Trafik Kazası Tahkim Başvurusu (2025 Güncel Kapsamlı Rehber)
Haklarınızı Bilin, Tazminatınızı Alın
Türkiye’de trafik kazaları, maalesef günlük yaşamın acı bir gerçeği olarak karşımıza çıkmaktadır. Her yıl binlerce vatandaşımız, bu kazalar sonucunda çeşitli maddi kayıplara uğramakta, bedensel yaralanmalar yaşamakta ve hatta en değerli varlıkları olan canlarını kaybetmektedir. Kazaların ardından başlayan hukuki süreç ise, zaten zor durumda olan kazazedeler ve yakınları için ek bir karmaşa ve belirsizlik kaynağı olabilmektedir. Sigorta şirketleriyle yaşanan anlaşmazlıklar, tazminat taleplerinin karşılanmaması veya eksik karşılanması gibi durumlar, mağduriyetleri daha da derinleştirebilmektedir. İşte bu noktada, hak arama yollarının doğru ve etkin bir şekilde bilinmesi büyük önem taşımaktadır. Bu karmaşık süreçte, mağdurların haklarına daha hızlı ve etkin bir şekilde ulaşmalarını sağlayan önemli bir mekanizma bulunmaktadır: trafik kazası tahkim başvurusu. Sigorta tahkimi, sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıkların, genel mahkemelere göre daha süratli, daha az maliyetli ve konusunda uzman kişiler tarafından çözülmesini amaçlayan alternatif bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir.1 Özellikle trafik kazaları gibi sık karşılaşılan ve özel uzmanlık gerektiren durumlarda, Sigorta Tahkim Komisyonu (STK) aracılığıyla yürütülen bu süreç, vatandaşlar için önemli bir kolaylık ve güvence sunmaktadır. Bu sistemin varlığı, sadece bireylerin haklarına kavuşmasını sağlamakla kalmaz, aynı zamanda sigorta sektörüne duyulan güvenin artmasına ve mahkemelerin zaten ağır olan iş yükünün hafiflemesine de katkıda bulunur.3 Bu durum, genel adalet sisteminin daha verimli çalışmasına olanak tanıyarak toplumsal bir fayda da sağlar.
Mahkeme Yerine Tahkimin Genel Avantajlarına Kısa Bir Değinme
Trafik kazası sonrası sigorta şirketleriyle yaşanan anlaşmazlıklarda, geleneksel mahkeme süreçlerine kıyasla tahkim yolunun tercih edilmesi, beraberinde birçok avantaj getirebilmektedir. Bu avantajların başında, sürecin çok daha hızlı işlemesi gelmektedir; zira tahkimde uyuşmazlıklar genellikle birkaç ay gibi kısa bir sürede karara bağlanırken, mahkemelerde bu süre yıllara yayılabilmektedir.2 Ayrıca, sigorta hakemlerinin sigortacılık ve sigorta hukuku alanında özel uzmanlığa sahip olmaları, uyuşmazlıkların daha isabetli ve adil bir şekilde değerlendirilmesine olanak tanır. Potansiyel olarak daha düşük yargılama giderleri de tahkimin cazibesini artıran bir diğer önemli faktördür.
Bu Kapsamlı Rehberin Amacı ve Kapsamı
Bu makalenin temel amacı, trafik kazası geçirmiş ve sigorta şirketleriyle tazminat konusunda uyuşmazlık yaşayan vatandaşlarımıza, Sigorta Tahkim Komisyonu’na nasıl trafik kazası tahkim başvurusu yapacakları konusunda adım adım, anlaşılır, güncel ve kapsamlı bir rehber sunmaktır. Rehberimiz, kimlerin başvurabileceği, başvuru öncesinde atılması gereken zorunlu adımlar, başvuru sırasında hazırlanması gereken belgeler, başvuru ücretleri, sürecin işleyişi, kararların niteliği, talep edilebilecek tazminat türleri ve kararlara karşı itiraz yolları gibi hayati öneme sahip tüm aşamaları detaylı bir şekilde ele alacaktır. Sunulan bilgiler ışığında, okuyucuların haklarını daha bilinçli bir şekilde aramalarına ve mağduriyetlerinin giderilmesi yolunda önemli bir adım atmalarına yardımcı olmak hedeflenmektedir.
II. Sigorta Tahkim Komisyonu: Tanımı, Görevleri ve Yasal Çerçevesi
Sigorta Tahkim Komisyonu’nun (STK) Kuruluşu ve Yasal Dayanakları
Sigorta Tahkim Komisyonu (STK), Türkiye’de sigorta hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümü için özel olarak yapılandırılmış, önemli bir kurumdur. Komisyon, 14 Haziran 2007 tarihli ve 26552 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesi uyarınca, Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği (TSB) nezdinde kurulmuştur.3 Temel kuruluş amacı, sigorta ettirenler, sigortalılar veya sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan diğer kişiler ile riski üstlenen sigorta kuruluşları arasında, sigorta sözleşmesinden doğan anlaşmazlıkların adil, hızlı ve etkin bir şekilde çözülmesini sağlamaktır.1 Komisyonun işleyişi ve yargılama usulleri, Sigortacılık Kanunu’nun yanı sıra, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik ve ilgili diğer tebliğlerle ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.5
Komisyonun Temel Görevleri ve Amaçları (Detaylı)
Sigorta Tahkim Komisyonu’nun görev ve amaçları, sigorta sektörünün sağlıklı işleyişi ve sigortalı haklarının korunması açısından büyük önem taşır. Komisyonun başlıca görevleri arasında; Sigortacılık Kanunu’nda belirtilen tahkime ilişkin görevleri yerine getirmek, uyuşmazlıkları çözümleyecek raportörleri ve diğer personeli atamak, sigorta hakemliği için yapılan başvuruları değerlendirerek uygun görülenleri Hazine ve Maliye Bakanlığı’na (ilgili Müsteşarlığa) bildirmek, sigorta hakem listesini tutmak ve güncel kalmasını sağlamak, hakem ücretlerinin ödenmesini organize etmek ve gerektiğinde Komisyonun farklı şehirlerde bürolar açmasına karar vermek gibi idari ve operasyonel faaliyetler bulunmaktadır.3
Komisyonun temel amaçları ise şu şekilde özetlenebilir:
- Sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıkların, mahkemelere kıyasla çok daha kısa sürelerde, daha düşük maliyetlerle ve özellikle sigortacılık veya sigorta hukuku alanında derinlemesine bilgi ve deneyime sahip uzman hakemler tarafından çözülmesini sağlamak.1
- Bu etkin çözüm mekanizması sayesinde, yargı sisteminin, özellikle de asliye ticaret mahkemelerinin iş yükünü önemli ölçüde azaltmak.1
- Uyuşmazlıkların adil ve hızlı bir şekilde çözümlenmesine katkıda bulunarak, sigorta sektörüne yönelik genel güveni ve itibarı pekiştirmek.3
- Faaliyet raporları aracılığıyla sigorta sektörünün işleyişinde karşılaşılan sorunlara ve eksikliklere dikkat çekmek, bu yolla gelecekte yapılabilecek yasal düzenlemelere ve iyileştirmelere katkı sağlamak.3
Komisyonun Yapısı ve İşleyişi
Sigorta Tahkim Komisyonu, kurumsal bir tahkim yapısı şeklinde örgütlenmiştir. Bu yapı içerisinde Komisyon Başkanlığı, Komisyon Müdürü ve müdür yardımcıları, uyuşmazlıkların ön incelemesini yapan raportörler ve uyuşmazlıkları esastan karara bağlayan sigorta hakemleri yer alır.1
Raportörler, Komisyona yapılan başvuruların ilk değerlendirmesini yapan kilit görevlilerdir. Başvurunun şekli şartlara uygun olup olmadığını, gerekli belgelerin sunulup sunulmadığını ve uyuşmazlığın tahkime elverişli olup olmadığını incelerler.1 Bu ön inceleme aşaması, başvuruların daha sonra hakemler tarafından etkin bir şekilde ele alınabilmesi için bir nevi filtre görevi görür.
Sigorta hakemleri ise, Komisyonun en önemli karar organlarıdır. Bağımsız ve tarafsız bir şekilde hareket ederek, kendilerine tevdi edilen uyuşmazlık dosyalarını esastan inceler ve hukuka uygun bir karar verirler.1 Hakemler, sigortacılık uygulamaları, sigorta mevzuatı ve ilgili Yargıtay içtihatları konusunda bilgi ve deneyim sahibi kişiler arasından seçilir. Bu uzmanlık, sigorta gibi teknik detaylar içeren bir alanda, genel mahkemelerdeki hakimlerin her konuda derinlemesine uzmanlaşmasının zorluğundan kaynaklanabilecek potansiyel sorunları en aza indirmeyi hedefler. Uyuşmazlığın niteliğine ve parasal büyüklüğüne göre tek hakem veya üç hakemden oluşan bir Uyuşmazlık Hakem Heyeti görevlendirilebilir. Verilen kararlara karşı belirli şartlar altında İtiraz Hakem Heyeti’ne başvurulabilir.5 Bu yapı, kararların hem hızlı hem de uzmanlık temelinde verilmesini amaçlayarak, sigorta uyuşmazlıklarının çözümünde adaletin ve etkinliğin sağlanmasına hizmet eder.
III. Kimler Trafik Kazası İçin Sigorta Tahkim Komisyonu’na Başvurabilir?
Başvuru Hakkına Sahip Kişiler (Hak Sahipleri)
Trafik kazalarından kaynaklanan sigorta uyuşmazlıklarında Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru hakkı, geniş bir yelpazede hak sahiplerine tanınmıştır. Temel olarak, sigorta sözleşmesiyle ilgili menfaati bulunan ve sigorta kuruluşundan alacağı olduğunu düşünen herkes bu yola başvurabilir. Başvuru yapabilecek kişiler şunlardır:
- Sigorta Ettirenler: Sigorta poliçesini yaptıran, prim ödeme yükümlülüğü altında olan gerçek veya tüzel kişilerdir.4 Örneğin, aracının trafik sigortasını veya kaskosunu yaptıran kişi.
- Sigortalılar: Sigorta poliçesi kapsamında sigorta korumasından doğrudan yararlanan kişilerdir.4 Poliçede sigortalı olarak belirtilen kişi, sigorta ettirenden farklı olabilir.
- Sigorta Sözleşmesinden Menfaat Sağlayan Diğer Kişiler: Bu kategori, özellikle trafik kazalarında büyük önem taşır. Kazada zarar gören ancak poliçenin tarafı olmayan üçüncü şahıslar da bu kapsamda hak sahibidir.4 Örneğin:
- Kazada yaralanan veya maddi hasara uğrayan karşı araç sürücüsü veya sahibi.
- Kazada yaralanan yolcular.
- Kazada zarar gören yayalar.
- Kazada hayatını kaybeden kişinin desteğinden yoksun kalan yakınları (eşi, çocukları, anne-babası veya belirli şartlarda diğer destek görenler).
Hem gerçek kişiler (bireyler) hem de tüzel kişiler (şirketler, dernekler vb.) Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru yapma hakkına sahiptir.4
Sigorta Kuruluşunun Komisyona Üye Olma Durumu
Genel kural olarak, bir sigorta uyuşmazlığının Sigorta Tahkim Komisyonu’nda görülebilmesi için, uyuşmazlığa konu olan sigorta şirketinin Sigorta Tahkim Sistemi’ne üye olması gerekmektedir.4 Sigorta şirketlerinin büyük bir çoğunluğu bu sisteme üyedir. Üye kuruluşların güncel listesi, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun resmi web sitesinden (sigortatahkim.org) kolaylıkla kontrol edilebilir.6 Uyuşmazlık konusu olayın, sigorta şirketinin sisteme üye olduğu tarihten sonra meydana gelmiş olması da bir diğer önemli husustur.4
Zorunlu Sigortalarda (Örn: Trafik Sigortası) İstisnai Durum
Ancak, özellikle trafik kazası mağdurları için hayati önem taşıyan bir istisna bulunmaktadır. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nda yapılan düzenlemelerle, 18 Nisan 2013 tarihinden sonra meydana gelen ve zorunlu sigortalardan kaynaklanan uyuşmazlıklar için, ilgili sigorta şirketinin Sigorta Tahkim Sistemi’ne üye olup olmadığına bakılmaksızın Komisyona başvuru yapılabilmektedir.4 Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (yani bilinen adıyla Trafik Sigortası) da bu zorunlu sigortalar kapsamındadır.
Bu istisnai düzenleme, kanun koyucunun, trafik kazaları gibi yaygın ve toplumsal etkisi büyük olan risklerde mağdurların hak arama yollarını genişletme ve kolaylaştırma iradesini açıkça ortaya koymaktadır. Zorunlu sigortalar, kamu düzenini korumak ve özellikle üçüncü kişilerin zararlarını güvence altına almak amacıyla getirilmiştir. Eğer bu tür sigortalardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda, sigorta şirketinin keyfi olarak tahkim sistemine üye olmaması mağdurun tahkim yoluna gitmesini engelleseydi, zorunlu sigortanın temel amacı zedelenmiş olurdu. Bu nedenle, trafik kazası mağdurları, karşı tarafın kusurlu aracının trafik sigortasını düzenleyen şirketin STK üyesi olup olmadığını araştırmak zorunda kalmadan, doğrudan tahkim yoluna başvurma hakkına sahiptirler. Bu durum, süreci önemli ölçüde basitleştirmekte ve mağdur odaklı bir yaklaşımı yansıtmaktadır.
Ayrıca, Güvence Hesabı ile ilgili uyuşmazlıkların da Sigorta Tahkim Komisyonu aracılığıyla çözülebileceği unutulmamalıdır.5 Güvence Hesabı, sigortasız araçların karıştığı veya kazaya neden olan aracın tespit edilemediği durumlarda (özellikle bedeni zararlar için) devreye giren önemli bir kurumdur ve bu kurumla yaşanan anlaşmazlıklar da tahkimin konusunu oluşturabilir.
IV. Trafik Kazası Tahkim Başvurusu Ön Şartları Nelerdir?
Sigorta Tahkim Komisyonu’na trafik kazası tahkim başvurusu yapmadan önce, hak sahiplerinin yerine getirmesi gereken bazı önemli ön şartlar bulunmaktadır. Bu şartlara uyulmaması, başvurunun Komisyon tarafından usulden reddedilmesine yol açabilir. Bu nedenle, başvuru sürecine geçmeden önce bu adımların titizlikle tamamlanması kritik öneme sahiptir.
1. Zorunlu Adım: Sigorta Kuruluşuna Yazılı Başvuru (Dava Şartı)
Trafik kazası sonucu bir zarar meydana geldiğinde ve bu zararın sigorta şirketi tarafından karşılanması talep edildiğinde, doğrudan Sigorta Tahkim Komisyonu’na veya mahkemeye başvurmak mümkün değildir. Öncelikle, zarara neden olan aracın sigorta şirketine (veya kendi kasko şirketiniz gibi ilgili sigorta kuruluşuna) yazılı olarak başvuruda bulunmak yasal bir zorunluluktur.4 Bu zorunluluk, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun (KTK) 97. maddesinde açıkça düzenlenmiştir.
Bu ön başvuru, hukuk dilinde “dava şartı” olarak nitelendirilir.4 Yani, bu adım atlanarak doğrudan tahkime veya mahkemeye gidilmesi durumunda, başvuru esasa girilmeden usul yönünden reddedilecektir. Sigorta şirketine yapılacak yazılı başvuruda, kazaya ilişkin temel bilgiler, talep edilen tazminat kalemleri ve bu talepleri destekleyen belgeler (kaza tespit tutanağı, hasar fotoğrafları, ruhsat ve poliçe bilgileri, banka hesap detayları vb.) sunulmalıdır.13
Sigorta şirketinin, bu yazılı başvuruya cevap vermek için yasal bir süresi bulunmaktadır. Genel olarak Sigorta Tahkim Komisyonu başvuruları için kabul gören süre, başvurunun sigorta şirketine ulaştığı tarihten itibaren 15 gündür.1 Sigorta şirketi bu 15 günlük süre içinde;
- Başvuruyu yazılı olarak cevaplamazsa veya
- Verdiği yazılı cevap talebi kısmen ya da tamamen karşılamazsa (yani talebi reddederse veya eksik ödeme teklif ederse),
hak sahibi Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurma hakkını kazanır.1 Eğer sigorta kuruluşu, 15 günlük süre dolmadan talebi açıkça reddederse, hak sahibinin 15 günlük sürenin bitmesini beklemesine gerek kalmaksızın tahkime başvurması mümkündür.5
Bu ön başvuru zorunluluğunun temel amacı, uyuşmazlıkların öncelikle taraflar arasında, yani sigortalı ile sigorta şirketi arasında çözülmesini teşvik etmektir.13 Aynı zamanda, sigorta şirketine iddiaları değerlendirme, olası bir hatayı düzeltme ve haklı bir talebi karşılama fırsatı sunarak, gereksiz yargılama masraflarının ve zaman kaybının önüne geçilmesi hedeflenir. Bu, bir nevi filtre mekanizması işlevi görerek, sadece çözülemeyen uyuşmazlıkların tahkime veya yargıya taşınmasını sağlar.
2. Uyuşmazlığın Başka Yargı Yollarına Taşınmamış Olması
Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurulabilmesi için bir diğer önemli şart, aynı uyuşmazlık konusunun daha önce başka yargı yollarına intikal etmemiş olmasıdır. Yani, zarar gören kişi, aynı talebiyle ilgili olarak;
- Bir mahkemede dava açmamış olmalı veya açılmış bir dava derdest (halen görülmekte) olmamalıdır.4
- Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri uyarınca Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne başvurmamış olmalıdır.4
Bu kural, “derdestlik” ilkesiyle ilgilidir ve aynı uyuşmazlığın birden fazla merci önünde aynı anda görülmesini engellemeyi amaçlar.5 Eğer bir uyuşmazlık zaten bir mahkemenin veya Tüketici Hakem Heyeti’nin önündeyse, Sigorta Tahkim Komisyonu bu başvuruyu kabul etmeyecektir.
3. Arabuluculuk Şartı: Sigorta Tahkim Başvurularında Zorunlu mu?
Son yıllarda Türk hukuk sisteminde, özellikle ticari uyuşmazlıklar için dava açmadan önce arabulucuya başvurmak bir “dava şartı” haline gelmiştir (Türk Ticaret Kanunu Madde 5/A).7 Sigorta sözleşmelerinden doğan talepler de genellikle ticari nitelikte olduğundan, bu durum “Acaba Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurmadan önce arabulucuya gitmek zorunlu mu?” sorusunu gündeme getirmiştir.
Ancak, Yargıtay’ın yerleşik kararları ve baskın hukuki görüşler, Sigorta Tahkim Komisyonu’na yapılacak başvurularda arabuluculuğun bir “dava şartı” olmadığı yönündedir.19 Bu durumun temel gerekçesi, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 18. fıkrasında yer alan hükümdür. Bu fıkra, “Tarafların arabuluculuk yoluna başvuracakları uyuşmazlıklarda, tahkim sözleşmesinin bulunduğu hâllerde, dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümler uygulanmaz” demektedir.20 Sigortacılık Kanunu ile kurulan tahkim sistemi de özel bir tahkim yolu olduğundan, bu kapsamda değerlendirilmektedir.
Tahkim mekanizmasının kendisi zaten uyuşmazlıkların mahkeme dışı, daha hızlı ve etkin bir şekilde çözülmesini amaçlamaktadır. Sigorta Tahkim Komisyonu’nun kendi içinde özel bir prosedürü ve işleyişi bulunmaktadır. Bu nedenle, zaten hızlı bir çözüm yolu olan tahkim öncesinde ek bir zorunlu arabuluculuk süreci öngörülmemesi, tahkimin hız avantajını koruması açısından da tutarlıdır. Dolayısıyla, trafik kazası mağdurları, sigorta şirketine yaptıkları başvurudan olumsuz sonuç aldıktan sonra, arabuluculuk sürecine gitme zorunluluğu olmaksızın doğrudan Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurabilirler. Bu, hak arama sürecini bir adım daha basitleştirmektedir.
Bu ön şartların dikkatle yerine getirilmesi, trafik kazası tahkim başvurusu sürecinin sağlıklı bir şekilde başlaması ve hak kayıplarının önlenmesi açısından elzemdir.
V. Adım Adım Trafik Kazası Tahkim Başvurusu Süreci
Trafik kazası sonucu sigorta şirketiyle yaşanan uyuşmazlıklarda, ön şartlar yerine getirildikten sonra Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru süreci başlar. Bu süreç, hem online hem de fiziki yöntemlerle gerçekleştirilebilir ve belirli belgelerin sunulmasını, başvuru ücretinin ödenmesini ve Komisyon tarafından yürütülen bir dizi değerlendirme aşamasını içerir.
Başvuru Yöntemleri
Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru yapmak için hak sahiplerine farklı seçenekler sunulmuştur:
- Online Başvuru: En yaygın ve pratik yöntem, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun resmi web sitesi olan sigortatahkim.org üzerinden e-Devlet kimlik doğrulaması kullanılarak yapılan online başvurudur.1 Bu yöntemde, başvuru formu elektronik ortamda doldurulur ve gerekli belgeler taranarak sisteme yüklenir. E-Devlet entegrasyonu, başvuru sahibinin kimlik bilgilerinin güvenli bir şekilde teyit edilmesini sağlar. Ancak, e-Devlet doğrulaması ile yapılabildiğinden yabancı uyruklu başvuru sahipleri online platformu kullanamayabilir ve fiziki başvuru yapmaları gerekebilir.21
- Fiziki Başvuru: Online başvuru imkanı olmayan veya bu yöntemi tercih etmeyenler için fiziki başvuru yolları da mevcuttur:
- Posta Yoluyla: Doldurulmuş başvuru formu ve ekindeki belgeler, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun İstanbul’daki merkez adresine veya eğer varsa, başvuru sahibinin ikametgahının bulunduğu ya da rizikonun (kazanın) meydana geldiği yerdeki Komisyon bürosuna posta ile gönderilebilir.4
- Şahsen (Elden Teslim): Başvuru dosyası, Komisyon merkezine veya ilgili bürolara bizzat elden de teslim edilebilir.5
Başvuru İçin Gerekli Temel Belgeler (Detaylı Liste)
Başvurunun hem online hem de fiziki yöntemlerle eksiksiz ve doğru bir şekilde yapılabilmesi için aşağıdaki belgelerin titizlikle hazırlanması ve sunulması gerekmektedir:
- Sigorta Tahkim Komisyonu Başvuru Formu: Komisyonun web sitesinden temin edilebilen veya online başvuru sırasında sistem üzerinden doldurulan, eksiksiz ve (fiziki başvuruda) ıslak imzalı başvuru formu.4
- Kimlik Belgesi Fotokopisi: Başvuru sahibine ait geçerli bir kimlik belgesinin (Nüfus cüzdanı, sürücü belgesi veya pasaport) fotokopisi.11
- Sigorta Kuruluşuna Yapılan Başvuru ve Cevabına İlişkin Belgeler:
- İlgili sigorta kuruluşuna daha önce yapılmış olan yazılı başvuru dilekçesinin bir örneği.
- Sigorta kuruluşunun bu başvuruya verdiği olumsuz cevap yazısı (eğer varsa).
- Eğer sigorta kuruluşu 15 gün içinde cevap vermemişse, başvurunun yapıldığını ve bu sürenin dolduğunu kanıtlayan belgeler (örneğin, iadeli taahhütlü posta gönderi belgesi, kargo teslim tutanağı vb.).4
- Sigorta Poliçesi Örneği: Uyuşmazlık konusu olan sigorta sözleşmesinin (trafik sigortası poliçesi, kasko poliçesi vb.) bir örneği (eğer mevcutsa).4
- Trafik Kazasıyla İlgili Belgeler:
- Kaza Tespit Tutanağı: Polis veya jandarma tarafından olay yerinde düzenlenen resmi tutanak veya tarafların kendi aralarında anlaşarak doldurdukları maddi hasarlı kaza tespit tutanağı.14
- Hasar ve Kaza Yerine Ait Görsel Kanıtlar: Kazaya karışan araçlardaki hasarı, kaza yerinin durumunu ve trafik işaretlerini gösteren net fotoğraflar ve/veya video kayıtları (eğer varsa).11
- Araç Ruhsat Fotokopisi: Kazaya karışan (özellikle zarar gören) araca ait ruhsatın fotokopisi.14
- Sürücü Belgesi Fotokopisi: Kazaya karışan sürücülere ait sürücü belgelerinin fotokopileri.23
- Ekspertiz Raporu: Özellikle araç değer kaybı veya hasar tespiti taleplerinde, yetkili bir eksper tarafından hazırlanmış detaylı ekspertiz raporu (eğer varsa, bu rapor talebi güçlendirir).12
- Tamirat Faturaları ve Servis Kayıtları: Aracın onarımı için yapılan masrafları gösteren faturalar, servis kayıtları ve ödeme belgeleri.12
- Bedensel Zarar Varsa Gerekli Tıbbi Belgeler:
- Doktor raporları, hastane giriş-çıkış kayıtları (epikrizler).
- Kalıcı sakatlık (maluliyet) durumu varsa, yetkili sağlık kuruluşlarından (genellikle tam teşekküllü devlet hastaneleri veya üniversite hastanelerinin sağlık kurulları) alınmış, güncel mevzuata (örneğin, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik) uygun, sakatlık oranını ve durumunu belirten detaylı maluliyet raporu.15
- Tedavi sürecinde yapılan tüm harcamalara (ilaç, tıbbi malzeme, fizik tedavi vb.) ilişkin faturalar ve ödeme belgeleri.
- Ölüm Durumunda Gerekli Belgeler:
- Veraset ilamı (mirasçılık belgesi).
- Ölüm raporu (hastane veya adli tabiplikçe düzenlenen).
- Defin ruhsatı ve cenaze masraflarına ilişkin belgeler.
- Uyuşmazlık Konusunu ve Talepleri Açıklayan Detaylı Dilekçe: Başvuru formunda yer alan özet açıklama kısmı genellikle yeterli olmayabilir. Bu nedenle, uyuşmazlığın konusunu, kazanın oluş şeklini, sigorta şirketiyle yaşanan sorunları, talep edilen tazminat kalemlerini ve bu taleplerin hukuki dayanaklarını ayrıntılı bir şekilde açıklayan bir dilekçe sunulması, hak arama sürecinin etkinliği açısından büyük önem taşır.11
- Başvuru Ücretinin Yatırıldığına Dair Banka Dekontu: Komisyona yapılacak başvuru için belirlenen ücretin, Komisyonun belirttiği banka hesaplarına yatırıldığını gösteren geçerli bir banka dekontu veya ödeme belgesi.1
- Vekil (Avukat) ile Başvuru Yapılıyorsa Ek Belgeler:
- Başvuru sahibini temsile yetkili avukat adına düzenlenmiş, sigorta tahkim başvurusu yapma ve süreci takip etme konusunda özel yetki içeren noter onaylı vekaletname.5
- Vekaletname suret harcının ödendiğine dair makbuz.
- Avukatın bağlı olduğu barodan temin edilen baro pulu.
Bu belgelerin eksiksiz ve doğru bir şekilde sunulması, tahkim sürecinin hızlı ve sorunsuz bir şekilde ilerlemesi için hayati önem taşır. Eksik veya hatalı belgeler, sürecin gereksiz yere uzamasına, ek yazışmalara veya en kötü ihtimalle başvurunun reddedilmesine neden olabilir.1 Bu nedenle, özellikle karmaşık dosyalarda veya hukuki bilgi eksikliği durumunda bir avukattan profesyonel destek almak faydalı olacaktır.
Sigorta Tahkim Komisyonu Başvuru Ücretleri (2025 Yılı Güncel Tarifesi)
Sigorta Tahkim Komisyonu’na yapılan başvurular için, uyuşmazlık konusu miktara göre değişen bir başvuru ücreti alınmaktadır. Bu ücretler, Komisyon tarafından her yıl yeniden değerleme oranları dikkate alınarak güncellenebilir. 2025 yılı için geçerli olan (veya en güncel olarak ilan edilen) başvuru ücretleri aşağıdaki tabloda gösterilmiştir. Başvuru sahiplerinin, talep ettikleri miktara göre ödeyecekleri ücreti önceden bilmeleri ve bütçelerini buna göre ayarlamaları önemlidir.
Tablo 1: Uyuşmazlık Miktarına Göre Sigorta Tahkim Komisyonu Başvuru Ücretleri (01.01.2025 İtibarıyla Geçerli)
Uyuşmazlığa Konu Miktar (TL) | Başvuru Ücreti (TL) |
0 – 6.500 | 400 |
6.501 – 13.000 | 800 |
13.001 – 65.000 | 1.200 |
65.001 ve üzeri | Uyuşmazlık tutarının %1,5’i (en az 1.200 TL olmak üzere) |
Kaynak: Sigorta Tahkim Komisyonu Resmi Web Sitesi 27
Bu başvuru ücretlerine ek olarak, 01.01.2025 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere bir tebligat gideri de talep edilmektedir. Bu gider, başvuru sahibinin geçerli bir Kayıtlı Elektronik Posta (KEP) adresi beyan edip etmemesine göre değişiklik göstermektedir 27:
- Geçerli KEP adresi beyan eden başvuru sahipleri için tebligat gideri: 55 TL
- Geçerli KEP adresi beyan etmeyen başvuru sahipleri için tebligat gideri: 240 TL
Başvuru ücreti ve tebligat gideri, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun T.C. Ziraat Bankası nezdindeki ilgili hesaplarına yatırılmalıdır. Ödeme genellikle Ziraat Bankası şubelerinden, ATM’lerinden veya internet bankacılığı aracılığıyla “Kurum Tahsilat Menüsü” kullanılarak yapılabilmektedir.1 Ödeme yapıldıktan sonra alınan banka dekontunun bir suretinin başvuru evraklarına eklenmesi zorunludur.
Başvuru ücretlerinin uyuşmazlık miktarına göre kademeli olarak belirlenmesi, küçük meblağlı uyuşmazlıklar için de tahkim yolunun maliyet açısından erişilebilir olmasını amaçlamaktadır. Düşük miktarlı talepler için sabit ve makul bir ücret, vatandaşların hak arama maliyeti nedeniyle bu yoldan vazgeçmelerini önlemeye yöneliktir. Yüksek meblağlı uyuşmazlıklarda ise oransal ücret uygulaması, Komisyonun artan iş yükü ve uyuşmazlığın taşıdığı sorumlulukla orantılı bir gelir elde etmesini sağlar. Bu, bir yandan erişilebilirliği korurken diğer yandan kurumun mali sürdürülebilirliğini sağlamaya yönelik bir denge arayışını yansıtmaktadır.
Başvurunun Komisyon Tarafından Değerlendirilmesi
Başvuru dosyası Sigorta Tahkim Komisyonu’na ulaştıktan sonra, belirli aşamalardan geçerek karara bağlanır:
- Ön İnceleme (Raportörler Aşaması): Komisyona intikal eden her başvuru, öncelikle Komisyon bünyesindeki raportörler tarafından bir ön incelemeye tabi tutulur. Bu inceleme, başvurunun Komisyona ulaştığı tarihten itibaren en geç 15 gün içinde tamamlanır.1 Raportörler bu aşamada;
- Başvurunun tahkime elverişli olup olmadığını,
- Sigorta kuruluşuna usulüne uygun yazılı başvuru yapılıp yapılmadığını,
- Aynı uyuşmazlık için derdest bir dava veya Tüketici Hakem Heyeti başvurusu olup olmadığını,
- Gerekli başvuru ücretinin yatırılıp yatırılmadığını,
- Başvuru formu ve temel belgelerde eksiklik olup olmadığını kontrol ederler.11 Eğer başvuruda esasa etkili olmayan küçük eksiklikler tespit edilirse, raportör bunların giderilmesi için başvuru sahibine belirli bir süre verebilir. Ancak, başvurunun tahkime elverişli olmadığı veya temel şartların sağlanmadığı anlaşılırsa, raportör başvurunun hakem tarafından incelenmesine gerek olmadığına karar vererek dosyayı reddedebilir.
- Hakem Ataması: Raportörlerin yaptığı ön inceleme sonucunda başvurunun esastan görüşülmeye uygun olduğuna karar verilirse, dosya Komisyon tarafından bağımsız sigorta hakemlerine tevdi edilir. Uyuşmazlığın konusuna (hayat veya hayat dışı sigortalar) ve parasal büyüklüğüne göre Komisyon tarafından bir sigorta hakemi veya üç sigorta hakeminden oluşan bir hakem heyeti atanır.3 2024/2025 yılı itibarıyla, uyuşmazlık miktarının 50.000 TL‘yi aşması durumunda dosyanın heyet halinde (üç hakemle) görülmesi zorunludur.18
- Hakemlerin İncelemesi ve Karar Verme Süresi: Dosyanın hakeme veya hakem heyetine tevdi edilmesinden sonra, hakemler uyuşmazlığı esastan incelemeye başlarlar. Hakemler, dosyayı inceleyerek, tarafların iddia ve savunmalarını değerlendirerek, sunulan delilleri dikkate alarak ve gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırarak veya duruşma düzenleyerek (genellikle dosya üzerinden karar verilir 1) bir karara varırlar. Sigorta hakemleri, bu incelemeyi tamamlayarak kararlarını en geç 4 ay içinde vermek zorundadırlar.1 Ancak, bu 4 aylık süre, tarafların her ikisinin de açık ve yazılı olarak muvafakat etmesi halinde uzatılabilir.7 Verilen karar, Komisyon Müdürlüğü aracılığıyla taraflara tebliğ edilir.
Bu süreç, trafik kazası mağdurlarının sigorta şirketleriyle yaşadıkları anlaşmazlıkların, mahkemelere kıyasla çok daha hızlı ve uzman bir bakış açısıyla çözülmesini sağlamayı amaçlamaktadır.
VI. Trafik Kazası Sonrası Tahkim Yoluyla Talep Edilebilecek Tazminatlar
Trafik kazaları, ne yazık ki sadece araçlarda meydana gelen hasarlarla sınırlı kalmayıp, kişilerin bedensel bütünlüğünü etkileyen yaralanmalara, hatta ölümlere yol açabilmektedir. Bu tür durumlar, mağdurlar ve yakınları için hem maddi hem de manevi açıdan büyük yıkımlara neden olabilir. Sigorta Tahkim Komisyonu aracılığıyla yapılacak bir trafik kazası tahkim başvurusu, bu zararların önemli bir kısmının karşılanması için etkili bir yol sunmaktadır. Bu bölümde, trafik kazası sonrasında tahkim yoluyla talep edilebilecek başlıca tazminat kalemleri detaylı bir şekilde incelenecektir.
A. Maddi Zararlar
Trafik kazası sonucu ortaya çıkan ve parasal olarak ölçülebilen kayıplar maddi zararlar olarak adlandırılır. Başlıcaları şunlardır:
- Araç Değer Kaybı Tazminatı:
- Tanımı: Bir trafik kazası sonucu hasar gören ve onarılan bir aracın, kazasız emsallerine göre ikinci el piyasa değerinde meydana gelen düşüşü ifade eder.12 Araç ne kadar iyi onarılırsa onarılsın, kaza geçmişi nedeniyle satılmak istendiğinde daha düşük bir fiyata alıcı bulabilir. İşte bu aradaki fark, değer kaybı tazminatının konusunu oluşturur. Bu tazminatın talep edilebilmesi için aracın satılmış olmasına gerek yoktur; kaza nedeniyle değerinin düştüğünün tespiti yeterlidir.30
- Talep Şartları: Değer kaybı tazminatı talep edebilmek için bazı şartların karşılanması gerekir:
- Kazada %100 kusurlu (tam kusurlu) olunmaması. Kısmi kusur durumunda, kusur oranı tazminattan indirilir.12
- Aracın hasar gören kısmının/parçalarının daha önce aynı bölgeden başka bir kaza nedeniyle hasar almamış veya onarım görmemiş olması.12
- Aracın kaza nedeniyle “ağır hasar kaydına” (pert kaydına) uğramamış olması. Perte çıkan araçlar için genellikle aracın kaza öncesi ikinci el piyasa değeri (rayiç bedeli) üzerinden tazminat ödenir, ayrıca değer kaybı talep edilemez.12
- Aracın kaza sonrası bir onarım işlemi görmüş olması.31
- Trafik kazasının meydana geldiği tarihten itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi içinde talepte bulunulması.12
- Önemli bir not olarak, daha önceki bazı uygulamalarda var olan “aracın belirli bir kilometrenin (örneğin 165.000 km) altında olması” veya “belirli bir yaşın altında olması” gibi şartlar, güncel mevzuat ve Yargıtay içtihatları doğrultusunda büyük ölçüde kaldırılmıştır veya esnetilmiştir. Artık kilometre veya yaş sınırı olmaksızın, diğer şartlar sağlandığı sürece değer kaybı talep edilebilir.31
- Hesaplanması: Araç değer kaybı, genellikle yetkili ve uzman bir sigorta eksperi tarafından hazırlanan rapora göre belirlenir. Bu hesaplamada aracın modeli, markası, yaşı, kilometresi, hasarın niteliği ve boyutu, onarımın kalitesi ve aracın kaza öncesi ve sonrası ikinci el piyasa değerleri gibi birçok faktör dikkate alınır.23
- Kimlerden Talep Edilir: Değer kaybı tazminatı, öncelikle kazada kusurlu olan karşı taraf aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’ndan (Trafik Sigortası) talep edilir. Eğer trafik sigortasının teminat limiti, hesaplanan değer kaybını karşılamaya yetmezse, aşan kısım için kazada kusurlu olan araç sürücüsünden, araç sahibinden (işleteninden) veya diğer sorumlulardan hukuk davası yoluyla talep edilebilir.31 Değer kaybı tazminatı, özellikle son yıllarda Yargıtay içtihatlarıyla kapsamı ve şartları netleşen ve araç sahipleri tarafından daha sık talep edilen bir zarar kalemi haline gelmiştir. Bu durum, araç sahiplerinin hakları konusunda giderek daha fazla bilinçlenmesi ve bu “görünmeyen” zararın farkına varmasıyla yakından ilişkilidir. Önceleri, araç onarıldıktan sonra birçok kişi aracın değerinde bir düşüş olabileceğini göz ardı ederken, hukukçuların ve bilirkişilerin bu konuyu gündeme getirmesi ve Yargıtay’ın bu yönde istikrarlı kararlar vermesi, araç sahiplerinin bu önemli hakkını talep etmesini yaygınlaştırmıştır.
- Araç Hasar Onarım Bedeli:
- Trafik kazası sonucu araçta meydana gelen doğrudan hasarların giderilmesi için yapılan veya yapılacak olan onarım masraflarıdır. Bu, yedek parça bedellerini, işçilik ücretlerini ve onarımla ilgili diğer makul giderleri kapsar.
- Sigorta şirketleri, onarımda genellikle “eşdeğer parça” kullanımını tercih edebilir. Ancak, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, aracın kaza öncesi durumuna en yakın şekilde getirilmesi esastır ve özellikle yeni model araçlarda veya onarımı mümkün olmayan parçalarda “orijinal parça” kullanılması gerekebilir.26 Karayolları Trafik Kanunu’nun 111. maddesi, sigorta şirketleriyle yapılan ve yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmaların veya uzlaşmaların, yapıldıkları tarihten itibaren iki yıl içinde iptal edilebileceğini düzenlemektedir.26 Bu, sigorta şirketinin dayattığı ve gerçek zararı karşılamayan onarım anlaşmalarına karşı bir güvencedir.
- Diğer Maddi Zararlar:
- Çekici ve Kurtarma Masrafı: Kazalı aracın olay yerinden servise veya güvenli bir yere taşınması için ödenen çekici ve kurtarma ücretleri.
- İkame Araç Bedeli (Araç Mahrumiyet Bedeli): Kazada aracı hasar gören ve bu nedenle onarım süresince aracını kullanamayan kişinin, bu süre zarfında araçsız kalması nedeniyle uğradığı zararın (örneğin, araç kiralama bedeli veya alternatif ulaşım masrafları) tazminidir. İkame araç bedeli talep edebilmek için genellikle; kazada %100 kusurlu olmamak, aracın kaza nedeniyle hasar görmüş olması ve onarım süresince araçtan fiilen mahrum kalınmış olması gibi şartlar aranır.31 Bu talep, genellikle doğrudan trafik sigortasından ziyade, kusurlu araç sürücüsünden veya işleteninden talep edilir, ancak bazı durumlarda kasko poliçeleri bu teminatı içerebilir veya tahkimde sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limitleri dahilinde değerlendirilebilir.
- Kazanç Kaybı: Özellikle ticari amaçla kullanılan araçların (taksi, kamyon, otobüs vb.) kaza nedeniyle çalışamaması sonucu, işletmecisinin veya sahibinin uğradığı gelir kaybı da maddi tazminat kapsamında talep edilebilir.33
B. Bedensel Zararlar (Cismani Zararlar)
Trafik kazaları sonucu kişilerin vücut bütünlüğünde meydana gelen her türlü zarar, bedensel zarar olarak kabul edilir. Bu zararların tazmini, mağdurun yaşam kalitesini ve geleceğini doğrudan etkilediği için büyük önem taşır.15
- Maluliyet (Kalıcı Sakatlık / Sürekli İş Göremezlik) Tazminatı:
- Tanımı: Trafik kazası sonucu kişinin vücudunda kalıcı bir sakatlık veya fonksiyon kaybı oluşması durumunda, bu durumun kişinin çalışma gücünde ve dolayısıyla kazanç elde etme kapasitesinde yarattığı azalma ile genel yaşam kalitesindeki düşüşün parasal karşılığıdır.30 Örneğin, bir uzvun kaybedilmesi, görme veya işitme kaybı, hareket kısıtlılığı gibi durumlar kalıcı sakatlık olarak değerlendirilebilir.
- Şartları: Bu tazminatın talep edilebilmesi için, kaza ile meydana gelen kalıcı sakatlık arasında doğrudan bir neden-sonuç (illiyet) bağı bulunmalıdır. Ayrıca, bu sakatlık durumunun ve oranının, yetkili sağlık kuruluşlarından (genellikle tam teşekküllü devlet hastaneleri, üniversite hastaneleri veya Adli Tıp Kurumu) alınmış, güncel mevzuata (örneğin, Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik veya ilgili diğer yönetmelikler) uygun, detaylı bir sağlık kurulu raporu (maluliyet raporu) ile belgelenmesi zorunludur.15 Sigorta şirketleri ve tahkim hakemleri, bu raporların usulüne uygun ve güvenilir olmasına büyük önem verirler.
- İyileşme Süresi: Kalıcı sakatlık oranının net bir şekilde belirlenebilmesi için, genellikle kazadan sonra belirli bir iyileşme ve tedavi sürecinin tamamlanması beklenir. Bu süre, yaralanmanın türüne ve ciddiyetine göre değişmekle birlikte, adli tıp uygulamalarında genellikle 6 ila 12 ay arasında bir süre olarak kabul edilir.15 Bu süre dolmadan alınan raporlar, kesin durumu yansıtmayabileceği için yetersiz görülebilir.
- Hesaplanması: Kalıcı sakatlık tazminatı, mağdurun yaşı, kaza tarihindeki ve gelecekteki muhtemel geliri, belirlenen maluliyet (sakatlık) oranı, kalan yaşam süresi gibi birçok faktör dikkate alınarak, özel aktüeryal hesaplama yöntemleriyle belirlenir.
- Zamanaşımı: Trafik kazalarından doğan bedensel zararlara ilişkin tazminat talepleri için zamanaşımı süresi, eğer kaza aynı zamanda bir suç teşkil ediyorsa (örneğin, taksirle yaralama), Ceza Kanunu’nda o suç için öngörülen daha uzun dava zamanaşımı süresine tabi olabilir. Bu süre genellikle, zararın ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 8 yıl ve her halükarda fiilin işlendiği tarihten itibaren 15 yıldır. Ancak, bu süreler somut olayın özelliklerine göre değişiklik gösterebilir, bu nedenle bir hukuk uzmanından görüş almak önemlidir.30 Bedensel zararlarda maluliyet raporunun alınma süreci ve niteliği, tazminat miktarını doğrudan etkileyen en kritik faktörlerden biridir. Doğru yönetmeliklere uygun, eksiksiz ve yetkili kurumlardan temin edilmiş, çelişkisiz ve iyi gerekçelendirilmiş sağlık kurulu raporları, uyuşmazlıkların daha adil ve hızlı bir şekilde çözülmesini kolaylaştırır. Sigorta şirketleri ve tahkim hakemleri, genellikle bu raporların formatına, içeriğine ve düzenleyen kurumun yetkinliğine büyük dikkat gösterirler. Eksik, hatalı veya usulsüz bir rapor, talebin reddedilmesine veya beklenenden çok daha düşük bir tazminat ödenmesine yol açabilir.
- Geçici İş Göremezlik Tazminatı:
- Kaza nedeniyle yaralanan kişinin, tedavi süresince geçici olarak çalışamaması ve bu nedenle gelir kaybına uğraması durumunda talep edilebilen bir tazminattır.16 Bu tazminat, kişinin iyileşip tekrar çalışmaya başlayana kadar geçen süredeki kazanç kaybını karşılamayı amaçlar.
- Tedavi Giderleri:
- Kaza nedeniyle yapılan ve yapılması zorunlu olan tüm tıbbi harcamalar bu kapsamdadır. Hastane masrafları, doktor ücretleri, ameliyat giderleri, ilaç bedelleri, fizik tedavi ve rehabilitasyon masrafları, tıbbi cihaz ve protez bedelleri gibi tedaviyle doğrudan ilgili tüm makul giderler talep edilebilir.16 Bu giderlerin fatura ve ödeme belgeleriyle kanıtlanması önemlidir.
- Bakıcı Gideri Tazminatı:
- Eğer trafik kazası sonucu kişi ağır bedensel bir zarara uğramış ve başkasının sürekli bakımına muhtaç hale gelmişse, bu bakım için yapılan veya gelecekte yapılması muhtemel olan giderler de tazminat olarak talep edilebilir.30 Bu, profesyonel bir bakıcı tutulması durumunda ödenecek ücret olabileceği gibi, aile üyelerinden birinin bu bakımı üstlenmesi durumunda onun emeğinin karşılığı da olabilir.
- Zamanaşımı: Bakıcı gideri tazminatı için de genellikle 8 yıllık bir zamanaşımı süresi öngörülmektedir, ancak ceza zamanaşımı süreleri uygulanabilir.30
C. Ölüm Halinde Doğan Zararlar
Trafik kazasının ölümle sonuçlanması durumunda, ölen kişinin yakınlarının uğradığı zararlar da sigorta kapsamında tazmin edilebilir.
- Destekten Yoksun Kalma Tazminatı:
- Tanımı: Trafik kazasında hayatını kaybeden kişinin, yaşarken düzenli olarak maddi veya manevi (hizmet yoluyla) destek sağladığı kişilerin (örneğin eşi, çocukları, anne-babası, nişanlısı veya belirli şartlarda fiili birliktelik yaşadığı kişi ya da diğer yakınları), bu ölüm nedeniyle söz konusu destekten mahrum kalmaları sonucu uğradıkları zararın parasal karşılığıdır.16
- Mirasçılık Sıfatından Bağımsızlığı: Destekten yoksun kalma tazminatı, ölen kişinin mirasçısı olma şartına bağlı değildir. Önemli olan, hayattayken ölen kişiden fiilen ve düzenli olarak destek görmüş olmak veya gelecekte destek göreceğinin kuvvetle muhtemel olmasıdır.30 Dolayısıyla, mirasçı olmayan bir kişi de (örneğin, ölenin baktığı bir kardeş veya nişanlı) destek gördüğünü ispatlamak kaydıyla bu tazminatı talep edebilir.33
- Kimler Talep Edebilir: Ölen kişinin sağlığında gelir ve/veya hizmetleriyle yardım ettiği herkes (geride kalan eş, çocuklar, anne, baba, torunlar, nişanlı, evlilik dışı birlikte yaşadığı ve desteklediği kişi, hatta belirli durumlarda bakımını üstlendiği üçüncü şahıslar), bu desteğin kesilmesi nedeniyle uğradıkları zararın tazminini isteyebilirler.30
- Hesaplanması: Bu tazminatın hesaplanması oldukça karmaşıktır ve ölen kişinin yaşı, mesleği, kaza tarihindeki ve gelecekteki muhtemel geliri, destek görenlerin yaşları, ölen kişiden aldıkları destek payları, evlenme veya çalışma ihtimalleri gibi birçok faktör dikkate alınarak, özel tablolar (örneğin, TRH 2010 Yaşam Tablosu) ve aktüeryal hesaplama yöntemleri kullanılarak belirlenir.
- Zamanaşımı: Ölümlü trafik kazalarından doğan destekten yoksun kalma tazminatı talepleri için, eğer kaza aynı zamanda bir suç (örneğin, taksirle öldürme) teşkil ediyorsa, Ceza Kanunu’nda öngörülen daha uzun dava zamanaşımı süresi uygulanır. Bu süre genellikle, ölümün ve sorumluların öğrenildiği tarihten itibaren 15 yıldır.30 Bu uzun zamanaşımı süresi, hak sahiplerinin haklarını arayabilmeleri için önemli bir güvencedir.
- Cenaze ve Defin Giderleri:
- Ölen kişinin cenaze töreni, defin işlemleri ve bunlarla ilgili makul ve alışılmış diğer masraflar da (örneğin, mezar yeri bedeli, taziye giderleri) sigorta kapsamında talep edilebilir.16 Bu giderlerin de belgelerle kanıtlanması gerekir.
Trafik Sigortası Limitleri
Unutulmamalıdır ki, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası) poliçeleri, sigorta şirketinin ödeyeceği azami tazminat miktarlarını belirleyen teminat limitlerine sahiptir. Bu limitler, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından her yıl güncellenir ve kaza başına, kişi başına maddi ve bedensel zararlar için ayrı ayrı belirlenir. Örneğin, 2024 yılı için güncel poliçelerde ölüm ve sakatlanma durumunda kişi başına teminat limiti 1.800.000 TL, kaza başına ise 9.000.000 TL olarak belirtilmiştir.16 Talep edilen tazminat miktarı bu limitleri aşıyorsa, sigorta şirketi sadece limit dahilindeki kısımdan sorumlu olur. Limiti aşan kısım için, kazada kusurlu olan diğer sorumlulara (sürücü, işleten vb.) karşı ayrıca dava açılması gerekebilir.
Trafik kazası sonucu talep edilebilecek tazminat kalemleri ve bunların hesaplanması, hukuki ve teknik bilgi gerektiren karmaşık süreçlerdir. Özellikle bedensel zararlar ve destekten yoksun kalma tazminatı gibi durumlarda, doğru ve eksiksiz bir talepte bulunmak, gerekli belgeleri toplamak ve süreci etkin bir şekilde takip etmek için sigorta hukuku alanında uzman bir avukattan profesyonel destek almak, hak kayıplarının önlenmesi ve mağduriyetin en üst düzeyde giderilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
VII. Güvence Hesabı: Sigortasız veya Faili Meçhul Kazalarda Bir Çözüm Yolu
Trafik kazalarında mağdur olan kişilerin zararlarının karşılanması temel prensip olmakla birlikte, bazı durumlarda kazaya neden olan aracın sigortasının olmaması, sigorta şirketinin iflas etmesi veya kazaya karışan aracın tespit edilememesi (faili meçhul) gibi sorunlarla karşılaşılabilmektedir. İşte bu gibi istisnai ve zor durumlarda mağdurların tamamen çaresiz kalmasını önlemek amacıyla Türk hukuk sisteminde “Güvence Hesabı” adı verilen özel bir mekanizma kurulmuştur.5
Güvence Hesabı Nedir ve Hangi Durumlarda Devreye Girer?
Güvence Hesabı, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca, Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği (TSB) bünyesinde oluşturulmuş bir fondur.25 Temel amacı, kanunda sayılan belirli hallerde, sigorta güvencesinden yoksun kalan kişilerin, özellikle bedensel zararlarının karşılanmasını sağlamaktır. Güvence Hesabı, bir nevi sosyal devlet ilkesinin yansıması olarak, sigorta sisteminin potansiyel boşluklarını dolduran bir “güvenlik ağı” işlevi görür. Özellikle kusuru olmayan mağdurların, sorumlu tarafın sigortasız olması veya kaza sonrası olay yerinden kaçarak bulunamaması gibi durumlarda mağduriyetlerinin bir nebze de olsa giderilmesine yardımcı olur.
Güvence Hesabı’nın devreye girdiği başlıca haller şunlardır:
- Kazaya Neden Olan Aracın Tespit Edilememesi (Faili Meçhul Kaza): Eğer bir trafik kazasında bedensel bir zarar (yaralanma veya ölüm) meydana gelmişse ve kazaya neden olan araç tespit edilemiyorsa (örneğin, çarpıp kaçma durumu), mağdurlar veya hak sahipleri bedensel zararlarının tazmini için Güvence Hesabı’na başvurabilirler.25
- Kazaya Neden Olan Aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın (Trafik Sigortası) Bulunmaması: Kazaya karışan ve kusurlu olan aracın geçerli bir trafik sigortası poliçesi yoksa, bu aracın neden olduğu bedensel zararlar Güvence Hesabı tarafından karşılanabilir.25
- Sigorta Şirketinin Mali Bünye Zaafiyeti Nedeniyle Ruhsatlarının İptal Edilmesi veya İflası: Eğer zarar görenin başvurduğu sigorta şirketi, mali sorunlar nedeniyle sürekli olarak bütün branşlarda ruhsatları iptal edilmişse veya iflas etmişse ve bu nedenle tazminat ödeme gücünü kaybetmişse, Güvence Hesabı bu sigorta şirketinin yükümlülüklerini (poliçede belirtilen maddi ve bedensel zararlar için) üstlenebilir.25
- Çalınmış veya Gasp Edilmiş Bir Aracın Karıştığı Kazalar: Çalınmış veya gasp edilmiş bir aracın karıştığı trafik kazalarında, Karayolları Trafik Kanunu’nun 107. maddesi uyarınca araç işleteninin sorumlu tutulamadığı durumlarda, bu aracın neden olduğu bedensel zararlar Güvence Hesabı’ndan talep edilebilir (KTK Md. 108).36
Güvence Hesabı’ndan Talep Edilebilecek Zararlar
Güvence Hesabı’nın temel odak noktası, bedensel zararların karşılanmasıdır. Bu kapsamda;
- Kaza sonucu meydana gelen yaralanmalar nedeniyle oluşan tedavi giderleri,
- Kalıcı sakatlık (maluliyet) tazminatı,
- Geçici iş göremezlik tazminatı,
- Ölüm halinde ise destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze giderleri talep edilebilir.5
Araçlarda meydana gelen maddi hasarlar (örneğin, kaporta hasarı, onarım masrafları, araç değer kaybı) ise Güvence Hesabı tarafından genellikle karşılanmaz.36 Ancak, Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi, Cumhurbaşkanı’na, gerekli görülen hallerde eşyaya gelecek zararların da kısmen veya tamamen Hesaptan karşılanmasına karar verme yetkisi tanımıştır. Bu, istisnai bir durumdur ve genel uygulama bedensel zararlar üzerinedir.
Güvence Hesabı’na Başvuru Şartları ve Süreci
Güvence Hesabı’na başvuruda bulunmak için, zarar görenlerin veya hak sahiplerinin yazılı bir dilekçe ile birlikte kazaya ve zarara ilişkin belgeleri (kaza tespit tutanağı, polis/jandarma raporları, hastane raporları, maluliyet raporu, ölüm raporu, veraset ilamı vb.) Hesaba sunmaları gerekmektedir.25
Başvuru süresi (zamanaşımı) açısından, hak sahiplerinin, zararı ve tazminat yükümlüsünü (bu durumda Güvence Hesabı’nın sorumluluğunu) öğrendikleri tarihten itibaren 2 yıl ve her halükarda kazanın meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıl içinde Güvence Hesabı’na başvurmaları gerekmektedir.36 Bu sürelere dikkat edilmesi, hak kaybı yaşanmaması açısından önemlidir.
Güvence Hesabı ile İlgili Uyuşmazlıklarda Tahkim Yolu
Güvence Hesabı’ndan tazminat talep edilmesi ve Hesap ile bu konuda bir uyuşmazlık yaşanması durumunda, hak sahipleri Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurma hakkına sahiptir.5 Yani, Güvence Hesabı’nın talebi reddetmesi, eksik ödeme yapması veya makul bir sürede cevap vermemesi halinde, tahkim yoluyla uyuşmazlığın çözümü istenebilir.
Ancak, Güvence Hesabı’nın, ödediği tazminatlar nedeniyle kusurlu sürücüye veya diğer sorumlulara karşı açtığı rücu davaları (yani ödediği parayı geri almak için açtığı davalar) Sigorta Tahkim Komisyonu’nun görev alanına girmemektedir.5
Trafik kazası mağdurları, kazaya karışan aracın sigortası olmasa veya araç tespit edilemese dahi, özellikle bedensel zararları için Güvence Hesabı’na başvurabileceklerini ve bu kurumla yaşayacakları olası anlaşmazlıklarda da tahkim yolunun açık olduğunu bilmelidirler. Bu bilgi, umutsuzluğa kapılmadan hak arama yollarını sonuna kadar araştırmaları gerektiğini göstermektedir.
VIII. Sigorta Tahkim Komisyonu Kararları: Niteliği, İcrası ve İtiraz Yolları
Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde yürütülen yargılama süreci sonunda verilen hakem kararları, uyuşmazlığın çözümünde önemli bir aşamayı temsil eder. Bu kararların hukuki niteliği, nasıl icra edileceği ve bu kararlara karşı hangi şartlarda ve yollarla itiraz edilebileceği, hak sahipleri için bilinmesi gereken kritik konulardır.
Hakem Kararlarının Hukuki Niteliği ve Bağlayıcılığı
Sigorta Tahkim Komisyonu bünyesinde görev yapan sigorta hakemleri veya hakem heyetleri tarafından verilen kararlar, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu uyarınca mahkeme kararı hükmündedir ve uyuşmazlığın taraflarını (yani başvuru sahibi ile ilgili sigorta kuruluşunu veya Güvence Hesabını) bağlayıcı niteliktedir.4 Bu kararlar, aynı zamanda ilam niteliğinde kabul edilir.5 Bu, kararın kesinleşmesi durumunda, tıpkı bir mahkeme kararı gibi devlet gücüyle icra edilebileceği anlamına gelir.
Kararların Taraflara Tebliği ve İcra Edilmesi
Hakem veya hakem heyeti tarafından verilen karar, öncelikle Komisyon Müdürlüğü’ne iletilir. Komisyon Müdürlüğü de bu kararı, genellikle 3 iş günü içinde, uyuşmazlığın taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ eder.4 Tebligat, posta yoluyla veya tarafların beyan ettiği Kayıtlı Elektronik Posta (KEP) adresleri üzerinden yapılabilir.
Kararın kesinleşmesi (yani itiraz süresinin dolması veya itiraz üzerine verilen kararın tebliği) sonrasında, eğer kararda bir ödeme yükümlülüğü getirilmişse ve borçlu taraf (genellikle sigorta şirketi) bu yükümlülüğü gönüllü olarak yerine getirmezse, alacaklı taraf (başvuru sahibi) bu karara dayanarak İcra ve İflas Kanunu hükümleri çerçevesinde ilamlı icra takibi başlatabilir.4 Bu, alacağın tahsili için güçlü bir yasal yoldur.
Hakem Kararlarına Karşı İtiraz
Sigorta hakemleri tarafından verilen her karar kesin değildir. Belirli parasal sınırlara ve şartlara bağlı olarak bu kararlara karşı Komisyon nezdinde itiraz etme hakkı bulunmaktadır.
- İtiraz Edilebilecek Kararlar İçin Parasal Sınırlar (2025 Yılı Güncel Miktarları):
- Kesinlik Sınırı: Sigorta Tahkim Komisyonu’nun resmi açıklamalarına göre, uyuşmazlık miktarı 15.000 TL’ye kadar olan (15.000 TL dahil değil) hakem kararları kesindir.28 Bu miktarın altındaki uyuşmazlıklarla ilgili verilen kararlara karşı itiraz yolu kapalıdır. Bu düzenleme, küçük meblağlı uyuşmazlıkların hızla sonuçlanmasını ve sistemin daha verimli çalışmasını hedefler.
- İtiraz Hakkı: Uyuşmazlık tutarı 15.000 TL ve üzerinde olan hakem kararlarına karşı, taraflar (hem başvuru sahibi hem de sigorta kuruluşu) bir defaya mahsus olmak üzere Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde itirazda bulunabilirler.1
- İtiraz Süresi: İtiraz hakkını kullanmak isteyen taraf, hakem kararının kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren 10 gün içinde itiraz başvurusunu Komisyona yapmalıdır.1 Bu 10 günlük süre, hak düşürücü bir süredir ve hafta sonları da bu süreye dahildir.1 Sürenin kaçırılması durumunda itiraz hakkı kaybedilir.
- İtiraz Başvurusu: İtiraz başvurusu, Komisyonun web sitesinden temin edilebilen “İtiraz Başvuru Formu” doldurularak ve itiraz başvuru ücretinin (bu ücret de uyuşmazlık miktarına göre belirlenir 38) Komisyonun banka hesabına yatırıldığına dair dekont eklenerek yapılır.1 İtiraz dilekçesinde, ilk hakem kararının hangi gerekçelerle hatalı veya eksik bulunduğu açıkça belirtilmelidir.
- İtiraz Hakem Heyeti ve Karar Verme Süresi:
- Usulüne uygun yapılan itirazlar, Komisyon tarafından oluşturulan ve ilk kararı veren hakemlerden farklı ve daha kıdemli hakemlerden oluşan İtiraz Hakem Heyeti tarafından incelenir.1
- İtiraz Hakem Heyeti, itiraz başvurusunu ve dosyayı en geç 2 ay içinde inceleyerek bir karar verir.1 Bu karar da Komisyon aracılığıyla taraflara tebliğ edilir.
- İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen kararlar, aşağıda belirtilen temyiz yolu açık olan yüksek meblağlı uyuşmazlıklar dışında, genellikle kesindir.7
İtiraz Hakem Heyeti Kararlarına Karşı Kanun Yolları (Temyiz / İptal Davası)
İtiraz Hakem Heyeti’nin verdiği kararların da her zaman nihai çözüm olmadığı durumlar söz konusu olabilir.
- Temyiz Şartları ve Parasal Sınırlar (2025 Yılı Güncel Miktarları):
- Sigorta Tahkim Komisyonu’nun duyurularına göre, uyuşmazlık miktarı 238.731 TL (Bu rakam 2024 yılı veya öncesine ait olabilir, her yıl yeniden değerleme oranına göre güncellenir, en güncel rakam için Komisyonun web sitesi kontrol edilmelidir) ve üzerinde olan uyuşmazlıklar hakkında İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen kararlara karşı, kararın tebliğinden itibaren belirli bir süre içinde temyiz yoluna (Yargıtay’ın ilgili hukuk dairesine) başvurulabilir.4 Temyiz incelemesi, kararın hukuka uygunluğunu denetler.
- Belirli Durumlarda İptal Davası Açma Hakkı (HMK Md. 439):
- Temyiz yoluna tabi olmayan veya temyiz sınırı altında kalan İtiraz Hakem Heyeti kararlarına (veya kesin olan ilk hakem kararlarına) karşı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 439. maddesinde sayılan çok sınırlı hallerde, kararı veren tahkim yerindeki Asliye Ticaret Mahkemesi’nde iptal davası açılabilir.12 Bu haller genellikle ciddi usul hatalarına ilişkindir ve şunları içerebilir:
- Tahkim sözleşmesinin geçersiz olması.
- Hakem seçiminde usule aykırılık.
- Kararın tahkim süresi içinde verilmemiş olması.
- Hakemlerin yetkileri dışına çıkarak veya taleple bağlı olmaksızın (talep edilmeyen bir konuda veya talepten fazlasına) karar vermesi.
- Tarafların usulüne uygun dinlenilmemesi veya iddia ve savunma hakkının kısıtlanması.
- Kararın kamu düzenine açıkça aykırı olması. İptal davası, kararın esasına (yani haklı olup olmadığına) yönelik bir inceleme değildir; sadece yargılamanın usulüne uygun yapılıp yapılmadığını denetler. Bu, tahkim kararlarının esasının Yargıtay denetimi dışında kalmasını (belirli temyiz sınırı hariç) ve tahkimin özerkliğini korumayı hedefler.
Aşağıdaki tablo, Sigorta Tahkim Komisyonu kararlarına karşı itiraz ve temyiz yollarına ilişkin güncel (veya en son ilan edilen) parasal sınırları özetlemektedir. Bu sınırların her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen yeniden değerleme oranına göre güncellenebileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle, en güncel ve kesin bilgi için her zaman Sigorta Tahkim Komisyonu’nun resmi web sitesindeki duyurulara başvurulması tavsiye edilir.
Tablo 2: Sigorta Tahkim Komisyonu Kararlarına İtiraz ve Temyiz Parasal Sınırları (2024/2025 Tahmini ve Yasal Dayanaklar)
Karar Türü ve Uyuşmazlık Miktarı | Kanun Yolu | Açıklama |
Uyuşmazlık Hakem Heyeti Kararı (Miktar < 15.000 TL) | Kesin (İtiraz Yok) | Bu miktarın altındaki kararlar için tarafların itiraz hakkı bulunmamaktadır.28 |
Uyuşmazlık Hakem Heyeti Kararı (Miktar ≥ 15.000 TL) | Komisyon Nezdinde İtiraz (İtiraz Hakem Heyetine) | Kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde itiraz edilebilir.1 |
Uyuşmazlık Miktarı ≥ 50.000 TL (Heyet Teşekkülü Zorunluluğu) | – | Bu miktardaki uyuşmazlıklar için dosyanın Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nde üç hakemle görülmesi zorunludur.18 |
İtiraz Hakem Heyeti Kararı (Miktar < 238.731 TL – Güncel Teyit Gerekli) | Genellikle Kesin (Sınırlı İptal Davası Hakkı Saklı) | Bu miktarın altındaki İtiraz Hakem Heyeti kararlarına karşı temyiz yolu genellikle kapalıdır. Ancak HMK 439. md. şartları varsa iptal davası açılabilir.12 |
İtiraz Hakem Heyeti Kararı (Miktar ≥ 238.731 TL – Güncel Teyit Gerekli) | Temyiz (Yargıtay) | Bu miktarın üzerindeki İtiraz Hakem Heyeti kararlarına karşı Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunulabilir.7 |
Not: Tablodaki parasal sınırlar, yasal düzenlemeler ve Komisyon duyurularına göre değişiklik gösterebilir. En güncel bilgiler için Sigorta Tahkim Komisyonu’nun resmi kaynakları takip edilmelidir.
Bu parasal sınırların varlığı, bir denge mekanizması işlevi görür. Küçük uyuşmazlıkların hızla kesinleşmesini sağlayarak sistemi daha verimli hale getirirken, büyük meblağlı uyuşmazlıklarda ise ek bir denetim mekanizması (itiraz ve belirli bir sınırın üzerinde temyiz) sunarak hakkaniyeti ve adalete olan güveni sağlamayı amaçlar. Başvuru sahiplerinin, bir hakem kararı aldıklarında, bu kararın hangi şartlarda kesin olduğunu, hangi durumlarda itiraz veya temyiz edebileceklerini bilmeleri, hak arama stratejilerini doğru bir şekilde belirlemeleri açısından son derece önemlidir.
IX. Trafik Kazası Tahkim Başvurusunda Zamanaşımı Süreleri
Trafik kazalarından doğan tazminat taleplerinin, gerek sigorta şirketine gerekse Sigorta Tahkim Komisyonu’na belirli süreler içinde yapılması gerekmektedir. Bu sürelere “zamanaşımı süresi” denir ve bu süreler geçirildikten sonra yapılan talepler, esasa girilmeksizin reddedilebilir. Bu nedenle, trafik kazası mağdurlarının zamanaşımı süreleri konusunda bilinçli olmaları ve haklarını zamanında aramaları büyük önem taşır.
Genel İlke ve Yasal Dayanak
Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru için Sigortacılık Kanunu’nda özel bir zamanaşımı süresi düzenlenmemiştir. Ancak, tahkime götürülecek olan temel alacak hakkının (yani sigorta şirketinden talep edilen tazminatın) genel hukuk kurallarına göre zamanaşımına uğramamış olması esastır.4 Trafik kazalarından doğan tazminat taleplerinde uygulanacak zamanaşımı süreleri ise temel olarak 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun (KTK) 109. maddesinde düzenlenmiştir.26
Maddi Hasarlı Kazalarda Zamanaşımı
Karayolları Trafik Kanunu’nun 109. maddesinin birinci fıkrasına göre, motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların (araç hasarı, değer kaybı vb.) tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü (yani kusurlu tarafı ve sigorta şirketini) öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halükarda (yani öğrenme tarihine bakılmaksızın) kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar.12
Bu demektir ki, bir trafik kazasında aracınızda maddi hasar oluşmuşsa, bu hasarı ve kimden talep edeceğinizi öğrendiğiniz andan itibaren 2 yıl içinde sigorta şirketine başvurmanız ve gerekirse tahkim sürecini başlatmanız gerekmektedir. Eğer zararı veya sorumluyu daha geç öğrenirseniz, bu 2 yıllık süre öğrenme tarihinden itibaren başlar, ancak hiçbir durumda kaza tarihinden itibaren 10 yılı geçemez.
Yaralanmalı Kazalarda (Bedensel Zararlar) Zamanaşımı
Trafik kazası sonucu yaralanma (bedensel zarar) meydana gelmişse ve bu kaza aynı zamanda Türk Ceza Kanunu kapsamında bir suç (örneğin, taksirle yaralama) teşkil ediyorsa, Karayolları Trafik Kanunu’nun 109. maddesinin ikinci fıkrası özel bir düzenleme getirir. Buna göre, eğer eylem aynı zamanda ceza kanunları uyarınca daha uzun bir dava zamanaşımı süresine tabi bir suç oluşturuyorsa, maddi tazminat talepleri için de bu uzamış (cezai) dava zamanaşımı süresi uygulanır.35
Taksirle yaralama suçlarında ceza zamanaşımı süresi, genellikle fiilin ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 8 yıl ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren 15 yıldır (Türk Ceza Kanunu Md. 66). Dolayısıyla, yaralanmalı bir trafik kazasında, mağdurun tazminat talep etme süresi bu daha uzun ceza zamanaşımı sürelerine tabi olabilir.30 Bu, özellikle tedavisi uzun süren veya kalıcı etkileri zamanla ortaya çıkan yaralanmalarda mağdurlar lehine önemli bir güvencedir.
Ölümlü Kazalarda (Destekten Yoksun Kalma ve Diğer Zararlar) Zamanaşımı
Trafik kazasının ölümle sonuçlanması durumunda da, eğer kaza aynı zamanda bir suç (örneğin, taksirle öldürme) teşkil ediyorsa, yaralanmalı kazalarda olduğu gibi uzamış ceza zamanaşımı süreleri uygulanır.35
Taksirle öldürme suçlarında ceza zamanaşımı süresi, genellikle fiilin ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 15 yıldır (Türk Ceza Kanunu Md. 66). Bu durumda, ölen kişinin desteğinden yoksun kalanların veya diğer hak sahiplerinin tazminat talep etme süresi de bu 15 yıllık süreye tabi olacaktır.30 Bu uzun süre, ölüm sonucu ortaya çıkan zararların ve destek ihtiyacının tam olarak belirlenmesi ve hak sahiplerinin haklarını arayabilmesi için yeterli bir zaman tanır.
Ceza zamanaşımı sürelerinin uygulanması, özellikle bedensel zararlar ve ölümle sonuçlanan trafik kazalarında mağdurların hak arama süresini önemli ölçüde uzatarak mağdur lehine bir durum yaratır. Bu, zararın ve sonuçlarının tam olarak ortaya çıkmasının, tedavi süreçlerinin tamamlanmasının veya destek ihtiyacının netleşmesinin zaman alabileceği gerçeğini dikkate alan adil bir yaklaşımdır.
Sigorta Şirketine Başvuru ve Tahkime Başvuru Süreleri Arasındaki Etkileşim
Sigorta şirketine yapılan yazılı başvurunun (KTK Md. 97 uyarınca zorunlu olan ön başvuru) zamanaşımını kesip kesmediği veya durdurup durdurmadığı konusu hukuki bir tartışma alanıdır. Yargıtay’ın bazı kararlarında, sigorta şirketine yapılan başvurunun zamanaşımını kesmediği, ancak alacağın muaccel (istenebilir) hale gelmesi için gerekli bir işlem olduğu belirtilmektedir. Bu nedenle, en güvenli yol, sigorta şirketine başvuruyu ve ardından olumsuz yanıt veya 15 günlük sürenin dolmasını takiben tahkime başvuruyu, yukarıda belirtilen genel zamanaşımı süreleri içinde gerçekleştirmektir.
Özetle, trafik kazası mağdurları, hak kaybına uğramamak için;
- Maddi hasarlarda zararı ve sorumluyu öğrendikten sonra 2 yıl, her halde kazadan sonra 10 yıl,
- Yaralanmalı kazalarda (suç teşkil ediyorsa) 8 yıl (öğrenmeden itibaren) / 15 yıl (kazadan itibaren),
- Ölümlü kazalarda (suç teşkil ediyorsa) 15 yıl (öğrenmeden itibaren / kazadan itibaren)
içinde tazminat taleplerini ilgili yerlere (önce sigorta şirketi, sonra gerekirse tahkim veya mahkeme) iletmelidirler. Bu süreler hak düşürücü nitelikte olduğundan, bir avukattan zamanaşımı süreleri ve sürecin doğru işletilmesi konusunda özel danışmanlık almak, olası hak kayıplarının önüne geçilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
X. Sigorta Tahkim Yargılamasının Avantajları ve Mahkeme Sürecine Göre Farkları
Trafik kazası sonucu sigorta şirketleriyle yaşanan uyuşmazlıklarda, hak sahiplerinin önünde genellikle iki temel yol bulunur: Geleneksel mahkeme süreci veya Sigorta Tahkim Komisyonu aracılığıyla tahkim yolu. Her iki yolun da kendine göre avantajları ve dezavantajları bulunmakla birlikte, sigorta tahkim yargılaması, özellikle belirli açılardan önemli faydalar sunmaktadır.
Çözüm Süresinin Kısalığı
Sigorta tahkiminin en belirgin ve en çok vurgulanan avantajı, uyuşmazlıkların çok daha hızlı bir şekilde çözüme kavuşturulmasıdır. Sigorta Tahkim Komisyonu’na yapılan başvurularda, hakemlerin dosyayı esastan inceleyip karar vermesi için yasal süre 4 aydır (tarafların onayıyla uzatılabilir).2 İtiraz süreci olsa bile, toplam süreç genellikle mahkemelere kıyasla çok daha kısadır. Buna karşılık, genel mahkemelerdeki dava süreçleri, mahkemelerin iş yükü, duruşma aralıklarının uzun olması, bilirkişi süreçleri ve kanun yolu aşamaları nedeniyle yıllarca sürebilmektedir.2 Bir trafik kazası sonrası aracını kullanamayan, tedavi masraflarıyla boğuşan veya gelir kaybı yaşayan bir kişi için, tazminatına yıllar sonra kavuşmak yerine birkaç ay içinde ulaşabilmek, mağduriyetin azaltılması açısından büyük bir fark yaratır.
Yargılama Giderlerinin Genellikle Daha Düşük Olması
Tahkim sürecinin, mahkeme sürecine göre genellikle daha az maliyetli olduğu kabul edilmektedir.2 Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru ücretleri, uyuşmazlık miktarına göre kademeli olarak belirlenmiş olup, özellikle düşük ve orta meblağlı uyuşmazlıklarda mahkeme harçlarına ve yargılama gideri avanslarına kıyasla daha uygun olabilmektedir. Ayrıca, tahkimde süreç daha hızlı işlediği için, uzun süren davalarda ortaya çıkabilecek ek masraflardan (örneğin, birden fazla bilirkişi ücreti, sık duruşmalara katılım masrafı) kaçınılmış olur. Ancak, çok yüksek meblağlı uyuşmazlıklarda, Komisyona ödenen oransal başvuru ücreti (%1,5 gibi) nedeniyle bu maliyet avantajı azalabilir veya ortadan kalkabilir. Bu nedenle, her somut olay için maliyet karşılaştırmasının dikkatli yapılması önerilir.
Uyuşmazlıkların Konusunda Uzman Hakemlerce Çözülmesi
Sigorta Tahkim Komisyonu’nda görev yapan sigorta hakemleri, sigortacılık uygulamaları, sigorta mevzuatı, ilgili Yargıtay içtihatları ve sigorta tekniği konularında özel uzmanlığa ve deneyime sahip kişiler arasından seçilmektedir.1 Bu durum, özellikle trafik kazaları gibi teknik detaylar ve özel hesaplamalar gerektiren uyuşmazlıkların, konuya hakim kişiler tarafından daha sağlıklı, isabetli ve adil bir şekilde değerlendirilmesine olanak tanır. Genel mahkemelerde ise hakimlerin her alanda uzmanlaşması beklenemeyeceğinden, sigorta uyuşmazlıklarında sıklıkla bilirkişi raporlarına başvurulması gerekmekte, bu da süreci uzatabilmekte ve ek maliyet yaratabilmektedir. Tahkimde ise hakemlerin zaten bu uzmanlığa sahip olması, bilirkişi ihtiyacını azaltabilir veya ortadan kaldırabilir, bu da kararların kalitesini artırır.2
Kararların Belirli Bir Miktara Kadar Kesin Olması
Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından verilen kararlar, belirli bir parasal sınıra (2024/2025 itibarıyla 15.000 TL’nin altındaki uyuşmazlıklar) kadar kesindir ve bu kararlara karşı itiraz yolu kapalıdır.2 Bu durum, özellikle düşük meblağlı uyuşmazlıkların daha da hızlı bir şekilde nihai sonuca ulaşmasını sağlar ve taraflar için uzun süren bir belirsizliği ortadan kaldırır. Mahkeme kararlarında ise, miktara bakılmaksızın genellikle istinaf ve temyiz gibi kanun yolları daha geniştir, bu da sürecin uzamasına neden olabilir.
Daha Az Formalite ve Esneklik
Tahkim yargılaması, genel mahkeme süreçlerine kıyasla genellikle daha az katı usul kurallarına tabidir ve daha esnek bir yapıya sahip olabilir. Bu durum, uyuşmazlığın daha pratik ve hızlı bir şekilde ele alınmasına katkıda bulunabilir.
Olası Dezavantajlar
Her sistemde olduğu gibi, sigorta tahkiminin de bazı potansiyel dezavantajları veya dikkat edilmesi gereken yönleri olabilir:
- Sınırlı Kanun Yolları: Özellikle belirli parasal sınırların altındaki uyuşmazlıklar için kararların kesin olması, bazı durumlarda hak arama yollarının daha dar olduğu şeklinde yorumlanabilir. Mahkemelerde ise kanun yolları (istinaf, temyiz) genellikle daha geniştir.
- Duruşma Yapılma Olasılığının Düşüklüğü: Sigorta Tahkim Komisyonu’ndaki uyuşmazlıklar, ilkesel olarak dosya üzerinden incelenir ve karara bağlanır. Gerekli görülmedikçe duruşma yapılmayabilir.1 Bazı taraflar için yüz yüze iddia ve savunmalarını sunabilecekleri bir duruşma ortamının olmaması, bir eksiklik olarak algılanabilir.
Tablo Karşılaştırması (Mahkeme vs. Tahkim)
Aşağıdaki tablo, trafik kazası uyuşmazlıklarında mahkeme süreci ile Sigorta Tahkim Komisyonu sürecini temel kriterler açısından karşılaştırmaktadır:
Kriter | Sigorta Tahkim Komisyonu | Genel Mahkemeler (Asliye Ticaret vb.) |
Çözüm Süresi | Genellikle 4 ay (itirazla birlikte 6-8 ay) 2 | Yıllarca sürebilir 2 |
Maliyet | Genellikle daha düşük (başvuru ücreti, daha az masraf) 2 | Genellikle daha yüksek (harçlar, gider avansı, bilirkişi vb.) |
Uzmanlık | Sigorta konusunda uzman hakemler 1 | Genel hukuk hakimleri (bilirkişi ihtiyacı sık) 2 |
Kesinlik | Belirli miktara kadar kararlar kesin 2 | Genellikle istinaf ve temyize açık (miktara göre değişir) |
Formalite | Daha az formal, daha esnek | Daha katı usul kuralları, daha formal |
Duruşma | Genellikle dosya üzerinden (gerekirse duruşma) 1 | Genellikle duruşmalı yargılama |
Kanun Yolları | Daha sınırlı (parasal sınırlara bağlı itiraz/temyiz) | Daha geniş (istinaf, temyiz) |
Tahkimin sunduğu hız ve uzmanlık avantajı, özellikle sigorta gibi teknik bilgi gerektiren ve hızlı çözümün mağduriyetin azaltılmasında kilit rol oynadığı alanlarda, adalete erişimi kolaylaştıran son derece önemli bir faktördür.2 Trafik kazası mağdurları, kendi durumlarının özelliklerini ve önceliklerini (hızlı çözüm mü, daha kapsamlı bir yargısal denetim mi vb.) dikkate alarak, bir avukata danışmak suretiyle kendileri için hangi yolun daha avantajlı olacağını değerlendirmelidir. Genellikle, hızlı, daha az masraflı ve uzman bir çözüm arayanlar için sigorta tahkimi cazip ve etkin bir seçenek olarak öne çıkmaktadır.
XI. Trafik Kazası Tahkim Başvurusunda Sıkça Sorulan Sorular ve Önemli İpuçları
Sigorta Tahkim Komisyonu’na trafik kazası tahkim başvurusu yapmayı düşünen vatandaşların akıllarında birçok soru oluşması doğaldır. Bu bölümde, sürece ilişkin sıkça sorulan bazı sorulara yanıtlar verilecek ve başvurunun başarılı olması için dikkat edilmesi gereken önemli ipuçları paylaşılacaktır.
Belge Hazırlığının Önemi ve Eksiksiz Dosya Sunumu
Tahkim sürecinin en kritik aşamalarından biri, başvuru dosyasının hazırlanmasıdır. İddialarınızı destekleyecek tüm kanıtların (kaza tespit tutanağı, fotoğraflar, faturalar, doktor raporları, eksper raporları vb.) eksiksiz bir şekilde toplanması ve usulüne uygun olarak Komisyona sunulması, talebinizin haklılığının ortaya konulması açısından hayati önem taşır. Eksik veya yetersiz delillerle yapılan bir başvuru, talebinizin reddedilmesine veya beklenenden daha düşük bir tazminata hükmedilmesine neden olabilir. Bu nedenle, başvuru öncesinde detaylı bir belge hazırlığı yapılmalı, gerekirse bu konuda profesyonel yardım alınmalıdır.
Süreç Takibi Nasıl Yapılır?
Başvurunuzu Sigorta Tahkim Komisyonu’na ilettikten sonra, dosyanızın durumunu takip etmeniz mümkündür:
- Komisyonun Web Sitesi Üzerinden: Sigorta Tahkim Komisyonu’nun resmi web sitesi (sigortatahkim.org) üzerinde genellikle “Online Başvuru Sorgulama” veya benzeri bir bölüm bulunur. Buradan, başvuru sırasında size verilen dosya numarası veya T.C. kimlik numaranız/vergi numaranız ile dosyanızın hangi aşamada olduğunu (raportörde, hakemde, karara çıkmış vb.) sorgulayabilirsiniz.4
- E-Devlet Üzerinden: Bazı durumlarda e-Devlet kapısı üzerinden de tahkim dosyası takibi mümkün olabilmektedir.5
“Trafik kazası tahkim başvurusu” yaparken nelere dikkat edilmeli?
Bu önemli hukuki süreci başlatırken aşağıdaki hususlara özellikle dikkat etmek, hak kaybı yaşamanızı önleyecektir:
- Sigorta Şirketine Ön Başvuru Şartına Kesinlikle Uyun: Daha önce de vurgulandığı gibi, tahkime gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunmak ve yasal cevap süresini (genellikle 15 gün) beklemek veya ret cevabı almak bir dava şartıdır. Bu adım atlanmamalıdır.
- Zamanaşımı Sürelerini Kaçırmayın: Maddi hasarlar için 2 yıl (öğrenmeden itibaren) / 10 yıl (kazadan itibaren), yaralanmalı ve ölümlü kazalarda ise (suç teşkil ediyorsa) daha uzun olan ceza zamanaşımı süreleri içinde başvurunuzu yapın.
- Doğru ve Güncel Başvuru Formunu Kullanın: Komisyonun web sitesinden en güncel başvuru formunu indirerek veya online sistemi kullanarak başvurunuzu yapın.
- Başvuru Ücretini Doğru ve Eksiksiz Yatırın: Uyuşmazlık miktarına göre belirlenen başvuru ücretini ve tebligat giderini Komisyonun belirttiği hesaplara yatırın ve dekontunu dosyanıza ekleyin.
- Tüm İletişim Bilgilerinizi Güncel Tutun ve Tebligatları Dikkatle Takip Edin: Komisyon veya hakemler tarafından size yapılacak bildirimler (eksik evrak talebi, duruşma günü, karar tebliği vb.) verdiğiniz adres veya KEP üzerinden yapılacaktır. Bu tebligatları kaçırmamak, süreci doğru yönetmek açısından kritik öneme sahiptir.
Avukat Desteği Almak Gerekli midir? Sürece Etkisi Nedir?
Sigorta Tahkim Komisyonu’na bireysel olarak (avukatsız) başvuru yapmak mümkündür. Ancak, sigorta hukuku ve tahkim usulü, kendi içinde karmaşık kurallar ve teknik detaylar barındıran özel alanlardır.5 Bu nedenle, özellikle uyuşmazlık konusu karmaşıksa, talep edilen tazminat miktarı yüksekse veya hukuki bilgi ve deneyiminiz yeterli değilse, bir avukattan profesyonel hukuki destek almanız şiddetle tavsiye edilir.
Bir avukatın bu süreçteki rolü şunları içerebilir:
- Uyuşmazlığın doğru bir şekilde analiz edilmesi ve talep edilebilecek tüm tazminat kalemlerinin belirlenmesi.
- Gerekli tüm delillerin toplanması ve hukuki açıdan geçerli bir şekilde sunulması.
- Etkili bir başvuru dilekçesi ve (gerekirse) ek beyan dilekçelerinin hazırlanması.
- Tahkim sürecinin usulüne uygun olarak takip edilmesi, duruşmalara (yapılırsa) katılım.
- Sigorta şirketinin veya hakemlerin olası hukuki argümanlarına karşı savunma yapılması.
- Verilen kararın değerlendirilmesi ve gerekirse itiraz veya diğer kanun yollarına başvurulması.
- Genel olarak hak kayıplarının önlenmesi ve sürecin sizin lehinize en iyi şekilde yönetilmesi.
Tahkim sürecinde “usul ekonomisi” ve “hakkaniyet” ilkeleri ön planda tutulsa da, sürecin hukuki detayları, ispat külfeti, poliçe şartlarının yorumlanması ve güncel Yargıtay içtihatlarının takibi gibi konular, bireylerin tek başlarına haklarını tam ve etkin bir şekilde savunmalarını zorlaştırabilir. Bu durum, özellikle karmaşık dosyalarda veya sigorta şirketlerinin profesyonel hukukçularla temsil edildiği durumlarda, avukat yardımının önemini daha da artırmaktadır.
Kusur Durumu Tahkim Başvurusunu ve Sonucunu Nasıl Etkiler?
Trafik kazalarından doğan tazminat taleplerinde, kazanın oluşumundaki kusur oranı, hem tahkim başvurusunun kabul edilebilirliğini hem de hükmedilecek tazminat miktarını doğrudan etkileyen en önemli faktörlerden biridir.12
- Eğer bir kazada %100 (tam) kusurlu iseniz, genellikle karşı taraftan veya kendi sigortanızdan (kasko hariç bazı durumlar) tazminat talep etme hakkınız bulunmaz. “Kimse kendi kusurundan faydalanamaz” ilkesi burada geçerlidir.
- Eğer kazada kısmi kusurunuz varsa (örneğin, %25, %50, %75 kusurluysanız), talep edebileceğiniz tazminat miktarından kendi kusur oranınız kadar indirim yapılır. Örneğin, 10.000 TL’lik bir zararınız varsa ve kazada %25 kusurlu bulunursanız, alabileceğiniz tazminat genellikle 7.500 TL (%25 indirimli) olacaktır. Kusur oranının tespiti, genellikle Kaza Tespit Tutanağı, olay yeri inceleme raporları, tanık beyanları ve gerekirse bilirkişi incelemesi ile yapılır.
Tahkimde Vekalet Ücreti Çıkar mı? Kime Yüklenir?
Eğer tahkim sürecini bir avukat aracılığıyla takip ettiyseniz ve başvurunuz kısmen veya tamamen kabul edilmişse, yani lehinize bir karar çıkmışsa, genellikle karşı taraf (sigorta şirketi) aleyhine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nde belirlenen miktarın beşte biri (1/5’i) oranında bir vekalet ücretine hükmedilir.4 Bu, avukatlık masrafınızın bir kısmının karşılanması anlamına gelir. Tersine, eğer talebiniz reddedilirse, sizin de karşı tarafın (eğer avukatla temsil ediliyorsa) vekalet ücretinin bir kısmını ödemeniz söz konusu olabilir.
Sigorta Şirketi Ödeme Yapmazsa Ne Olur?
Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından verilen ve kesinleşen bir karar (yani itiraz süresi geçmiş veya itiraz sonucu lehinize sonuçlanmış bir karar), ilam niteliğindedir. Eğer sigorta şirketi, bu kesinleşmiş karara rağmen belirlenen tazminatı süresi içinde ödemezse, alacaklı olarak bu karara dayanarak İcra Müdürlükleri aracılığıyla ilamlı icra takibi başlatabilir ve alacağınızı yasal yollarla tahsil edebilirsiniz.
Bu ipuçları ve yanıtlar, trafik kazası tahkim başvurusu sürecinde karşılaşabileceğiniz temel konulara ışık tutmayı amaçlamaktadır. Ancak her olay kendi özel şartlarını barındırdığından, spesifik durumunuz için bir hukuk profesyonelinden danışmanlık almanız en doğru yaklaşım olacaktır.
XII. Bilinçli Bir Başvuru İçin Yol Haritası
Trafik kazaları, ne yazık ki hayatın beklenmedik ve üzücü gerçeklerinden biridir. Böyle bir durumla karşılaşıldığında, maddi ve manevi kayıpların yanı sıra, hak arama sürecinin karmaşıklığı da mağdurlar için ek bir yük oluşturabilir. Ancak, Türk hukuk sisteminde, özellikle sigorta uyuşmazlıklarının çözümü için Sigorta Tahkim Komisyonu aracılığıyla sunulan trafik kazası tahkim başvurusu yolu, mağdurlara daha hızlı, daha az maliyetli ve uzmanlaşmış bir çözüm imkanı sunmaktadır.
Bu kapsamlı rehber boyunca detaylı bir şekilde incelendiği üzere, trafik kazası tahkim başvurusu süreci, belirli adımları ve dikkat edilmesi gereken önemli noktaları içermektedir. Sürecin genel bir özeti ve temel adımları şu şekilde hatırlatılabilir:
- Öncelikli Adım: Sigorta Şirketine Yazılı Başvuru: Her şeyden önce, tazminat talebinizi ve zararlarınızı içeren yazılı bir başvuruyu ilgili sigorta kuruluşuna iletmek ve yasal cevap süresini (genellikle 15 gün) beklemek veya ret cevabı almak zorunludur. Bu, tahkim yoluna gidebilmek için bir “dava şartı” niteliğindedir.
- Gerekli Belgelerin Titizlikle Toplanması: Başvurunuzu destekleyecek tüm kanıtları (kaza tespit tutanağı, hasar fotoğrafları, tıbbi raporlar, faturalar, poliçe vb.) eksiksiz bir şekilde hazırlamak, talebinizin gücünü artıracaktır.
- Doğru Başvuru Yöntemiyle Komisyona Müracaat: Sigorta Tahkim Komisyonu’na online veya fiziki yollarla, usulüne uygun doldurulmuş başvuru formu ve ekleriyle birlikte başvurunuzu yapmalısınız. Başvuru ücretinin de doğru bir şekilde yatırılması gerekmektedir.
- Sürecin Dikkatle Takip Edilmesi ve Karara Göre Hareket Etme: Başvurunuzun Komisyon tarafından değerlendirilme aşamalarını (raportör incelemesi, hakem ataması, karar verilmesi) takip etmeli ve verilen karara göre (kabul, ret, kısmi kabul) gerekirse itiraz veya diğer yasal haklarınızı kullanmalısınız.
Hak arama sürecinde bilinçli olmak, doğru adımları zamanında atmak ve yasal haklarınızın farkında olmak, mağduriyetinizin en aza indirilmesi ve adaletin tecelli etmesi açısından hayati önem taşımaktadır. Sigorta tahkim yolu, bu bilinçle hareket edildiğinde, trafik kazası mağdurları için gerçekten etkili bir çözüm mekanizması olabilir.
Unutulmamalıdır ki, her trafik kazası ve her uyuşmazlık kendi özel koşullarını barındırır. Bu rehber genel bir bilgilendirme amacı taşımakla birlikte, karmaşık hukuki süreçlerde, özellikle sigorta hukuku ve tazminat talepleri gibi teknik bilgi gerektiren konularda, alanında uzman bir avukattan profesyonel hukuki yardım almak, hak kayıplarını önlemek ve süreci en doğru şekilde yönetmek adına en sağlıklı yoldur. Haklarınızı aramaktan çekinmeyin ve bu süreçte size yol gösterecek doğru kaynaklara başvurun. Bu tür hukuki süreçlerde uzman bir avukattan destek almak, haklarınıza tam ve eksiksiz bir şekilde ulaşmanızda önemli bir fark yaratabilir.
Bu makalenin amacı, Av. Murteza Osman AŞIK ve Aşık Hukuk Bürosu’nun web sitesi ziyaretçilerine, trafik kazası sonrası sigorta tahkim başvurusu konusunda kapsamlı ve anlaşılır bir kaynak sunarak, onların hak arama süreçlerinde daha bilinçli ve güçlü adımlar atmalarına yardımcı olmaktır. Bu sayede, adalete erişimin kolaylaştırılması ve sigorta sektörüne olan güvenin artırılması hedeflenmektedir.
Alıntılanan çalışmalar
- Sigorta Tahkim Komisyonu Başvurusu, Ücretleri ve İtirazı, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.sigortam.net/sigorta-tahkim-komisyonu
- SİGORTA TAHKİM KOMİSYONUNA BAŞVURMANIN YARARLARI – Av. Emre Mert, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.emremert.av.tr/sigorta-tahkim-komisyonuna-basvurmanin-yararlari/
- Komisyonun Görevleri ve Amaçları – Sigorta Tahkim Komisyonu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://sigortatahkim.org/sayfa/hakkimizda-komisyonun-gorev-ve-amaclari
- SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU BAŞVURUSU – 2025, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.harbiyehukuk.com/sigorta-tahkim-komisyonu-basvurusu/
- Sigorta Tahkim Komisyonuna Başvuru Nasıl Yapılır? 2024 – Çözüm …, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://cozumavukatlik.org/sigorta-tahkim-komisyonuna-basvuru/
- Sigorta Hukuku – Arısüt Hukuk Grubu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://arisuthukuk.av.tr/calisma-alanlarimiz/sigorta-hukuku
- Trafik Kazalarında Tahkim Usulü – Minval Hukuk, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://minvalhukuk.com/sigorta-hukuku/trafik-kazalarinda-tahkim-usulu/
- SİGORTA HUKUKU UYUŞMAZLIKLARININ TAHKİM YOLUYLA ÇÖZÜMÜ – İstanbul Üniversitesi, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://nek.istanbul.edu.tr/ekos/TEZ/ET003248.pdf
- Makale » Sigorta Tahkim Komisyonu’nun Örgütsel Yapısı ve İşleyişi – DergiPark, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://dergipark.org.tr/tr/pub/esad/issue/70716/1117627
- kasko ve zmms konulu sigorta tahkim komisyonu hakem kararlarının türk ticaret kanunu – Afyon Kocatepe Üniversitesi, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://acikerisim.aku.edu.tr/xmlui/bitstream/handle/11630/11743/10367161.pdf?sequence=1&isAllowed=y
- Sigorta Tahkim Komisyonuna Başvuru 2025 – Mıhcı Hukuk Bürosu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://mihci.av.tr/sigorta-tahkim-komisyonuna-basvuru/
- ARAÇ DEĞER KAYBI VE SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.isaergen.av.tr/haberdetay/arac-deger-kaybi-ve-sigorta-tahkim-komisyonu
- mahkemeye – tahkime başvurmadan önce sigorta şirketine başvuru zorunluluğu – İzmir Barosu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.izmirbarosu.org.tr/pdfdosya/mahkemeye-tahkime-basvurmadan-once-sigorta-sirketine-basvuru-zorunlulugu201942111440632.pdf
- Trafik Kazalarında Sigorta Şirketine Başvuru Süreci (Ölümlü – Yaralanmalı – Maddi Hasarlı), erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://cozumavukatlik.org/trafik-kazasi-sigorta-sirketine-basvuru/
- TRAFİK KAZALARINDA BEDENİ HASAR TAZMİNATI – MKC Hukuk ve Danışmanlık, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://mkchukuk.com/trafik-kazalarinda-bedeni-hasar-tazminati/
- Bedensel Zararlar Nedeniyle Tazminat ve Sigorta Hukuku, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://slchukuk.com.tr/bedensel-zararlar-nedeniyle-tazminat/
- Sigortacılıkta Tahkimde Uyuşmazlığın Mahkemeye veya Tüketici Sorunları Hakem Heyetine İntikal Etmemiş Olması Şartının Değerlendirilmesi – Lexpera Blog, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://blog.lexpera.com.tr/sigortacilikta-tahkimde-uyusmazligin-mahkemeye-veya-tuketici-sorunlari-hakem-heyetine-intikal-etmemis-olmasi-sartinin-degerlendirilmesi/
- Güncel Karar Dergisi – Sigorta Tahkim Komisyonu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.sigortatahkim.org/content/CmsFiles/karardrgs61.pdf
- Sigorta Tahkim Komisyonu’na Başvuru İçin Arabuluculuğa Gidilmesi Dava Şartı Değildir, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.cankayaarabuluculuk.com/bilgi-bankasi/kararlar/sigorta-tahkim-komisyonu-na-basvuru-icin-arabuluculuga-gidilmesi-dava-sarti-degildir
- Sigorta Tahkim Davası Öncesinde Arabuluculuk Zorunlu Mudur?, erişim tarihi Haziran 5, 2025, http://www.isiktac.av.tr/Makaleler/2021-Ocak_Subat%20Sigorta%20Tahkim%20Davasi%20Oncesinde%20Arabuluculuk%20Zorunlu%20Mudur_NCI.pdf
- Başvuru Formu – Sigorta Tahkim Komisyonu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.sigortatahkim.org/sayfa/basvuru-formu
- Sigorta Tahkim Komisyonu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, http://www.sigortatahkim.org.tr/
- ARAÇ DEĞER KAYBI TAHKİM BAŞVURUSU – 2024 – Harbiye Hukuk Bürosu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.harbiyehukuk.com/arac-deger-kaybi-tahkim-basvurusu/
- TRAFİK KAZASI SEBEBİ İLE SİGORTA TAHKİM KOMİSYONUNA BAŞVURU DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ – Alanya Avukatlık ve Hukuk Bürosu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://alanyaavukatlik.com/bilgilendirme/trafik-kazasi-sebebi-ile-sigorta-tahkim-komisyonuna-basvuru-dilekcesi-ornegi/
- Güvence Hesabına Başvuru Nasıl Yapılır? Dilekçe Örneği 2025 – Avukat Tunç Sudi TOL, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.tuncsuditol.av.tr/guvence-hesabina-basvuru-nasil-yapilir-dilekce-ornegi/
- Sigorta ve Tahkim Departmanı – Essa Hukuk ve Danışmanlık, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://essahukukvedns.com/faliyet-sigorta-ve-tahkim-departmani-17
- Başvuru Ücretleri – Sigorta Tahkim Komisyonu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.sigortatahkim.org/sayfa/basvuru-ucretleri
- Başvuru Nasıl Sonuçlanır – Sigorta Tahkim Komisyonu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.sigortatahkim.org.tr/sayfa/basvuru-nasil-sonuclanir
- Tahkimde parasal sınırlar yeniden düzenlendi – Sigortacı Gazetesi, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://sigortacigazetesi.com.tr/tahkimde-parasal-sinirlar-yeniden-duzenlendi/
- Sık Sorulan Sorular – Sigorta Tahkim Destek, erişim tarihi Haziran 5, 2025, http://www.sigortatahkimdestek.com/sik-sorulan-sorular/
- Araç Değer Kaybı Başvurusu , Değer Kaybı Başvurusu Davası – Tahancı Hukuk Bürosu, Ankara, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.tahanci.av.tr/arac-deger-kaybi-davasi/
- ARAÇ DEĞER KAYBI VE ŞARTLARI – 2024, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.harbiyehukuk.com/arac-deger-kaybi-ve-sartlari/
- Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Ankara – Av. Handan SAYAN ÖZGÜL, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://handansayanozgul.av.tr/destekten-yoksun-kalma-tazminati/
- TRAFİK KAZASI SONRASINDA DÜZENLENEN MALULİYET RAPORLARINDA YAŞANAN SORUNLAR VE MALULİYET ORANLARININ İLGİLİ YÖNETMELİK – İstanbul Üniversitesi, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://nek.istanbul.edu.tr/ekos/TEZ/61511.pdf
- Trafik Kazası Nedeniyle Tazminat Davası 2025 – Eskişehir Avukat Oğuz ÖZDEMİR, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.oguzozdemir.av.tr/trafik-kazasi-nedeniyle-tazminat-davasi/
- Sıkça Sorulan Sorular – Güvence Hesabı, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.guvencehesabi.org.tr/sikca-sorulan-sorular
- Sigorta Tahkim Komisyonu’nun Kesin Kararlarına Karşı Başvurulabilecek Kanun Yolları, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.ulucahukuk.com/sigorta-tahkim-komisyonunun-kesin-kararlarina-karsi-basvurulabilecek-kanun-yollari/
- İtiraz Başvuru Ücretleri – Sigorta Tahkim Komisyonu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://sigortatahkim.org/sayfa/itiraz-basvuru-ucretleri
- İtiraz Başvuru Formu – Sigorta Tahkim Komisyonu, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.sigortatahkim.org/sayfa/itiraz-basvuru-formu
- 1-Sigorta Tahkim Komisyonu Nedir?, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://sigortatahkim.org/sayfa/sik-sorulan-sorular
- Sigorta Tahkim Kurulu kararlarına karşı itiraz ve temyiz yolu başvuruları şartları nelerdir?, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.altinelhukuk.com/makale/sigorta-tahkim-kurulu-kararlarina-karsi-itiraz-ve-temyiz-yolu-basvurulari-sartlari-nelerdir
- hakem kararlarının iptali kararlarına karşı istinaf yoluna başvurmadan doğrudan temyiz – DergiPark, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/415129
- Ferdi Kaza Sigortası İle Tazminat Davası Arasındaki Farklar? – FFK Partner, erişim tarihi Haziran 5, 2025, https://www.ffkpartnerhukuk.com.tr/ferdi-kaza-sigortasi-ile-tazminat-davasi-arasindaki-farklar/