Genel

Suç Nerede İşlenmiş Sayılır?

Türk Ceza Kanunu Madde 8 Kılavuzu

Ceza hukukunda bir suçun nerede işlendiği sorusu, sadece coğrafi bir merak konusu değildir; adaletin tecellisi ve kanunların uygulanması açısından hayati bir öneme sahiptir. Bir eylemin hangi ülkenin kanunlarına tabi olacağını ve hangi mahkemelerin yargılama yetkisine sahip olacağını belirleyen temel unsur, suçun işlendiği yerdir. Türk Ceza Kanunu (TCK), bu kritik soruyu 8. maddesi ile net kurallara bağlamıştır. Özellikle sınır aşan unsurlar taşıyan veya günümüzün dijital çağında sıkça karşılaşılan internet üzerinden işlenen suçlarda TCK Madde 8’in ne anlama geldiğini bilmek, hem hak arayan vatandaşlar hem de hukuk uygulayıcıları için vazgeçilmezdir.

Türk Ceza Kanunu Madde 8 Ne Anlatıyor?

TCK Madde 8, ceza kanunlarının yer bakımından uygulanma sınırlarını çizer. Yani, hangi coğrafi alanlarda veya hangi koşullar altında işlenen suçlarda Türk mahkemelerinin yetkili olacağını ve Türk Ceza Kanunu’nun uygulanacağını belirler.

Temel İlke: Mülkilik (Toprakta İşlenen Suçlar)

Maddenin ilk fıkrası, temel prensibi ortaya koyar: “Türkiye’de işlenen suçlar için Türk kanunları uygulanır”.1 Bu, ceza hukukunda “mülkilik” veya “ülkesellik” ilkesi olarak bilinir. Devletin kendi egemenlik alanı içerisinde işlenen suçlara kendi kanunlarını uygulaması, egemenlik hakkının doğal bir sonucudur.2 Türkiye Cumhuriyeti, kendi topraklarında düzeni sağlamak ve ihlalleri cezalandırmak için öncelikli yetkiye sahiptir. Bu ilke, suçun failinin veya mağdurunun vatandaşlığına bakılmaksızın, suçun Türkiye sınırları içinde işlenmesi durumunda Türk kanunlarının uygulanmasını esas alır.4

Devletlerin kendi sınırları içinde gerçekleşen eylemlere karşı kendi iç hukuk mekanizmalarını uygulama iradesi, mülkilik ilkesinin temelini oluşturur. Bu ilke, ceza kurallarının yer bakımından uygulanmasında en temel ve en geniş kapsamlı ilke olarak kabul edilir.3 Bu yaklaşım, devletin kendi toprakları üzerindeki hakimiyetini ve kanun yapma gücünü pekiştirir; zira bir devletin en temel görevlerinden biri, kendi coğrafyasında hangi davranışların kabul edilebilir olduğunu tanımlamak ve bu kuralları ihlal edenleri yargılamaktır. TCK Madde 8, bu yargılama yetkisinin coğrafi çerçevesini çizerek, Türkiye’nin kendi kendini yönetme hakkını somutlaştırır.

Anahtar Kavramlar: “Fiil” Nerede, “Netice” Nerede?

Mülkilik ilkesinin nasıl işleyeceğini anlamak için TCK Madde 8(1)’in devamına bakmak gerekir: ” Fiilin kısmen veya tamamen Türkiye’de işlenmesi veya neticenin Türkiye’de gerçekleşmesi halinde suç, Türkiye’de işlenmiş sayılır.1 Bu hüküm, “Türkiye’de işlenmiş suç” kavramının kapsamını genişletir ve iki ana kritere dayandırır:

  1. Fiilin İşlendiği Yer: Bu, suçun hareket unsurunun, yani kanunda tanımlanan eylemin (yapma veya yapmama şeklindeki davranışın) gerçekleştiği yeri ifade eder. Örneğin, bir kişiye fiziksel saldırıda bulunulmuşsa, fiilin işlendiği yer darbenin vurulduğu yerdir. Bir hırsızlık suçunda, eşyanın alındığı yer fiilin işlendiği yerdir. Maddede geçen “kısmen işlenme” ifadesi önemlidir. Eğer suç teşkil eden hareketin herhangi bir parçası Türkiye’de gerçekleşmişse, suç yine Türkiye’de işlenmiş sayılır. Örneğin, yurtdışında planlanan bir suçun hazırlık hareketleri Türkiye’de yapılmışsa veya bir kişiyi hürriyetinden yoksun kılma gibi kesintisiz bir suçun bir kısmı Türkiye topraklarında devam etmişse, Türk kanunları uygulanabilir.2
  2. Neticenin Gerçekleştiği Yer: Bu ise, suçun kanuni tanımında belirtilen sonucun ortaya çıktığı yeri ifade eder. Hareket yurtdışında yapılmış olsa bile, eğer suçun kanunda öngörülen neticesi Türkiye’de meydana gelmişse, suç yine Türkiye’de işlenmiş sayılır. Örneğin, komşu bir ülkeden atılan bir bombanın Türkiye’de patlayarak zarara yol açması 2 veya yurtdışından verilen sahte bir yatırım tavsiyesi üzerine Türkiye’deki bir kişinin dolandırılması gibi durumlarda, netice Türkiye’de gerçekleştiği için Türk mahkemeleri yetkili olur.

TCK Madde 8’in hem fiilin işlendiği yeri hem de neticenin gerçekleştiği yeri dikkate alması, Türk yargısının yetki alanını önemli ölçüde genişletmektedir. Sadece fiilin işlendiği yere dayalı bir sistem, özellikle hareketin ve sonucun farklı ülkelerde meydana geldiği “mesafe suçlarında” (örneğin sınır aşan dolandırıcılık, internet suçları) mağdurların hak aramasını zorlaştırabilirdi. Sadece neticenin gerçekleştiği yere odaklanmak ise, neticenin belirsiz veya dağınık olduğu durumlarda yetki sorunları yaratabilirdi. Kanun koyucu, her iki kriteri de benimseyerek, Türkiye’nin yargılama yapmakta meşru menfaatinin bulunduğu daha fazla durumu kapsamayı amaçlamış, böylece suçların yargı yetkisi boşluğuna düşmesini engellemeye çalışmıştır.4

“Fiil” Ne Demek? (TDK Açıklaması)

Peki kanunda geçen ‘fiil’ kelimesi ne anlama geliyor? Türk Dil Kurumu’na (TDK) göre ‘fiil’ kelimesinin anlamlarından biri **’İş, davranış’**tır.5 Ceza hukuku bağlamında “fiil”, kanunda suç olarak tanımlanan ve hukuka aykırılık teşkil eden insan davranışını, yani hareketi ifade eder.

“Türkiye” Nereleri Kapsıyor? (TCK Madde 8/2)

TCK Madde 8 açısından “Türkiye” kavramı, sadece Anadolu ve Trakya’daki kara parçalarından ibaret değildir. Maddenin ikinci fıkrası, suçun hangi özel alanlarda işlenmesi halinde Türkiye’de işlenmiş sayılacağını açıkça belirtir 1:

  • a) Türk kara ve hava sahaları ile Türk karasuları: Bu, Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenliği altındaki temel coğrafi alanlardır.
  • b) Açık denizde ve bunun üzerindeki hava sahasında, Türk deniz ve hava araçlarında veya bu araçlarla: Türk bayrağı taşıyan sivil gemi veya uçaklarda, nerede bulunurlarsa bulunsunlar (açık deniz gibi) işlenen suçlar, Türkiye’de işlenmiş sayılır. Buna “bayrak devleti prensibi” de denir.
  • c) Türk deniz ve hava savaş araçlarında veya bu araçlarla: Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait askeri gemi ve uçaklar, bulundukları yerden bağımsız olarak Türk toprağı sayılır ve buralarda işlenen suçlar Türk kanunlarına tabidir.
  • d) Türkiye’nin kıt’a sahanlığında veya münhasır ekonomik bölgesinde tesis edilmiş sabit platformlarda veya bunlara karşı: Türkiye’nin deniz yetki alanlarındaki (kıta sahanlığı veya MEB) petrol platformu gibi sabit tesislerde veya bu tesislere yönelik işlenen suçlar da Türk yargısının yetki alanına girer.

Bu düzenleme, Türk ceza yargısının yetkisini fiziki kara sınırlarının ötesine taşımaktadır. Özellikle Türk bayraklı gemi ve uçakları “yüzen ülke toprağı” gibi kabul ederek 7 ve uluslararası hukuktan kaynaklanan deniz yetki alanlarındaki hakları ceza hukukuna yansıtarak, Türkiye’nin ve vatandaşlarının menfaatlerini daha geniş bir alanda koruma altına almaktadır. Uluslararası hukuk, devletlere bayraklarını taşıyan araçlar üzerinde ve belirli deniz alanlarında yargı yetkisi kullanma hakkı tanır; TCK Madde 8/2 bu hakları iç hukuka aktararak somutlaştırmaktadır.7

TCK Madde 8 Neden Bu Kadar Önemli?

TCK Madde 8, basit bir usul kuralı olmanın ötesinde, ceza adalet sisteminin temel taşlarından biridir. Önemi birkaç başlıkta toplanabilir:

  • Adaletin Sağlanması: Suçun işlendiği yerin net bir şekilde belirlenmesi, suçların cezasız kalmasını önler. Özellikle sınır aşan suçlarda veya neticenin farklı bir ülkede ortaya çıktığı durumlarda, TCK 8, Türkiye’nin yargı yetkisini kullanarak adaletin sağlanmasına imkan tanır.2 Mağdurların haklarını korumak ve kamu düzenini sağlamak açısından kritik bir rol oynar.
  • Devlet Egemenliği: Mülkilik ilkesi, devletin kendi toprakları üzerindeki hakimiyetinin ve kanun koyma yetkisinin bir göstergesidir.2 TCK 8, bu egemenliği ceza hukuku alanında somutlaştırır ve Türkiye’nin kendi sınırları içindeki olaylara müdahale etme hakkını teyit eder.
  • Hukuki Belirlilik: Madde, hangi durumlarda Türk kanunlarının ve mahkemelerinin yetkili olacağına dair açık kurallar sunar. Bu belirlilik, hem bireylerin hangi kanunlara tabi olduklarını bilmeleri hem de savcılık ve mahkemelerin yetki karmaşası yaşamaması açısından önemlidir.7 Anlamsız veya yetkisiz yargılamaların önüne geçilmesine yardımcı olur.2
  • Uluslararası İlişkiler: Bir suçun hangi ülkede işlenmiş sayılacağı, ülkeler arası hukuki ilişkileri doğrudan etkiler. TCK 8, Türkiye’nin yargı yetkisinin sınırlarını çizerek, suçlu iadesi, adli yardımlaşma gibi konularda diğer ülkelerle olan ilişkilerin hukuki zeminini oluşturur.3

Ancak TCK Madde 8’in uygulanması, özellikle yabancı unsurlar içeren olaylarda hassas bir denge gerektirir. Türkiye, mülkilik ilkesi gereği kendi topraklarında işlenen suçlarda geniş bir yargı yetkisi talep ederken, bu durum uluslararası hukukun genel ilkeleri, diğer devletlerin egemenlik hakları ve adli yardımlaşma anlaşmaları ile birlikte değerlendirilmelidir. Örneğin, TCK Madde 9, Türkiye’de işlenen bir suçtan dolayı yabancı bir ülkede hüküm verilmiş olsa bile Türkiye’de yeniden yargılama yapılmasına izin verir.3 Bu durum, “aynı fiilden dolayı iki kez yargılama olmaz” (ne bis in idem) ilkesiyle potansiyel bir gerilim yaratsa da, Türk hukuk sistemi egemenlik hakkını bu noktada önceliklendirmiştir. Ancak Yargıtay kararlarında da belirtildiği gibi, bu gibi durumlarda mükerrer cezalandırmayı önlemek adına yurtdışında çekilen cezanın mahsubu gibi mekanizmalar devreye girer.3 Dolayısıyla, TCK 8’in uygulanması, salt bir iç hukuk meselesi olmaktan çok, ulusal egemenlik iddiaları ile uluslararası hukukun ve işbirliğinin gerekleri arasında bir denge kurma çabasını yansıtır. Failin yurtdışında olması gibi pratik zorluklar da yargı yetkisinin kullanılmasını fiilen etkileyebilir.2

TCK Madde 8 Hayatımıza Nasıl Dokunuyor? Örnek Olaylar

Teorik açıklamalar bir yana, TCK Madde 8’in günlük hayattaki yansımalarını somut örneklerle görmek daha aydınlatıcı olacaktır. Aşağıdaki kurgusal olaylar, maddenin farklı durumlarda nasıl işlediğini göstermektedir (Kimlikler ve detaylar tamamen kurgusaldır):

  • Örnek 1: Basit Yurtiçi Suç (Batman): Batman şehir merkezindeki bir kuyumcudan altın çalınması olayı düşünelim. Hırsızlık fiili (altının alınması) ve neticesi (malvarlığının azalması) tamamen Türkiye topraklarında, Batman’da gerçekleşmiştir. Bu durumda TCK 8/1 uyarınca şüpheye yer olmaksızın Türk kanunları uygulanır ve Batman mahkemeleri yetkilidir.
  • Örnek 2: Sınır Aşan Fiziksel Suç (Batman Kurgusu): Suriye’deki çatışma bölgelerinden yasadışı yollarla elde edilen tarihi eserlerin, bir şebeke tarafından gizlice Türkiye’ye sokulduğunu ve Batman’daki bir depoda saklanıp buradan İstanbul’daki alıcılara gönderildiğini varsayalım. Suçun başlangıcı (eserlerin elde edilmesi) yurtdışında olsa da, suçun devamı niteliğindeki taşıma ve saklama fiillerinin bir kısmı Türkiye’de (Batman ve güzergah üzerinde) işlenmiştir. Bu nedenle, TCK 8/1’deki “fiilin kısmen Türkiye’de işlenmesi” koşulu gerçekleştiğinden, Türk mahkemeleri bu suçla ilgili yargılama yapmaya yetkilidir.2
  • Örnek 3: İnternet Suçu (Batman Kurgusu): Almanya’da yaşayan bir gurbetçi, sosyal medya üzerinden Batman’da ticaret yapan eski ortağı hakkında asılsız ve hakaret içeren paylaşımlarda bulunsun. Hakaret fiili Almanya’dan gerçekleştirilmiş olsa da, suçun neticesi (mağdurun şeref ve saygınlığının zedelenmesi) Türkiye’de, Batman’da ortaya çıkmaktadır. Bu durumda, TCK 8/1’deki “neticenin Türkiye’de gerçekleşmesi” kriteri uyarınca Türk mahkemeleri yetkili olabilir. Tersinden bir örnek düşünelim: Batman’da yaşayan bir kişi, internet üzerinden sahte bir e-ticaret sitesi kurarak yurtdışındaki birçok kişiyi dolandırsın. Dolandırıcılık fiilinin bir kısmı (siteyi kurma, yönetme, parayı alma gibi eylemler) Türkiye’de işlendiği için, yine TCK 8/1 gereği Türk yargısı yetkilidir.4
  • Örnek 4: Hareketli Suç (Gemi/Uçak): İstanbul’dan kalkan ve uluslararası sularda seyreden bir Türk yolcu gemisinde, iki yolcu arasında çıkan tartışma kavgaya dönüşür ve biri diğerini yaralar. Olay anında gemi herhangi bir ülkenin karasularında olmasa bile, suç Türk bayrağı taşıyan bir deniz aracında işlendiği için TCK 8/2(b) uyarınca Türkiye’de işlenmiş sayılır ve Türk Ceza Kanunu uygulanır.1

Bu örneklerden de görüleceği gibi, TCK Madde 8, özellikle son iki örnekte olduğu gibi, modern hayatın getirdiği karmaşık durumları da kapsamaya çalışmaktadır. Ancak internet suçları, TCK 8’in geleneksel “yer” kavramını en çok zorlayan alanı oluşturmaktadır. İnternetin sınırsız doğası nedeniyle, bir siber suçta failin fiziksel olarak bulunduğu yer, suçta kullanılan sunucuların bulunduğu yer ve mağdurun etkilendiği yer birbirinden çok farklı ülkelerde olabilir. Failin eylemi gerçekleştirdiği yer (fiilin işlendiği yer) ile zararın ortaya çıktığı yer (neticenin gerçekleştiği yer) farklı yargı çevrelerinde olduğunda yetki sorunu doğar. TCK 8, her iki durumu da kapsayarak geniş bir yetki alanı çizse de, hangi ülkenin yargılamayı fiilen yapacağı konusunda uygulamada tartışmalar yaşanabilmektedir. Bu durum, bazı hukukçuların “her yerdelik teorisi” gibi, suçun işlenmesiyle ilgili herhangi bir bağlantı noktası bulunan her ülkenin potansiyel olarak yetkili sayılabileceği yönünde yorumlar yapmasına neden olmaktadır.4 Bu tür yetki sorunlarının çözümü, genellikle uluslararası işbirliği ve adli yardımlaşma mekanizmalarını gerektirir.

Yüksek Mahkeme Kararları Işığında TCK Madde 8

Kanun maddelerinin yorumlanması ve somut olaylara uygulanması sürecinde yüksek mahkeme kararları (içtihatlar) büyük önem taşır. Yargıtay’ın TCK Madde 8 ile ilgili verdiği kararlar, maddenin nasıl anlaşıldığına ve uygulandığına ışık tutmaktadır:

  • Mülkilik İlkesinin Esas Alınması ve İstisnalar: Yargıtay, kararlarında istikrarlı bir şekilde mülkilik ilkesinin Türk ceza hukukunda yer bakımından uygulamada temel ilke olduğunu vurgulamaktadır. Ancak, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerin (örneğin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, suçluların iadesine veya hükümlülerin nakline ilişkin sözleşmeler) bu ilkeye istisnalar getirebileceğini ve bu sözleşme hükümlerinin Anayasa’nın 90. maddesi uyarınca kanun hükmünde olduğunu kabul etmektedir.3 Bir Yargıtay kararında belirtildiği üzere, Türkiye’nin bir suçtan dolayı yargılama yetkisi bulunsa dahi, mülkilik ilkesi uyarınca asli yargı yetkisinin suçun işlendiği yer devletinde olabileceği ve Türkiye’nin yargı yetkisinin tali (ikincil) nitelikte kalabileceği durumlar mevcuttur. Bu durum, özellikle suçlu iadesi taleplerinin değerlendirilmesinde önem kazanmaktadır.3
  • Yeniden Yargılama İmkanı (TCK Madde 9 ile Bağlantı): Yargıtay, TCK Madde 9’a atıfla, Türkiye’de işlenen bir suçtan dolayı fail hakkında yabancı bir ülkede mahkumiyet veya beraat kararı verilmiş olmasının, Türkiye’de yeniden yargılama yapılmasına engel teşkil etmediğini teyit etmektedir.3 Yani, mülkilik ilkesi gereği Türkiye, kendi topraklarında işlenen suçları yargılama hakkını saklı tutar. Ancak, Yargıtay aynı zamanda mükerrer cezalandırmanın önüne geçilmesi gerektiğini ve bu nedenle failin yabancı ülkede çektiği hapis cezasının veya ödediği adli para cezasının Türkiye’deki cezasından mahsup edilmesi (indirilmesi) gerektiğini belirtmektedir.3
  • Kabahatler Açısından Uygulama: Yargıtay, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun atfı uyarınca, TCK Madde 8’de düzenlenen yer bakımından uygulama kurallarının, idari yaptırım gerektiren kabahatler için de geçerli olduğunu kabul etmektedir (Kanunda aksine bir hüküm olmadıkça).3

Bölge Adliye Mahkemeleri (BAM) kararları açısından, elimizdeki veriler doğrudan TCK Madde 8’in esasına ilişkin spesifik yorumlar içermese de 10, genel uygulamanın Yargıtay içtihatları ve kanunun lafzı doğrultusunda şekillendiği söylenebilir.

Sonuç olarak, kanun metni genel çerçeveyi çizmekle birlikte, Yargıtay içtihatları TCK Madde 8’in özellikle sınırda kalan, karmaşık veya uluslararası unsurlar içeren somut olaylara nasıl uygulanacağını netleştirmekte ve hukuk uygulayıcılarına yol göstermektedir. Kanunun zaman içinde değişen koşullara (örneğin teknolojinin gelişimiyle ortaya çıkan yeni suç tipleri) ve uluslararası hukuktaki gelişmelere uyum sağlamasında içtihatların rolü büyüktür.

TCK Madde 8 Anahtar Noktalar Tablosu

Aşağıdaki tablo, TCK Madde 8’in temel prensiplerini özetlemektedir:

İlke / Kural Açıklama Örnek Durum İlgili Fıkra
Mülkilik İlkesi Türkiye’de işlenen suçlar hakkında Türk kanunları uygulanır. Ankara’da işlenen bir soygun. TCK 8/(1)
Fiilin Tamamen Türkiye’de İşlenmesi Suç teşkil eden hareketin tamamı Türkiye sınırları içinde yapılır. İstanbul’da bir kişiye hakaret edilmesi. TCK 8/(1)
Fiilin Kısmen Türkiye’de İşlenmesi Suç teşkil eden hareketin bir kısmı Türkiye’de, bir kısmı yurtdışında yapılır veya kesintisiz suç Türkiye’de devam eder. Yurtdışında başlayan insan kaçakçılığının Türkiye üzerinden devam etmesi. TCK 8/(1)
Neticenin Türkiye’de Gerçekleşmesi Suç teşkil eden hareket yurtdışında yapılsa bile, kanunda tanımlanan sonuç Türkiye’de meydana gelir. Yurtdışından gönderilen virüslü bir e-posta ile Türkiye’deki bir şirketin bilgisayar sisteminin çökertilmesi. TCK 8/(1)
Kara, Hava ve Deniz Sahaları Suç, Türkiye’nin kara ülkesi, iç suları, karasuları ve hava sahasında işlenirse Türkiye’de işlenmiş sayılır. İzmir hava sahasında izinsiz uçuş yapılması. TCK 8/(2)a
Türk Sivil Araçları Suç, açık denizde veya üzerindeki hava sahasında Türk bayraklı sivil gemi veya uçakta işlenirse Türkiye’de işlenmiş sayılır. Uluslararası sularda seyreden Türk yolcu gemisinde hırsızlık yapılması. TCK 8/(2)b
Türk Askeri Araçları Suç, nerede bulunursa bulunsun Türk askeri gemi veya uçağında işlenirse Türkiye’de işlenmiş sayılır. Yabancı bir limanda demirli Türk savaş gemisinde işlenen yaralama suçu. TCK 8/(2)c
Kıta Sahanlığı/MEB Platformları Suç, Türkiye’nin kıta sahanlığı veya münhasır ekonomik bölgesindeki sabit platformlarda veya bunlara karşı işlenirse Türkiye’de işlenmiş sayılır. Karadeniz’deki Türk petrol platformuna sabotaj düzenlenmesi. TCK 8/(2)d

Bu tablo, TCK Madde 8’in kapsamını ve hangi durumlarda Türk yargısının yetkili hale geldiğini ana hatlarıyla göstermektedir. Ancak her somut olayın kendi özel koşulları içinde değerlendirilmesi gerektiğini unutmamak önemlidir.

Türk Ceza Kanunu’nun 8. maddesi, adaletin coğrafi sınırlarını belirleyen temel bir düzenlemedir. “Suç nerede işlendi?” sorusuna verdiği yanıtlarla, hangi olaylarda Türk kanunlarının ve mahkemelerinin devreye gireceğini netleştirir. Mülkilik ilkesini esas almakla birlikte, fiilin veya neticenin Türkiye ile olan bağlantısını geniş bir perspektiften değerlendirerek, hem devlet egemenliğini korumayı hem de suçların cezasız kalmamasını hedefler. Kara sınırlarımızın ötesine taşan yetki alanları (deniz ve hava araçları, deniz yetki alanları) ve özellikle internet gibi sınır tanımayan ortamlarda işlenen suçlara uygulanabilirliği, bu maddenin dinamik ve güncel önemini ortaya koymaktadır.

Hak Aramaktan Çekinmeyin

TCK Madde 8’in uygulanması, özellikle uluslararası unsurlar taşıyan veya internet üzerinden işlenen suçlar söz konusu olduğunda karmaşık hukuki soruları beraberinde getirebilir. Fiilin veya neticenin tam olarak nerede gerçekleştiğinin tespiti, farklı ülkelerin yargı yetkilerinin çatışması gibi durumlar, uzmanlık gerektiren hukuki değerlendirmeleri zorunlu kılabilir. Eğer siz veya bir yakınınız, suçun işlendiği yerle ilgili belirsizlikler içeren bir hukuki durumla karşı karşıyaysanız, haklarınızı tam olarak anlayabilmek ve doğru adımları atabilmek için profesyonel hukuki yardım almaktan çekinmeyin. Karmaşıklık, hak arama mücadelenizde bir engel olmamalıdır. Aşık Hukuk Bürosu olarak, ceza hukukunun bu ve benzeri teknik alanlarında müvekkillerimize yol göstermek ve haklarını en etkin şekilde savunmak için buradayız.

Alıntılanan çalışmalar

  1. Türk Ceza Kanunu’nun 8-19. maddeleri, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://diabgm.adalet.gov.tr/arsiv/adli_yardimlasma/adli_isbirligi_ceza/cz_istinabe_ek/TCK_8_19_madde.doc
  2. TCK 8 – Yer Bakımından Uygulama – Avukat Erdem Akçay, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://www.erdemakcay.av.tr/tck-8-yer-bakimindan-uygulama/
  3. TCK Madde 8 – Yer Bakımından Uygulama Nedir? – Ankara Avukat, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://www.serhancantas.com/tck-madde-8-yer-bakimindan-uygulama-nedir/
  4. İNTERNET ORTAMINDA İŞLENEN SUÇLARDA YER BAKIMINDAN …, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://www.ozbayhukukburosu.com/internet-ortaminda-islenen-suclardayer-bakimindan-yetki-sorunu/
  5. Fiil Ne Demek, Ne Anlama Gelir? Fiil Kelimesi TDK Sözlük Anlamı Nedir? – Habertürk, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://www.haberturk.com/ne-demek/fiil-ne-anlama-gelir
  6. Fiil Ne Demek? Fiil Kelimesinin TDK Sözlük Anlamı Nedir? – NTV Haber, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://www.ntv.com.tr/ne-demek/fiil-ne-demek-18742
  7. CEZA HUKUKUNDA YER BAKIMINDAN … – Avukat Alparslan LEVENT, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://www.alparslanlevent.av.tr/tr/blog/yazilar/ceza-hukukunda-yer-bakimindan-uygulama-tck-madde-8
  8. Ceza Kanununun Yer Bakımından Uygulanması – YAVUZ HUKUK BÜROSU, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://www.eyavuz.av.tr/ceza-kanununun-yer-bakimindan-uygulanmasi/
  9. Bilişim Suçları ve Cezaları | Kulaçoğlu Hukuk Bürosu, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://kulacoglu.av.tr/internet-suclari-ve-cezalari-hakkinda/
  10. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARLARI – Hata, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://cdn.istanbul.edu.tr/FileHandler2.ashx?f=bolge-adliye-mahkemesi-kararlari-ve-yargitay-hukuk-genel-kurulu-kararlari.pdf
  11. “İstinaf, ilk derece mahkemeleri tarafından verilen son kararlarda, fiilin sanık tarafından işlenip işlenmediği (maddi – T.C. Anayasa Mahkemesi, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://normkararlarbilgibankasi.anayasa.gov.tr/Dosyalar/Kararlar/DilekcePDF/2024-177-nrmd.pdf
  12. 8. Yargı Paketi (7499 sayılı Kanun) – Ankara Barosu, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://ankarabarosu.org.tr/upload/diger/7499CMK.pdf
  13. KAMUOYUNDA 8. YARGI PAKETİ OLARAK BİLİNEN KANUN RESMİ GAZETE DE YAYIMLANMIŞTIR – Türkiye Barolar Birliği, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://www.barobirlik.org.tr/Haberler/kamuoyunda-8-yargi-paketi-olarak-bilinen-kanun-resmi-gazetede-yayimlanmistir-84614
  14. Uyuşturucu Madde Kullanma Suçuna İlişkin Karar İstinaf Edilirken Dikkat Edilmesi Gereken Önemli Bir Husus; – Av. Bedirhan ŞİMŞEK, erişim tarihi Nisan 19, 2025, https://www.bedirhansimsek.av.tr/uyusturucu-madde-kullanma-sucuna-iliskin-karar-istinaf-edilirken-dikkat-edilmesi-gereken-onemli-bir-husus/

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu