nakit para, banka teminat mektubu, devlet tahvili veya borçlunun haczedilebilir taşınmazları üzerinde rehin tesis edilmesi şeklinde olabilir.
Bu yol, özellikle ticari faaliyetleri haciz nedeniyle durma noktasına gelen veya malvarlığını aktif olarak kullanma ihtiyacı duyan borçlular için önemli bir imkandır. Bu sayede, “su akarken testiyi doldurmak gerek” misali, ticari hayatın devamlılığı sağlanabilir.
Teminat gösterilmesi, alacaklının alacağını güvence altına alırken, borçlunun da haciz baskısı olmaksızın malvarlığını kullanmaya devam etmesine veya ihtilafın esası hakkında yargılamanın sonuçlanmasını beklemesine olanak tanır. İhtiyati haciz kararından sonra takibe başlanmışsa, teminatla haczin kaldırılması talebi icra mahkemesine yapılır.7
Diğer Yasal Gerekçeler: “Her Kilidin Bir Anahtarı Vardır”
Yukarıda sayılanların dışında, haczin kaldırılmasını gerektirebilecek başka hukuki durumlar da mevcuttur. Her hukuki sorunun kendine özgü bir çözüm yolu olabileceği gibi, “her kilidin bir anahtarı vardır.” Bu özel durumlar genellikle daha detaylı hukuki inceleme gerektirir.
Bunlardan bazıları şunlardır:
- Haczedilemezlik Şikayeti: İİK madde 82 ve diğer özel kanunlarda sayılan, borçlunun ve ailesinin yaşamı için zorunlu olan veya mesleğini devam ettirebilmesi için gerekli olan malların haczedilmesi durumunda, bu hacze karşı şikayet yoluna başvurularak haczin kaldırılması istenebilir.
- Hacizde Tertibe Uyulmaması: Kanunda belirtilen haciz sırasına uyulmaması (örneğin, borçlunun daha kolay paraya çevrilebilecek diğer malları varken doğrudan evinin veya işyerinin haczedilmesi gibi) durumunda şikayet gündeme gelebilir.
- Aşkın Haciz: Borç miktarını, faizlerini ve takip masraflarını aşacak şekilde fazla malın haczedilmesi durumudur.12 Bu durumda borçlu, fazla olan haczin kaldırılmasını talep edebilir.
- İstihkak İddiası: Haczedilen malın aslında borçluya değil, üçüncü bir kişiye ait olması durumunda, malın gerçek sahibi istihkak davası açarak haczin kaldırılmasını isteyebilir.7
Bu gibi durumlarda, hukuki durumun doğru tespiti, uygun taleplerin belirlenmesi ve sürecin etkin yönetimi için bir avukattan hukuki destek almak, “kılavuzsuz yola çıkmamak” gibi, en sağlıklı yaklaşımdır.
Adım Adım Haciz Kaldırma Dilekçesi Nasıl Hazırlanır? (Örnek Üzerinden Açıklama)
Haciz kaldırma dilekçesinin hazırlanması, belirli bir format ve içerik düzeni gerektirir. Her bir bölümün doğru ve eksiksiz doldurulması, talebin başarısı için kritik öneme sahiptir.
Dilekçe Başlığı ve Taraf Bilgilerinin Doğru Yazımı
Dilekçenin en üst kısmına, büyük harflerle ve sayfaya ortalanmış şekilde yetkili İcra Mahkemesi’nin adı yazılır. Örneğin, “DİYARBAKIR NÖBETÇİ İCRA HUKUK MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNE” veya “BATMAN İCRA HUKUK MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİNE” şeklinde bir başlık kullanılır.6
Bu başlığın hemen altına, genellikle sol tarafa dayalı olarak icra dosyasının esas numarası (“DOSYA NO: 2023/… E.”) açık ve okunaklı bir şekilde belirtilir.6 Bu numara, dosyanın mahkeme tarafından kolayca bulunmasını sağlar.
Ardından, “TALEP EDEN (BORÇLU)” ve eğer borçlu bir avukat tarafından temsil ediliyorsa “VEKİLİ” başlıkları altında, talepte bulunan kişinin adı, soyadı, T.C. kimlik numarası ve güncel adres bilgileri eksiksiz olarak yazılır.6 Aynı şekilde, “KARŞI TARAF (ALACAKLI)” ve varsa “VEKİLİ” bilgileri de (biliniyorsa) aynı formatta eklenir. Bu bilgilerin doğruluğu, “işin başı sağlık” misali, sürecin sağlıklı ve sorunsuz ilerlemesinin temelini oluşturur.
“Konu” ve “Açıklamalar” Bölümlerinin Detaylandırılması
“KONU:” başlığı altında, dilekçenin amacı ve talebin ne olduğu birkaç kelimeyle kısaca özetlenir. Örneğin: “Taşınmaz Üzerindeki Haczin Kaldırılması Talebinden İbarettir” veya “Maaş Hesabına Konulan Haczin Fekki Talebidir” gibi net ifadeler kullanılır.6
“AÇIKLAMALAR:” bölümü, dilekçenin adeta kalbi ve ruhudur. Bu bölümde, haczin kaldırılmasını gerektiren olaylar ve hukuki gerekçeler, kronolojik bir sıra içinde, mantıksal bir bütünlükle ve açık, net, anlaşılır bir dille anlatılır. “Az söz er yükü, çok söz hayvan yükü” 3 prensibiyle hareket edilerek, gereksiz ayrıntılardan ve konuyla ilgisiz beyanlardan kaçınılmalıdır.
Her bir iddia, ilgili kanun maddelerine ve sunulan delillere atıfta bulunularak somutlaştırılmalı ve desteklenmelidir.6 Açıklamalar bölümü, mahkemeyi talebin haklılığına ikna edecek en önemli kısımdır.
Hukuki Gerekçelerin ve Kanun Maddelerinin Belirtilmesi
Açıklamalar bölümünde, haczin kaldırılmasını gerektiren hukuki sebeplere (örneğin borcun tamamen ödenmiş olması, İİK 106-110. maddeler gereği satışın yasal sürede istenmemiş olması vb.) açıkça değinilir.6 Bu, talebin keyfi değil, yasal bir zemine dayandığını gösterir.
İlgili İcra ve İflas Kanunu maddeleri (örneğin İİK md. 106, md. 110, md. 82, md. 71 gibi) ve gerekirse diğer ilgili kanun maddeleri (örneğin Türk Medeni Kanunu, Türk Borçlar Kanunu) açıkça zikredilmelidir. Bu, talebin hukuki temelini güçlendirir ve mahkemenin dosyayı daha hızlı değerlendirmesine yardımcı olur. Unutulmamalıdır ki, “kanun bilmemek mazeret sayılmaz.”
“Sonuç ve İstem” Kısmında Net Talepler
“SONUÇ VE İSTEM:” başlığı altında, mahkemeden ne tür bir karar vermesi istendiği, açık, kesin ve maddeler halinde yazılır.6 Bu bölüm, dilekçenin özetini ve borçlunun nihai talebini içerir.
Örneğin: “Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle;
- Müvekkile ait… İli,… İlçesi,… Ada,… Parsel sayılı taşınmaz üzerindeki… İcra Müdürlüğü’nün…/… Esas sayılı dosyasından konulan…/… tarihli haczin KALDIRILMASINA,
- İlgili tapu müdürlüğüne haczin fekki için müzekkere yazılmasına, karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.” Taleplerin net ve anlaşılır olması, mahkemenin neye karar vereceğini tam olarak bilmesini sağlar ve olası karışıklıkları önler. “Ne istediğini bilen, istediğini alır.”
Dilekçeye Eklenecek Belgeler ve İmza
Dilekçenin sonuna, “EKLER:” başlığı altında, iddiaları ve talepleri desteklemek amacıyla sunulan tüm belgelerin bir listesi eklenir.6 Örneğin: Ek-1: Ödeme Dekontu (1 sayfa), Ek-2: Tapu Kaydı Sureti (1 sayfa), Ek-3: Vekaletname Sureti (1 sayfa).
Dilekçe, talep eden borçlu veya borçluyu temsil eden avukat tarafından, dilekçenin yazıldığı tarih atılarak imzalanır. Eğer dilekçe avukat tarafından imzalanıyorsa, avukatın vekaletnamesinin bir suretinin de ekler arasında sunulması zorunludur.
Eksiksiz, usulüne uygun ve sağlam delillerle desteklenmiş bir dilekçe, “yarım hekim candan, yarım hoca dinden eder” 3 sözünün aksine, kişinin hakkına tam ve doğru bir şekilde kavuşmasına vesile olur. Bu adımların titizlikle takip edilmesi, sürecin lehe sonuçlanma olasılığını artırır.
Haciz Kaldırma Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler ve Sık Yapılan Hatalar
Haciz kaldırma süreci, dikkat ve özen gerektiren hukuki bir yoldur. Bu yolda atılacak yanlış adımlar veya gözden kaçırılacak detaylar, hak kayıplarına neden olabilir.
Yasal Sürelerin Takibi: “Vakit Nakittir, Ama Hukukta Hayattır”
Haciz kaldırma talepleri, itirazlar ve şikayetler için kanunda kesin ve hak düşürücü süreler öngörülmüştür.20 Bu sürelerin kaçırılması, genellikle ilgili hakkın bir daha kullanılamaması anlamına gelir. “Vakit nakittir, ama hukukta hayattır” sözü, bu sürelerin kritik önemini çarpıcı bir şekilde vurgular.
Örneğin, ilamsız takiplerde ödeme emrine itiraz süresi, ödeme emrinin borçluya tebliğinden itibaren genellikle 7 gündür.20 Bu süre içinde itiraz edilmezse takip kesinleşir. Gecikmiş itiraz 21 gibi istisnai bir imkan bulunsa da, bu yol her zaman açık değildir ve borçlunun kusursuz bir mazeretinin varlığı gibi belirli şartlara tabidir. Süreleri titizlikle takip etmek, “son pişmanlığın fayda etmemesi” 3 için elzemdir.
Eksik veya Yanlış Beyanlardan Kaçınma
Dilekçede mahkemeye sunulan bilgiler ve eklenen belgeler, her zaman doğru ve eksiksiz olmalıdır.6 Mahkemeyi yanıltmaya yönelik kasıtlı yanlış beyanlarda bulunmak, sadece talebin reddine yol açmakla kalmaz, aynı zamanda hukuki ve cezai sorumluluklar da doğurabilir.
“Doğru duvar yıkılmaz, eğri kaçar kurtulmaz” 24 atasözü, dürüstlüğün ve doğruluğun her zaman en iyi yol olduğunu hatırlatır. Eksik veya yanlış belge sunumu, icra dairesi veya mahkeme tarafından talebin reddedilme sebepleri arasında yer alır.6 Bu nedenle, tüm bilgilerin ve belgelerin dikkatle kontrol edilmesi gerekir.
Yetkili ve Görevli Mahkemeye Başvurunun Önemi
Haciz kaldırma talebi, mutlaka yetkili ve görevli İcra Mahkemesi’ne yapılmalıdır. Genellikle, icra takibinin yürütüldüğü yerdeki icra dairesinin bağlı olduğu İcra Mahkemesi yetkili ve görevlidir.6
Yetkisiz veya görevsiz bir mahkemeye başvurmak, davanın usulden reddine, dolayısıyla zaman ve emek kaybına neden olur.8 Bu durum, “yanlış adres, mektubu geri getirir” misali, kişiyi başlangıç noktasına döndürebilir ve acil çözüm bekleyen sorunu daha da uzatabilir. Doğru mahkemenin tespiti, davanın ilk ve en önemli adımlarından biridir.
Delillerin Eksiksiz ve Doğru Sunulması: “Eğri Cetvelden Doğru Çizgi Çıkmaz”
Talebi destekleyen tüm delillerin (ödeme belgeleri, sözleşmeler, mahkeme kararları, fotoğraflar, tanık listeleri vb.) eksiksiz, doğru ve usulüne uygun bir şekilde mahkemeye sunulması şarttır.12 Deliller, iddiaları somutlaştıran ve mahkemenin kararını etkileyen en önemli unsurlardır.
Delillerin dava dilekçesiyle birlikte sunulması esastır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre, dilekçede belirtilmeyen veya süresinde sunulmayan delillerin sonradan ileri sürülmesi kısıtlanmıştır ve bu durum hakkın kaybına yol açabilir.13 “Eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz” sözü, eksik veya yanıltıcı delillerle haklı bir sonuca ulaşılamayacağını ifade eder. Mahkeme, kararını büyük ölçüde kendisine sunulan ve usulüne uygun olarak toplanan delillere göre verecektir.
Aşık Hukuk Bürosu: Haciz Kaldırma Sürecinde Güvenilir Hukuki Desteğiniz
Haciz kaldırma süreci, karmaşık hukuki prosedürler ve dikkat edilmesi gereken birçok ayrıntı içerir. Bu yolda profesyonel bir rehberlik, hak kayıplarını önlemek ve en doğru sonuca ulaşmak için büyük önem taşır.
Batman, Diyarbakır ve Güneydoğu’da İcra Hukuku Alanındaki Tecrübemiz
Aşık Hukuk Bürosu olarak, başta Batman ve Diyarbakır olmak üzere tüm Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde icra ve iflas hukuku alanında müvekkillerimize kapsamlı hukuki hizmetler sunmaktayız. Bölgenin ticari yapısını, ekonomik dinamiklerini ve yerel mahkeme uygulamalarını yakından bilmekteyiz.26 Bu bilgi birikimi, müvekkillerimizin haklarını en etkin şekilde savunmamıza olanak tanır.
Tıpkı Hasankeyf’in binlerce yıllık tarihi boyunca nice badireler atlatıp ayakta kalma mücadelesi 28 gibi, biz de müvekkillerimizin hukuki sorunları karşısında yılmadan, onların hakları için sonuna kadar mücadele etme azmindeyiz. Batman yöresinin “gezen tilki yatan aslandan iyidir” 24 deyişindeki gibi, proaktif bir yaklaşımla müvekkillerimizin menfaatlerini korumak için çalışırız.
“Dicle’nin Akışı Gibi Engelleri Aşar, Surlar Kadar Sağlam Haklarınızı Koruruz”
Haciz gibi hukuki engeller, yaşamın akışını kesintiye uğratan, Dicle Nehri’nin 30 bereketli sularının önüne çekilen setler gibidir; ancak doğru strateji ve kararlı bir duruşla bu engeller aşılabilir. Aşık Hukuk Bürosu olarak, bu hukuki engelleri aşmanızda size yol gösterir, hakkınız olanı almanız için destek oluruz.
Diyarbakır Surları’nın 32 binlerce yıldır şehri ve insanlarını koruduğu gibi, biz de müvekkillerimizin haklarını ve menfaatlerini sarsılmaz bir kararlılıkla, adeta bir kalkan gibi koruruz. Çünkü biliriz ki, “adalet, bilenmiş kılıçtan daha keskindir” 19 ve haklı olanın sesi er ya da geç duyulur.
Mezopotamya’nın binlerce yıllık kadim bilgeliği 34, hak arayışınızda ve adaletin tecellisi yolunda bize ilham verir. Al-Kindi’nin dediği gibi, “Hakikatin öğrencisi için hakikatten daha önemli bir şey yoktur”.35 Biz de bu anlayışla, müvekkillerimizin hakikatini savunuruz.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Haciz kaldırma süreciyle ilgili merak edilen bazı temel sorular ve yanıtları aşağıda sunulmuştur.
Haciz kaldırma dilekçesi için avukat tutmak şart mıdır?
Hayır, haciz kaldırma dilekçesi vermek veya icra mahkemesinde talepte bulunmak için yasal olarak avukat tutma zorunluluğu bulunmamaktadır.36 Ancak icra hukuku, detaylı ve teknik bir alandır; süreler ve usul kuralları son derece önemlidir. Hak kaybı yaşamamak ve süreci doğru yönetmek adına profesyonel hukuki yardım almak, “işi ehline bırakmak” 5 gibi, genellikle en doğru ve güvenli yoldur.
İcra mahkemesinde haciz kaldırma süreci ne kadar zaman alır?
İcra mahkemesindeki haciz kaldırma sürecinin ne kadar süreceği, bir dizi faktöre bağlıdır. Mahkemenin iş yükü, dosyanın karmaşıklığı, delillerin toplanma durumu ve karşı tarafın olası itirazları gibi etkenler süreyi etkileyebilir.38 Basit ve çekişmesiz durumlarda süreç birkaç ay içinde sonuçlanabilirken, daha karmaşık veya itirazlı dosyalarda bu süre uzayabilir. Unutulmamalıdır ki, “sabrın sonu selamettir”.40
Haciz kaldırma için ne kadar masraf yapmam gerekir?
Haciz kaldırma sürecindeki masraflar; başvurma harcı, karar ve ilam harcı, yapılması gereken tebligat giderleri ve eğer bir avukatla çalışılıyorsa avukatlık vekalet ücretini içerir.41 Harçlar, maktu (sabit) veya nispi (dava değerine göre değişen) olabilir. Kesin bir masraf tutarı belirtmek için dosyanın ve talebin özelliklerinin incelenmesi gerekmektedir.
Borcumun tamamını ödedim, haciz kendiliğinden kalkar mı?
Hayır, borcun tamamı alacaklıya ödense bile hacizler otomatik olarak ve kendiliğinden kalkmaz.6 Borçlunun, haczin kaldırılması için ilgili icra dairesine veya duruma göre icra mahkemesine bir dilekçe ile başvurması, ödemeyi belgelemesi ve “borcu yoktur” yazısı gibi ek kanıtlar sunması gerekmektedir.15
Haciz kaldırma talebim reddedilirse ne yapabilirim?
Haciz kaldırma talebinizin icra mahkemesi tarafından reddedilmesi durumunda, kararın size tebliğinden itibaren yasal süreler içinde bir üst mahkemeye (istinaf veya temyiz kanun yoluna) başvurma hakkınız olabilir.42 Ret kararının gerekçesini dikkatlice incelemek ve bir avukatla durum değerlendirmesi yapmak, “bin nasihatten bir musibet yeğdir” 3 demeden, atılacak sonraki adımlar için önemlidir.
Haciz kaldırma süreci, hukuki bilgi ve doğru adımlar gerektiren bir yoldur. Unutmayın, “adalet topaldır, ağır ağır yürür, fakat gideceği yere er-geç varır.” 19 Hakkınızı aramak, en doğal hakkınızdır. Bu zorlu süreçte Aşık Hukuk Bürosu olarak yanınızdayız.
Ücretsiz ilk danışma için tıklayınız: https://g.co/kgs/4HxEPKc